İzmir "FETÖ Borsası" dosyasında, itirafçı olduğu belirtilen eski AKP İzmir İl Başkan Yardımcısı Ahmet Kurtuluş''un öldürülmesine ilişkin davada geçtiğimiz günlerde karar çıkmıştı. Kurtuluş''u öldüren Yener Toğa ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılırken, 6 tutuklu sanığa da 13,5 yıl ile 19,5 yıl arasında değişen hapis cezası verilmişti.
Ahmet Kurtuluş AKP İzmir İl Başkan Yardımcısı’ydı. Gözaltına alınacak FETÖ şüphelilerinin listesini mafyaya sızdırmakla suçlanıyordu. Cezaevinden kurtarma vaadiyle, Emniyet’ten alınan listedeki Fethullahçılardan para koparılıyordu. Siyaset-devlet-mafya ortaklığıyla FETÖ borsası işletiliyordu. Kilit adam Kurtuluş’un bildiklerini anlatmaya başlamasıyla öldürülmesi bir oldu.
Kurtuluş''un organize suç örgütü lideri iddiasıyla hüküm giyen Sedat Peker''in çocukluk arkadaşı, birlikte tatiller yaptığı aile dostu olduğu öğrenildi.
Peker, Kurtuluş''un öldürülmesine ilişkin kritik açıklamalarda bulundu. Peker, "Yüksek mevkideki bürokratların ve siyasilerin kurtarılabilmesi için Ahmet kardeşimi öldürttüler" dedi.
Peker Twitter hesabından şu açıklamaları yaptı:
"Rahmetli Ahmet Kurtuluş iyi bir insandı. feto borsası işinde bürokratlar, siyasiler ve istihbaratçılar tarafından kullanıldı ve alınan paralardan ona hiç pay verilmedi. Bu olayı tüm detaylarıyla anlattığımda zannederim ki gündem çok karışacak.
Yüksek mevkideki bürokratların ve siyasilerin kurtarılabilmesi için Ahmet kardeşimi öldürttüler. Türkiye’nin belki de en büyük ifşaatlarını yapan bir kişiyi, mahkeme itirafçı olarak serbest bıraktığı halde Ahmet kardeşime hiç bir polis koruması verilmedi. Ayrıca da resmi polis kıyafeti giyen, ordudan ayrılma bir kişi tarafından çocuğunun yanında öldürüldü ve tüm bunlar süslü sülünün içişleri bakanlığı döneminde oldu. Bu konuyla ilgili önümüzdeki günlerde yapacağım açıklamalar oplumun psikolojisini çok bozacak. Artık hiçbir vatandaşımız kendini güvende hissetmeyecek. Sizin bu haberiniz yapacağım açıklamayı erkene aldı. Önümüzdeki günlerde mutlaka yapacağım bu konu son yılların en büyük skandalıyken, siyasilerin ve bürokratların el birliğiyle ülke gündeminden kaçırılıp adeta unutturuldu. Ancak söz namus, tüm detayları ile anlatacağım. "
