Eyüpsultan'daki kazayla ilgili oğlu ve eski eşi Eylem Tok, ABD'ye kaçan Bülent Cihantimur Çağlayan'daki İstanbul Adalet Sarayı'na çağırıldı.
Soruşturma kapmasında hakkında yurt dışı yasağı konulan baba Op. Dr. Bülent Cihantimur’un kazaya ilişkin ifadesi alındı.
ÖNCE MISIR'A ARDINDAN ABD'YE KAÇTILAR
Eyüpsultan'da 1 Mart 2024 tarihinde saat 23.50 sıralarında 17 yaşındaki T.C.'nin araçla seyir halindeyken yol kenarında arıza nedeniyle park halinde bulunan 3 adet ATV tipi araçlara çarpması sonucunda 4 kişi yaralanmış, bir kişi ise olay yerinde hayatını kaybetmişti.
Olaya ilişkin soruşturma başlatan İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, 2 Mart 2024 tarihinde saat 03.50 sıralarında İstanbul Havalimanından Mısır'a çıkış yaptıkları belirlenen anne Eylem Tok hakkında “Suçluyu kayırma" suçundan ve oğlu T.C hakkında "Bir kişinin ölümü ile birlikte birden fazla kişinin yaralanmasına sebebiyet vermek" suçundan aynı gün 2 Mart 2024 tarihinde yakalama kararı çıkarıldı.
Başsavcılık, 7 Mart'ta anne ve oğlu için kırmızı bülten çıkarılması talebi hazırlayarak Adalet Bakanlığına göndermişti. Eylem Tok ve oğlu T.C'nin Mısır'dan ABD'ye geçtikleri öğrenildi.
Soruşturma sürerken şüphelilerin kaçmasına yardım eden Ayşe Ceren S.'nin tutuklanmış; baba Op. Dr. Bülent Cihantimur hakkında ise yurt dışı yasağı getirilmişti. Savcılığın baba Cihantimur'u ifadesini almak üzere çağırdığı ortaya çıktı.
ADLİ KONTROL KARARI
Savcılığın hakkında adli kontrol talep ettiği Cihantimur, ifadesi, alındıktan sonra adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.
İFADE VERİRKEN YAZILI AÇIKLAMA YAPTI
Ayrıca baba Bülent Cihantimur, adliyede ifade verdiği esnada bir basın açıklamasıyla kendisi hakkındaki iddiaları cevapladı:
"Kazanın gerçekleştiği gün, uzun süren bir ameliyat sonrası evime gidip uyudum. Eski eşim Eylem Tok'tan gelen telefon ile kazadan haberdar oldum. Kazadan yaklaşık 1,5 saat sonra Eylem Tok beni aramış. Bana telefon geldiğinde saat gece yarısıydı. Hemen bir taksiyle eski eşim Eylem ve oğlum Timur'un beraber yaşadıkları eve gittim. Oğlum üst kattaydı, şoktaydı ve konuşabilecek durumda değildi. Eylem de o sırada ev içinde dolaşarak telefon görüşmeleri yapıyordu. Oğlumun durumunu iyi görmediğim için onu öncelikle muayeneye götürüp acil müdahale gerektiren bir durumu olup olmadığını anlamak istedim. Bu sırada kazada yaralı ya da ölü olduğu tarafımca da bilinmemekteydi. Eylemin telefonunu kapattım ve öncelikle şokta olan oğlumun acil müdahale gerektiren bir sağlık sorunu olup olmadığını anlayalım, sonra da ehliyeti olmadığı için avukatlara bilgi verip yapılması gerekenleri yapalım dedim. Oğlumu alıp orada bulunan elektrikli aracı kendim kullanarak, kliniğe gitmek için yola çıktım."
"ESKİ EŞİMİ ARADIM TELEFONLARIMI AÇMADI"
"Bu sırada şirketimiz çalışanlarından Ayşe Ceren Saltoğlu'nu bahçede gördüm. Eylem Tok da Ayşe'nin aracına bindi ve arkamızdan gelmeye başladılar. Yolda oğlum ile konuşmaya çalışsam da kazanın etkisiyle dış dünyaya kapalı vaziyetteydi. Bu sırada kullandığım elektrikli araç önce uyarı verdi sonra da şarjı bitti. Bizi izleyen Eylem'in içinde olduğu araç yanımızda durdu. Oğlumu o araca geçirdik ve Eylem'e 'siz kliniğe geçin çocuk hala şokta ben de şoförümüzü aradım onunla geleceğim hemen arkanızdan' dedim. Şoförüm yanıma geldi beni aldı ve kliniğe gittik. Kliniğe gittiğimizde kimse yoktu. Eylem'in oğlumu yurt dışına götürme planından, kazadaki yaralılardan kazanın büyüklüğünden ve ölüm olayının yaşandığından bu sırada haberim oldu. Eylem'i defalarca kez aramama rağmen telefonlarını açmadı ve en son telefonunu kapattı."
GAZETECİYİ EZDİ!
Açıklama yapacağını söylemesine rağmen açıklama yapmadan aracına binerek adliyeden ayrıldığı esnada Baba Bülent Cihantimur'un şoförü, talimat üzerine aracı hızla sürmeye başlayınca iki gazeteci iki araç arasına sıkıştı. Bülen Cihantimur'un aracı, sıkışan bir gazetecinin ise ayağının üstünden geçti.
