Şampiyon Galatasaray oldu. Alkışı hak etti. Çünkü büyük bir yük vardı omuzlarında sezon boyu. Galatasaray da geçen sezon son derece kötü bir sezon geçirerek taraftarlarını üzmüştü. Başta başkan ve yönetim olmak üzere, teknik direktörleri, futbolcu kadrosu müthiş bir değişime uğramıştı. Bu kadronun uyum sağlaması kafalarda soru işareti idi. Ancak iki takım da bu hengamelerden geçerek buraya kadar geldi. Bunlar müthiş güzellikti. Malum sebeplerden herkesin, Avrupa'nın, UEFA'nın, FİFA'nın gözü üzerimizdeydi. Bu güzellikleri yaşatan iki takımımıza da teşekkürler ediyoruz. Şampiyonluğu Galatasaray kazandı ama Fenerbahçe de en az şampiyon kadar alkışlandı...
İlk yarıda taktiksel anlamda iki teknik direktörün düşünceleri sahaya çok net bir şekilde yansıdı. Sanki ikinci yarıya saklamışlardı altın vuruşlarını. Bu düşünce 0-0'ı getirdi...
Bu yarıda büyük heyecan yine doruklardaydı. İki takımın da çok kontrollü oynadığını gördük. Ancak Fenerbahçe'nin baskısı daha fazlaydı. Bunu da görmek gerekir. Dianın ve Ujfalusi'nin gördüğü kırmızı katlar kesinlikle doğruydu...
....Ama en güzeli Fenerbahçe tribünlerinin maçın bitiminde hem kendi takımlarını, hem de rakip takımı alkışlamasıydı. Ancak maçtan sonra oluşan olaylar çok can sıkıcıydı. Kadıköy'ü yangın yerine çeviren kişiler, önümüzdeki güzel sezonları asla ve asla engeleyemeyecekler. Bunların kökü inşallah kazınacak..
