CHP Merkez Yönetim Kurulu (MYK), Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu başkanlığında, parti genel merkezinde toplandı.
Toplantı sırasında, CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Sözcüsü Faik Öztrak, basın toplantısı düzenledi. Öztrak, Elazığ merkezli depremde hayatını kaybedenlere Allah'tan rahmet, yaralılara da acil şifalar diledi. Depremin ardından herkesin seferber olduğunu kaydeden Öztrak, "Başta sahada canla başla çalışan arama kurtarma ekiplerimiz olmak üzere herkese teşekkür ediyoruz. Genel başkanımızın talimatıyla CHP'nin yönetimindeki büyükşehir belediyelerimiz, kurtarma ve ilk yardım ekiplerini deprem bölgesine hızla gönderdiler. Gönderilen bu ekipler bölgede enkaz kaldırma ve kurtarma faaliyetlerine iştirak ettiler. Isınma ve barınma ihtiyaçlarına destek oldular" diye konuştu.
CHP'li Öztrak, dünyanın tüm demokratik ülkelerinde iktidar sahiplerinin, böylesine acı zamanlarda eleştiriye açık olmak zorunda olduğunu belirterek, şunları söyledi:
"1999'da yaşanan depremlerin ardından geçici bir süre için özel iletişim vergisi getirilmişti. Bu vergi daha sonra 2004'ün hemen başında kalıcı hale getirildi. 2004 ile 2019 arasında 65 milyar lira toplandı. Vatandaş da 'Deprem vergisi alıyorsunuz, Elazığ'da Malatya'da ve bilinen tüm deprem bölgelerinde can kaybını ve tahribatı önlemek için neler yaptınız?' diyor. Kızmadan, tehdit etmeden, efendi efendi neler yaptığınızı açıklayın. Meclisimiz bunu 3 ay önce de tartışmak istedi."
'DEPREM DEĞİL BİNA ÖLDÜRÜYOR'
CHP'li Öztrak, depremin, Türkiye'nin içinde bulunduğu coğrafyanın gerçeği olduğunu, Türkiye'nin neredeyse tamamının deprem riski taşıdığını kaydetti. Bu gerçekle deprem öncesi tedbir alınması gerektiğini kaydeden Öztrak, "Deprem riskiyle mücadeleye, depremden önce başlanır. Depremden sonra ancak kriz yönetimi yapılır. Bu iki konuda büyük eksikliklerimiz var. Artık aktif fay hatları üzerinde yerleşime izin vermemeliyiz. Ya da özel tedbirler aldıktan sonra bu yerleşim izinlerini vermeliyiz. Esasen bu konuda kanunlarımız var ama kanuna uyan yok. Bu son depremde de gördük ki deprem değil, bina öldürüyor. Bu nedenle bina envanterimizin depreme dayanıklılık durumunu bir an önce tespit etmeliyiz. Kentsel dönüşümü rant için değil depremin etkilerini en aza indirmek için kullanmalıyız. Depreme karşı en son inşaat teknolojilerinden yararlanalım. Buna uygun inşaat teknolojilerini biz geliştirelim ve bu projenin adını da 'Depremde hayatta kalalım' projesi koyalım" diye konuştu.