Kamu ihalelerinin gözde isimlerinin de olduğu elektrik üreticilerine üretmedikleri elektrik için “teşvik” adı altında ödeme yapıldığı belirtildi.
2018 yılından bu yana ise şirketlere yapılan ödemenin 9.4 milyar TL olduğu söylendi.
Hayat pahalılığı ve gelirlerin erimesi vatandaşı faturalarını ödeyemez hale getirdi.
Öte yandan vatandaş bu haldeyken üretmedikleri elektrik için şirketlere ödenen tutarın bugüne kadar 9,4 milyar TL olduğu belirtildi.
Avrupa ülkelerinde arz güvenliğini sağlamak amacıyla uygulanan ancak Türkiye''de arz sorunu bulunmamasına karşın 2018''den bu yana yürürlükte olan "Kapasite mekanizması" ödemeleri şirketler için bütçeden karşılıksız ek gelir yolu oldu.
Birgün''den Nurcan Gökdemir''in haberine göre, mevcut üretim tesislerinde bir devre dışı kalma durumu yaşandığında devreye girebilecek nitelikte tesisleri hazır bekletme mantığına dayanan bu sistemde şirketler dönemlik ihalelerle belirleniyor ve beklemeleri karşılığında ödeme yapılıyor.
Ancak Sayıştay ve meslek odaları tarafından eleştirilen bu sistem “Atıl durumda olan veya teknik kapasitelerinde üretim yapmakta zorlanan ancak Kapasite Mekanizması uygulaması ile kamudan kaynak aktarılan birçok santralın, gerçek bir ihtiyaç olduğunda, gerçekten devreye girip giremeyeceği, girebilecekse ne kadar süre içinde devreye girebileceği” sorusuna net yanıt vermiyor.
ŞİRKETLER LEHİNE DÜZENLEMELER YAPILDI
2018 yılında doğalgaz ve yerli kömür yakan ithal kömür santralları bu ödemeden yararlanmaya başladı. Ödemede öncelik yerli linyit, taş kömürü ve asfaltit santrallarına verildi. Başvuruları kabul edilen özel sektör santrallarına, maliyetleri piyasada oluşan fiyatın altında kalması nedeniyle satış yapamaması veya zarar etmesi durumunda, üretim yapmadıkları veya zararına satış yaptıkları süre için TEİAŞ tarafından ilave ödeme yapılmasının yolu açıldı.
Yönetmelik 2019 yılında değiştirilerek hidroelektrik santrallar kapsam içine alındı, başta ödeme parametreleri olmak üzere şirketler lehine düzenlemeler yapıldı.
YAP İŞLET SANTRALLARI
Türkiye''de ihtiyacın üzerinde üretim olmasına karşın yine arz güvenliği gerekçesi ile 2021 yılında bir yönetmelik değişikliği daha yapıldı. Bununla kapsam bir kez daha genişletildi ve yap işlet santralları ve 13 yıldan daha eski olan ithal yakıtlı santralların kapasite mekanizması ödemesinden yararlanması sağlandı. 2021 yılında 2,6 milyar TL ödeme yapılması planlanırken ödeme toplamı 2,85 milyar TL''ye çıktı.
Aralık 2021’de yönetmelik yine değişti. Bu kez mekanizmadan faydalanma kriterleri aynı kaldı ancak ödeme hesaplama yöntemi değişti.
DOĞALGAZ SANTRALLARINA 928 MİLYON TL TEŞVİK ÖDEMESİ
2022 başında yönetmelikte şirketler yararına yeni bir düzenleme daha yapıldı. 2022 yılı bütçesi EPDK tarafından 3 milyar TL olarak belirlendi. Önceki yıllarda ödemelerden en yüksek payı yerli kömür santralları alırken 2022''nin ilk dört ayında en büyük ödeme doğalgaz santrallarına yapıldı.
Bütün bu değişikliklerle yıllar itibarıyla hem yararlanan şirket sayısı hem de tutar sürekli arttı. 2018 yılında 28 santrala 1,4 milyar TL, 2019’da 43 santrala 2 milyar TL, 2020’de 45 santrala 2,2 milyar TL, 2021’de 51 santrala 2,8 milyar TL ödeme yapıldı. 2022’nin ilk dört ayında 637 milyon TL’si doğalgaz santrallarına olmak üzere 928 milyon TL teşvik ödemesi yapıldı.
ADRES DEĞİŞMEDİ
Bu ödemelerden aslan payını alanlar arasında iktidarın gözde müteahhitleri öne çıkıyor. 2022’nin ilk dört ayında teşvik ödemesi yapılan bazı doğalgaz santralları ile ödeme tutarları şöyle:
İzmir Elektrik-İntergen ve ENKA Ortaklığı (84 milyon TL), EnerjiSA (78 milyon TL), Gebze Elektrik -ENKA(74 milyon TL), AKSA (48 milyon TL), Cengiz Enerji (34 milyon TL).
ŞİRKETLERE YOL VERİLDİ
Özel elektrik üreticilerine sağlanan destekler konusunda bir çalışma yapan TMMOB Makina Mühendisleri Odası Enerji Çalışma Grubu Üyesi Orhan Aytaç, “Elektrik üreticisine güzel destekler artarak devam ederken bedelini yurttaş ödüyor” dedi.
1980’li yıllardan bu yana elektrik enerjisi sektörünün özelleştirilmesi ve piyasalaştırılması sürecinde Yap-İşlet, Yap-İşlet-Devret, İşletme Hakkı Devri, Varlık Satışı gibi özelleştirme modelleri uygulandığını, şirketlerin serbest üretici olarak santral yapmasının teşvik edildiğini anımsatan Aytaç, bu süreçte kamu kurumlarının yatırım yapmasının da önüne geçildiğine dikkat çekti.