FBI, geçtiğimiz hafta iPhone ve Android kullanıcılarına SMS yerine tam şifreli mesajlaşma uygulamaları kullanmalarını tavsiye etti. Ancak WhatsApp, Signal ve Facebook Messenger gibi uygulamaların da mevcut şifreleme protokollerinde değişiklik yapması gerektiği belirtildi. “Sorumlu şifreleme” kavramının altını çizen FBI, mesaj içeriklerine yasal emirler doğrultusunda erişim sağlanabilmesini talep ediyor.
FBI Direktörü Christopher Wray, şu açıklamada bulundu: “Halk, güvenli veriler ile güvenli toplumlar arasında bir seçim yapmak zorunda kalmamalı. Dijital kanıtlara erişim, çocuk istismarı, terör ve casusluk gibi ciddi tehditlerle mücadele için çok önemli.”
ŞİFRELEME TARTIŞMALARININ ARKASINDAKİ GERGİNLİK
FBI’ın bu çağrısı, Salt Typhoon adlı çinli bir siber grubun ABD telekom ağlarına yönelik süzde bağlı siber sızma faaliyetleriyle şekillendi. Yetkililere göre, bu saldırılar mesaj içeriklerini ve meta verileri riske atıyor. Çin tarafından iddialar reddedilirken, FBI bu tehditlere karşı daha çok kontrol mekanizması öneriyor.
Sorumlu şifreleme fikri, ABD’de teknoloji şirketlerini, mesajlaşma içeriklerine yasal durumlarda erişim sağlamaya yönelik yeni düzenlemelere zorlamayı hedefliyor. Ancak Apple, Google ve Meta gibi teknoloji devleri, bu talebe karşı direnç gösteriyor. Apple, mevcut protokollerle, şifrelenmiş verilerin sadece kullanıcı cihazlarında çözülebildiğini belirtiyor ve “Hiç kimse, hatta Apple bile, şifrelenmiş verilere erişemez” iddiasında bulunuyor.
KULLANICILARIN TEPKİLERİ VE GÜVENLİK ENDİŞELERİ
Kamuoyunun şu anki tutumu, bu değişikliklere izin verilmesi için yeterli desteği sunmuyor. Pek çok kullanıcı, özellikle Orta Doğu, Asya ve Avrupa gibi farklı bölgelerde, devlet izlemelerine çanak tutacak çözüm önerilerine temkinli yaklaşıyor. Ancak FBI, şifrelenmiş mesajlaşma ortamlarının tam anlamıyla kontrolsüz bir alan yaratmasından endişe ediyor.
Meta, FBI’ın çağrısına karşı şu yanıtı verdi: “End-to-end şifreleme, görüşme gizliliğini korumanın en etkili yoludur ve bunu sağlamaya devam edeceğiz.” Bununla birlikte, Telegram gibi popüler uygulamalar, varsayılan olarak tam şifreleme sunmuyor ve bu durum güvenlik uzmanları tarafından eleştiriliyor.
ABD Adalet Bakanlığı, şifreleme teknolojilerinin yasal gereklilikleri karşılaması gerektiğini savunurken, güvenlik uzmanları şifreleme protokollerinin değiştirilmesinin kötü amaçlı kişilerin bu sistemleri istismar etmesine olanak tanıyabileceği uyarısında bulunuyor. Bu tartışma, 2025 yılında hem ABD hem de dünyanın diğer bölgelerinde daha da büyüyerek devam edecek gibi görünüyor.