Fenerbahçe, Süper Lig’in 17. haftasında Eyüpspor ile 1-1 berabere kaldı. Oldukça gergin geçen maçta goller Ahmet Kutucu ve En Nesyri’den geldi. Maç sonrası yapılan yorumlar eleştiri okları yine Teknik Direktör Mourinho'ya yöneldi. Portekizli teknik adamın oynattığı temposuz ve etkisiz futbol tepkilerin odağında yer aldı. Spor yazarlarının yorumlarındaki “Mourinho eğleniyor” ifadesi dikkat çekti.
Eyüpspor-Fenerbahçe maçı sonrası yapılan bazı yorumlar şöyle:
Gürcan Bilgiç (Sabah): Bir puan mı kazandılar, iki puan mı kaybettiler; tartışılır. Gerçek şu ki; şampiyon olmak isteyen takımın mesajını vermiyor bu oyun. Sizin taktik planınıza rakip karşılık verdiğine ve başarı sağladığına göre, karamboller ve yüksek toplar dışında da ortaya plan koyulmalıydı. Madem pastan vazgeçip uzun oynamak istiyorsunuz, En-Nesryi'nin yanına neden Dzeko'yu koymuyorsunuz? Szymanski, Djiku, Tadic seyirci gibi kaldılar sahada. İrfan Can ilk golün faturasını muhtemelen Osayi'ye kesti, kalan dakikalarda kafa olarak da maçtan uzaklaştı. Beşiktaş yenilgisinde kaçan goller bahanesi vardı, dün de aynı görüntü yaşandı. Fark, rakip de kaçırdı bu kez. Ne takım ne taktik ne istek ne de analiz olarak hazırlanmışlar bu maça. Special One'dan, 'özel ikram' olarak maç bitti. Hiç iyi olmadı.
Faik Çetiner (Fanatik): Takımının temposuz oyunu için devre arası Mourinho hamle yapar dedik ne gezer. Portekizli yine son 25 dakikayı bekledi, müthiş (!) hamleler yapmaya başladı.Saha içi çorbaya döndü. İrfan Can ile Szymanski’nin yerlerine Dzeko ve Maximin’i (Ona ayrı bir top lazım) aldı. Esas komedi bitimine 10 dakika kala yaptığı hamlelerdi. Fred, Osayi, Tadiç dışarı,Cengiz Ünder, Mert Müldür ve İsmail Yüksek (Onu da bitiriyor) içeri. Sonuç mu? Takımın ne ideal 11’i, ne de oynadığı futbol belli değil. Şimdi Portekizli masallar anlatacak, bizler dinleyeceğiz. Yazık bu taraftara ve camiaya... Yönetim milyon Euroları herhalde Mourinho eğlensin diye veriyor. Böyle başa böyle tıraş Unutmadan kaleci Berke’ye Galatasaray maçından sonra sallayanların yüzü kızarmış mıdır? Hiç sanmam...
Tayfun Bayındır (Milliyet): Dünyanın en iyi yönetmenine sahip olsanız ve yine kainatın en iyi başrol oyuncularını bulup getirseniz senaryonuz iyi değilse çekeceğiniz film zarar eder. Daha ilk gösterimde seyirci filmi yarıda terk eder. Bunu duyanlar ise gelmekten vazgeçerler. Kaliteli senaryonun futboldaki karşılığı güçlü oyundur. İyi bir oyununuz var ise sıradan oyuncuları yıldıza çevirir. Fenerbahçe’de olmayan şey işte bu güçlü oyun... 90 dakikanın neredeyse 60 dakikasında topu rakip alana şişiren bir takımdan zaten çok fazla şey de beklenmez... Hem Mourinho’ya hem de takıma çok acil müdahale gerekiyor. Aslında şampiyonluk Kaf Dağı’nın arkasına çoktan gitti ama Türkiye’deki hakem performanslarını düşününce, hele de matematiksel şans devam ediyorsa küçük de olsa bir umut var demek lazım.
Halil Özer (Milliyet): Hakem maçın ikinci yarısını 7 dakika uzattı. Ben ikinci yarının oynandığını görmedim. Maç o kadar çok durdu ki 7 dakika o dakikaların yanında çerez kalır. Ama hakemin o kadar çok hatası vardı ki bu devede kulak kalır. Mou’nun son bölümdeki değişiklikleri ise akla ziyandı. Bu durumda sahadan çıkacak son oyuncu Tadiç olurdu. Bu adam şapkadan tavşan çıkaran adam. Böyle bir silahı kendi eliyle çıkarırsan sonuca katlanırsın. İlk yarıdaki kötü futbolun sorumlusu da Mou. Şampiyonluğa oynayan bir takımın böyle futbol oynamaya hakkı yok. Hocanın şapkasını önüne alması lazım diyeceğim ama bu kaçıncı şapka bilemedim...