Finlandiya Parlamentosu önerilen sağcı koalisyon hükümetini onayladı ve Ulusal Koalisyon Partisi (NCP) lideri Petteri Orpo'nun ülkenin bir sonraki başbakanı olması lehinde oy kullandı.
Finlandiya'da 2 Nisan'da yapılan parlamento seçimlerinde muhafazakar partiler galip geldi ve Orpo'nun NCP'si ile Riikka Purra liderliğindeki sağcı popülist Finliler Partisi parlamentodaki en büyük iki parti oldu. Böylece Finlandiya, siyasi yelpazenin sağına doğru sürüklenmede İsveç ve İtalya'yı takip ediyor.
Muhafazakar koalisyon, eski Başbakan Sanna Marin'in Sosyal Demokrat Parti (SDP), Merkez Partisi, Yeşiller, Sol İttifak ve İsveç Halk Partisi'nden oluşan yönetiminin yerini alıyor.
Marin, partisinin anketlerde üçüncü olduğu Nisan ayındaki seçimlerin ardından SDP genel başkanlığından ayrılma niyetini açıkladı.
Orpo, oylamanın ardından mecliste milletvekillerine “Bana gösterdiğiniz güven için içtenlikle teşekkür ediyorum” dedi.
Koalisyon anlaşmasına göre Fin Partisi lideri Riika Purra ülkenin yeni Maliye Bakanı olurken, NCP Genel Başkan Yardımcısı Elina Valtonen'in Dışişleri Bakanı olacağı belirtildi.
Yeni hükümetin hedefleri olarak, özel sektörü güçlendirmek ve yabancı yatırımı teşvik etmek için hem kamu harcamalarını azaltarak hem de vergileri azaltarak hükümetin bütçe açığını azaltmak olacağı açıklandı.
Finlandiya'nın göçmenlik politikası da, konu üzerinde özel bir nüfuz sahibi olmakta ısrar eden Finliler Partisi'nin talimatıyla, kesin olarak sağa kayacak.
Purra müzakerelerin ardından gazetecilere verdiği demeçte, "Müzakere ortaklarımızla birlikte, haklı olarak göç politikasında bir paradigma değişikliği olarak adlandırılabilecek bir göçmenlik paketi üzerinde anlaşmaya vardığımız için çok mutluyum."
Koalisyon anlaşmasının mülteci kotalarını azaltma, göçmenlerin Finlandiya'ya gelmek için çalışma vizesi alma eşiğini artırma ve yabancı uyrukluların vatandaşlık başvurusunda bulunmadan önce ülkede ikamet etmeleri gereken süreyi uzatma planlarını içerdiğini açıkladı.
Koalisyon anlaşması, "hükümetin uluslararası korumayı doğası gereği geçici hale getireceğini" ve yalnızca üç yılla sınırlı olacağını ortaya koydu. Göçmenler tarafından işlenen suçlar en katı şekilde ele alınacak, ciddi bir suçtan suçlu bulunanların korumaları iptal edilecek ve ülkeden yasaklanacak.
Anlaşmada, "Hükümet, bunun genel devlet maliyesi üzerindeki etkilerini dikkate alarak, ülkede yasadışı ikamet için hapis cezası verme olasılıklarını inceleyecek" denildi.
Reddedilen sığınma başvuruları, menşe ülkelerine mümkün olan en kısa sürede geri dönecek veya bu ülkelere iade edilecektir ifadelerine yer verildi.
