Osmanlı İmparatorluğu 18. yüzyılda özellikle Rusya ve Avusturya’ya karşı aldığı yenilgiler ile birlikte büyük çöküşe geçti. Bu durum, imparatorluğu dış politika tarzında ciddi değişiklikler yapmasına neden oldu. İngiltere ve Fransa’nın etkisi ile birlikte Avrupa’da dış politika adeta bir ‘Kurtlar sofrasına’ dönüşürken Osmanlı dış politikada etkin olabilmek için daimi büyükelçilikler açmaya karar verdi.
3. Selim döneminde Berlin, Viyana, Paris ve Londra gibi Avrupa’nın önemli başkentlerinde büyükelçilikler açılması öncesi elçiler belirli duyurular yapmak ya da bazı anlaşmaları sağlamak için Avrupa ülkelerine gidiyor ve işleri bitince dönüyorlardı. Hatta Osmanlı’da uzun süre İngilizce Fransızca gibi Avrupa dillerini öğrenmek onur kırıcı olarak görüldüğü için eğitim politikalarında bu yönde bir gelişme yoktu. Buna karşın Avrupa ülkeleri ise diplomat yetiştirmek için okullarda Türkçe, Arapça ve Farsça gibi diller öğretiyordu.
Osmanlı’da elçilerin Avrupa dillerini bilmediği uzun yıllarda tercümanlık işleri Eflak-Boğdan voyvoda aileleri olan Fenerli Beyler tarafından yürütülüyordu.
KANDIRILMALARI KAÇINILMAZ OLDU
Osmanlı elçileri iyi ve dürüst insanlar arasından seçilse de bu durum elçilerin Avrupa’nın kurt politikacıları tarafından kandırılarak aldatılmasının da önünü açıyordu. Osmanlı elçileri, Avrupalı siyasetçilerin de kendileri gibi dürüst olmalarını beklediklerinden kandırılmaları kaçınılmaz oluyordu.
Paris’e atanan ilk büyükelçi olan Seyyid Ali Efendi işte bu dönemde Avrupa’nın kurt siyasetçileri tarafında aldatılan Osmanlı diplomatlarından sadece biriydi. Seyyid Ali Efendi’nin hikayesini diğerlerinden farklı kılan ise karşısındaki kurt Fransız siyasetçiydi. Osmanlı’nın Paris Büyükelçisini kandıran Fransız siyasetçi Talleyrand, Fransız siyasetinde entrikaların tam merkezinde yer alıyordu. Avrupa siyasi tarihinin en tartışmalı isimlerinden biri olan Talleyrand, Fransız ihtilali ve sonrasında güçten düşen isimleri önceden sezerek buna göre pozisyon alıyordu. Fransa İmparatoru Napolyon, bir dönem kendisine ihanet ettiğini bildiği halde Talleyrand’ı yakınında tutarak onun siyasi reflekslerinden yararlanmak istedi.
KURT FRANSIZ SİYASETÇİ OSMANLI ELÇİSİNİ NASIL KANDIRDI?
Tarihler 1796’yı gösterdiğinde Paris’in ilk daimi elçisi olarak atanan Seyyid Ali Efendi’nin göreve başladığı sırada Fransızlar Mısır’ı işgal etmişti. Fransa ve Osmanlı’nın savaş halinde olmasından ötürü Fransızların Osmanlı elçisi önce elçilik konutunda sonrasında ise Yedikule Zindanlarında hapsedilmişti. Aynı durumun Seyyid Ali Efendi’nin de başına gelmesi beklenirken Osmanlı elçisinin sadece elçilik konutundan çıkışı yasaklanmıştı.
TERCÜMANI FRANSIZ SAFLARINA GEÇTİ
Osmanlı elçisi Seyyid Ali Efendi görevinin başlarında Fransızca bilmemesi ve tercüman kullanmanın acı sonuçlarıyla karşılaştı. Osmanlı elçisinin yanına tercüman olarak atanan Rum asıllı Codrika, dönemin Fransa Dışişleri Bakanı olan Talleyrand tarafından Fransız saflarına çekildi. Böylece Seyyid Ali Efendi’nin İstanbul ile yaptığı tüm yazışmaları ilk öğrenen isim Talleyrand oldu.
Seyyid Ali Efendi, İstanbul’a gönderdiği bir yazıda Fransızların Mısır’a asker çıkarma ihtimalinden bahsederek İskenderiye’de Memluk beylerini korkutmadan çıkarmanın engellenmesi için tavsiyeler vermeişti. Ancak Osmanlı elçisinin bu uyarısı İstanbul’da dikkate alınmadı. Hatta Osmanlı yönetimi durumdan, iş işten geçtikten sonra haberdar oldu.
Seyyid Ali Efendi’den sonra göreve gelen Hâlet Efendi de kurt Fransız siyasetçi Talleyrand’ın entrikalarından nasibini almıştı.