Büyük depremin vurduğu kentlerde binlerce bina yıkılırken, sismik izolatör bulunan hastaneler hasar almadan dimdik ayakta kaldı. Fay hattının üzerindeki Elbistan Devlet Hastanesi’nin yanı sıra, Hatay Dörtyol Devlet Hastanesi, Malatya Kadın Doğum ve Çocuk Hastanesi ile Battalgazi Devlet Hastanesi, her iki büyük depremde de kolonlarına yerleştirilmiş sismik izolatör cihazları sayesinde en ufak hasar almadı, depremzedelerin de sığınağı oldu.
SARSINTI 5 KAT AZALIYOR
Milliyet gazetesinden Mert İnan’ın haberine göre, binaların kolon, temel veya perde kısmına yerleştirilen sismik izolatör cihazları, 5 ve üzeri büyüklüğündeki depremlerde, sarsıntının gücünü emerken, depremle yapı arasındaki teması kesme özelliği sağlıyorlar. Sarsıntının şiddetini beş kat azaltarak binaları koruyan sistem sayesinde yapımları tamamlanmak üzere olan Osmaniye Devlet Hastanesi, Düziçi Devlet Hastanesi, Adıyaman Devlet Hastanesi ile Kahramanmaraş Devlet Hastanesi de felaketten hiçbir hasar almadan çıkan yapılar oldular.
Elbistan Devlet Hastanesi’nin yapımında 580, Dörtyol Devlet Hastanesinde 340, Battalgazi Devlet Hastanesi’nde 222 ve Malatya Kadın Doğum ve Çocuk Hastanesi’nde 254 adet izolatör kullanıldığı öğrenildi.
FAY HATTININ ÜZERİNDE OLMASINA RAĞMEN HASAR ALMADI
Elbistan Devlet Hastanesi’nin fay hattının üzerinde olmasına rağmen hasarsız şekilde ayakta kaldığını da vurgulayan sismik izolatör sistemini kuran firmanın yetkilisi İnşaat Mühendisi Mehmet Emre Özcanlı şöyle devam etti: “Erzincanlı bir aile olarak 1939’dan bu yana depremlerden etkileniyoruz. İnşaat mühendisliğinden mezun olduktan sonra Gölcük depremi gerçekleşti. Sonrasında bir şeyler yapmamız gerektiğini düşünerek üç kez Japonya’ya giderek binaların korunmasına yönelik incelemelerde bulundum. İzolatör, 2013’den sonra yüz yatak ve üzeri birinci ve ikinci derece deprem bölgesine inşa edilen hastaneler için zorunlu tutuldu. Sistem hastane inşaatlarında artı yüzde beşlik maliyet getirirken bu oran konutlar için yüzde 10’luk ekstra maliyet anlamına geliyor. Cihazları zemin ile bodrum kat arasındaki kolonların arasına konulduğu gibi, perde dediğimiz kısımlara da yerleştiriliyor. Bu sayede deprem sırasında yapının adeta yeryüzü ile bağlantısı kesiliyor.”