Zaman Gazetesi eski muhabiri Ahmet Dönmez, 15 Temmuz 2016 darbe girişiminin ardından yurt dışına kaçan FETÖ'cüler arasında yer aldı.
FETÖ üyeleri arasında çıktığı iddia edilen kavgalara ilişkin ara ara değerlendirmelerde bulunan Dönmez, bu açıklamalarından sonra 2022 yılında yaşadığı İsveç’te iki kişi saldırıya uğradı.
Patronlar Dünyası'nda yer alan habere göre, Youtube hesabından videolar paylaşan FETÖ’cü Ahmet Dönmez, son videosunda ise Ergenekon döneminde kurulan kumpası itiraf etti. Ahmet Dönmez, dijital belgelerin nasıl oluşturulduğunu açıkladı.
Dönmez, şunları söyledi,
"ERTESİ GÜN ERGENEKON OPERASYONU YAPILACAK"
“Geçmişte önemli bir kamu kurumunda, önemli bir mevkide çalışan çok parlak, çok zeki bir arkadaş, gözyaşları içerisinde yani ızdırapla anlattı, itiraf etti bize bunu. Bir gün abisi geliyor, kendisine bir USB veriyor ve ertesi gün oraya bir Ergenekon operasyonunun yapılacağını söylüyor."
"SUÇ NİTELİĞİ TAŞIYAN BİR BELGEYİ BİLGİSAYARINA YÜKLEMESİ VE SİLMESİ İSTENİYOR"
"Bu USB'yi bağlı bulunduğu müdürünün veya amirinin bilgisayarına takmasını ve belli bir süre sonra çıkarmasını istiyor. Galiba orada bir belge var, yükleniyor, siliniyor veya geriye dönük olarak bilgisayara girildiğinde, imajına bakıldığında geçmişte orada bir belge varmış. Bir belge yüklenmiş de silinmiş, şimdi geri getiriliyormuş gibi algılanacak şekilde bırakılıyor. Suç niteliği taşıyan bir belgeyi o USB aracılığıyla bilgisayarına yüklemesi ve silmesi isteniyor."
"BUNUN FETVASI VERİLMİŞTİR"
"Ve bu arkadaş bunu yapıyor. Niye yapıyor? İşte gözyaşıyla anlattığı şey şuydu. Abilerden geldi, yanlış bir şey yapmazlar diye düşündüm. Herhalde bunun açıklaması yapılmıştır, bunun fetvası verilmiştir, bunun bir hikmeti vardır veya hiçbir şey olmasa bile bir savaştayız, bir mücadeledeyiz."
"DERİN BİR MAHCUBİYET YAŞIYORUM"
"Bir tarafta Ergenekon var. Onlar ele geçirse bizi şöyle yapacak, böyle kesecek. Bize hayat hakkı vermiyorlar. E şimdi savaşta yumruk sayılmaz. Biz de böyle şeyler yapabiliriz diye düşündüm. Ama şimdi derin bir mahcubiyet yaşıyorum. Bu süreç bitse bile ben Türkiye'ye dönüp bir daha bu insanların yüzüne bakamam demiştim."