Olay, Seyhan ilçesi Tepebağ Mahallesi'ndeki bir barda 15 Aralık 2022'de meydana geldi. Osman Sonar, arkadaşlarıyla eğlenmek için gittiği barda, arka masada oturan İsmail Ceylan ile selamlaştı ve taraflar birbirlerine ikramda bulundu. Sonar, Ceylan'ı masasına davet etti ancak Ceylan teklifi kabul etmedi. Kısa süre sonra, Sonar'ın masasındaki Faruk Şahin, önünden geçen İsmail Ceylan'ı garson sanarak "Garson, bakar mısın?" dedi. Bu söz üzerine çıkan kavgada, Eyüp Yıldızoğlu ve Murtaza Caner Şirin, tabancayla İsmail Ceylan'a ateş etti. Vücuduna 7 mermi isabet eden Ceylan, hastanede hayatını kaybetti. Yıldızoğlu, Şirin ve Şahin tutuklandı, Sonar ise adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Cumhuriyet Savcısı, sanıklar hakkında "Kasten öldürme" suçundan iddianame hazırladı.
SAVCIDAN 3 CEZA, 1 BERAAT TALEBİ
Adana 6. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılanan sanıklar Eyüp Yıldızoğlu ve Murtaza Caner Şirin, karar duruşmasına bulundukları cezaevlerinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla katıldı. Adli kontrol şartıyla tahliye edilen Faruk Şahin ve tutuksuz sanık Osman Sonar duruşmaya gelmedi. Savcı, sanıklar Yıldızoğlu, Şirin ve Şahin'in "Fikir ve eylem birliği içinde kasten öldürme" suçundan cezalandırılmalarını, sanık Sonar'ın ise delil yetersizliğinden beraat etmesini talep etti.
SANIKLARIN SAVUNMALARI
Sanıklardan Eyüp Yıldızoğlu, "Dışarıda sigara içtikten sonra içeri girdiğimizde İsmail Ceylan, 'Siz benim kim olduğumu biliyor musunuz?' diyerek küfrediyordu. Faruk Şahin yakasından tutup, 'Küfretmeni gerektirecek bir şey yok' dedi. Bir anda silah sesi duydum. Arkadaşın belindeki silahı aldım; havaya doğru 2 el ateş edecektim. Sekip başkasına gelir diye korkup yere doğru 2 el ateş ettim. Murtaza ise yakın mesafeden maktule 4-5 kere ateş etti. İkimizden başka olayda silah kullanan olmadı" dedi.
Sanık Murtaza Caner Şirin ise İsmail Ceylan'ın küfredip, elini beline götürdüğünü iddia ederek, "Ben de onu durdurmak için 1 el yere ateş ettim. Aramızda çekişme oldu, silahı elimden almaya çalıştı. Ben de hedef gözetmeden yere doğru ateş etmeye devam ettim. Kesinlikle öldürme kastım yoktu. Keşke bu olay yaşanmasaydı. Maktulü tanımıyordum, küfredince ateş ettim. Öldürmemi gerektirecek herhangi bir husumetim yoktu" dedi.
Sanık Faruk Şahin de daha önceki duruşmalarda yaptığı savunmasında, "Eğlenirken maktul önümden geçti. Giyimi nedeniyle garson olduğunu düşündüm. 'Garson bakar mısın?' dedim. O da 'Sen kimsin lan, kaç kuruşluk adamsın, garsona benzer bir halim mi var?' dedi. Garson olmadığını öğrenince özür diledim. Bana küfretti, arkadaşlar maktulü sakinleştirip, masasına götürmeye çalıştı. Maktul aldığı alkolün etkisiyle yere düşer gibi sendeledi. Sonra 4-5 el silah sesi duydum" demişti.
Sanık Osman Sonar ise daha önce verdiği savunmasında öldürme olayı ile ilgisinin olmadığını söylemişti.
'İYİ HAL' İNDİRİMİ UYGULANMADI
Mahkeme heyeti, sanıklar Eyüp Yıldızoğlu, Murtaza Caner Şirin ve Faruk Şahin'i "Fikir ve eylem birliği içinde kasten öldürme" suçundan önce müebbet hapse mahkum etti. Daha sonra, sanıkların cezasını, eylemlerini haksız tahrik altında gerçekleştirdikleri gerekçesiyle 18'er yıl hapis cezasına indirdi. Sanıklara, suça meyilli kişilikleri ve yargılama sürecindeki davranışları göz önünde bulundurularak "iyi hal" indirimi uygulanmadı. Heyet ayrıca, sanıklardan Yıldızoğlu ve Şirin'i "Ruhsatsız silah bulundurmak" suçundan 1 yıl hapis ve 30 gün adli para cezasına mahkum etti. Tutuksuz sanık Osman Sonar ise delil yetersizliğinden beraat etti.
