Futbol bir oyun!
Modern görünüşlü, ancak zemini çok tartışılacak yeni bir mekan; Kadir Has Stadı...
Kayserispor- Fenerbahçe, bu alanın açılışında ilk maçı oynuyorlar. Tribünler tıklım tıklım dolu; 30 bin kişi... Ev sahibi bu ilgi ve yenilikten dolayı strese girmiş; bu hemen fark ediliyor. Futbolcular tedirgin ve çekingen. Bildiğimiz Kayserispor yok sahada. Bir tek Mehmet Topuz direnç gösteriyor F. Bahçe’ye. Bu da yetmiyor tabii...
Sarı Lacivertliler sürekli hem skorda, hem oyunda üstün durumdalar.
Bu nedenle, ortam zaman zaman geriliyor. Bunlardan birinde Kayserispor Teknik Direktörü Tolunay, kendisine “İyi niyetle ve teskin etmek amaçlı” yaklaştığı her halinden belli olan Roberto Carlos’a öyle bir tepki de bulunuyor ki... Hakem de, Carlos da, öteki futbolcularda şaşırıyorlar.
Nedir bu öfke?
Bu kin, bu nefret?
Savaş değil ki yapılan, futbol.
Sonuçta bir oyun...
* * *
Yine aynı statta bir başka hadise...
Bu kez olayın kahramanı eski G. Saraylı, yeni F. Bahçeli, Fatih Terim’in her türlü yanlışı yapmasına rağmen adeta Türkiye’ye kafa tutarcasına Milli takım kaptanı yaptığı Emre...Birkaç gün sonra İspanya karşısında hayati maçlar oynayacak Millilerin “Beyni” diye gösterilen Emre... Kamera zoom yapınca gördüklerimizden biz bile ürküyoruz. Kendisine faullü giren Kayserisporlu Cangele’ye öfkesini öyle keskin, öyle korkunç, öyle tehdit edici bir ifade ile dile getiriyor ki, korku filmleri halt ede...
Ne yapıyoruz; futbol oynuyoruz.
Sonuçta bir oyun yani...
* * *
Sivasspor- Ankaraspor maçı.
Stat; 9 Eylül... Ev sahibi takım beraberlik golünü yiyor. Eyvah!.. Sivas yedek kulübesinde sanki 9 şiddetinde deprem oluyor. Teknik Direktör Bülent Uygun, tekmeleriyle kulübenin camını çerçevesini yerle bir ediyor. Daha sonra hakemin üstüne yürümeler...
Fütursuz demeçler, suçlamalar, saldırılar...
Dikkatinizi çekiyordur; lider takımın çalıştırıcısı bunları yapan.
Önder, yol gösterici olması gereken adam!
Böyle davranıyor; bilinçsizce...
Ne için, kim için?
Sonuçta futbol bu.
Adı üstünde; bir oyun...