61 ülkeden 125 alıcının katıldığını belirten Özger, etkinlikte yakın pazarlar olan Avrupa, Orta Asya ve Orta Doğu alıcılarının sayısını arttırmaya çalıştıklarını belirtti.
Dünyanın farklı noktalarındaki firmalar, Türk ev ve mutfak eşyaları ürünleri için Türkiye'ye geldi. Ticaret Bakanlığı ve İstanbul Ticaret Odası (İTO) desteği, İstanbul Demir ve Demir Dışı Metaller İhracatçıları Birliği (İDDMİB) ve İstanbul Kimyevi Maddeler ve Mamulleri İhracatçıları Birliği (İKMİB) iş birliğiyle Ev ve Mutfak Eşyaları Sanayicileri ve İhracatçıları Derneği (EVSİD) tarafından 7’ncisi düzenlenen ‘Turkish Houseware by Invitation Only Türkiye’ organizasyonu 27-28 Mayıs tarihlerinde Lütfi Kırdar Fuar ve Kongre Merkezi’nde kapılarını açtı. Bu yılki etkinliğe Avrupa, Güney Amerika başta olmak üzere Uzakdoğu, Güney Afrika, Orta Doğu ve çok farklı ülkelerden alıcılar katıldı.
INVITATION ONLY’DE REKOR
EVSİD Başkanı Talha Özger, 61 ülkeden 125’in üzerinde alıcının Türk üreticilerle buluştuğunu belirtti. Yapılan değerlendirmeler sonucunda daha yakın pazarları öne çıkarmaya çalıştıklarını ifade eden Özger, ayrıca toptancı, distribütör gibi ihracatın alıcı gruplarına ağırlık verdiklerini anlattı.
NİTELİK OLARAK ÜST SEVİYEDE BİR ETKİNLİK
Özger, bu yıl nitelik açısından üst seviyede bir etkinlik geçirdiklerini belirtti. Özger, ihracatın bir süreç gerektirdiğini, alıcı ile bir sonraki fuarda yapılan görüşmelerde genellikle sipariş alındığını da kaydetti.
Bu yıl düzenlenen etkinliğe 55 Türk firmanın katıldığını söyleyen Özger, katılan firmaların hem Türkiye’yi hem de sektörü temsil ettiği için seçici davrandıklarını belirtti.
‘BÜYÜME BEKLERKEN YÜZDE 5 GERİLEDİK’
Ev ve mutfak eşyaları sektörü ihracat rakamlarının bu yılın ilk 4 ayında, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 5 geride olduğunu söyleyen Özger, artan Türk Lirası maliyetlerine karşı dövizdeki değişimin sınırlı olmasının sektörün rekabet gücünü zayıflattığını anlattı.
Rakiplerin döviz bazında fiyat indirdiği bir dönemde Türk üreticiler olarak döviz bazında artışları doğal olarak yapamadıklarını söyleyen Özger, hedeflerinin yılın ikinci yarısında ihracatın artması ve geçen yılki rakamları yakalamak olduğunu ifade etti. Özger, en önemlisinin de küresel ölçekteki ihracat sıralamasındaki beşinciliği korumak olduğunu anlattı. Özger, “İhracatta yaşanan düşüşün küresel sıkılaşmanın yanı sıra Çin’in açılması da etkili. Yılın ilk 4 ayı için yüzde 10 büyüme beklerken, yüzde 5 daralma oldu. Çin’in kapandığı dönemde kazandığımız müşterileri kaybetmemiz, bir kısmında hacimlerin düşmesi ihracatımızı orta vadede etkileyecek” dedi.
AVRUPA EN ÖNEMLİ PAZAR
2024’ün zorlu bir yıl olduğunu ve bu nedenle yakın pazarlara ağırlık verdiklerini belirten Özger, Avrupa’nın en önemli pazar olduğunu ama hala pazarın potansiyelini yeterince değerlendirilmediğine dikkat çekti. Yakın ve kısa vadede ticarete dönüşecek pazarların önemli olduğunu ifade eden Özger, etkinlikte Avrupa, Orta Asya ve Orta Doğu alıcılarının sayısını arttırmaya çalıştıklarını belirtti.
Sektörün en büyük sorununun markalaşmak olduğunun altını çizen Özger, ihracatta başı çeken ilk 10 ülkeye göre birim ihracat değeri olarak bakıldığında en düşük rakama sahip olduğunu anlattı. Özger, katma değerli ürünleri düşük kar marjları ile ihraç etmeye çalıştıklarını belirterek, teknoloji, tasarım ve marka ile ürün değerimizi arttırmak gerektiğini vurguladı. Özger, mevcut durumda kur, enerji maliyetleri, ham madde ve işgücü gibi değişkenler sektörü büyük ölçüde etkilediğini de ifade etti.
SIFIR VERGİ TALEBİ
Sektörün zor bir dönemden geçtiğini, ham madde engellerinin kaldırılmasının ihracata ciddi bir katkı sağlayacağının vurgulayan Özger, çelik ham maddesinde bulunan ek vergilerin ve diğer ham maddelerde bulunan vergilerin bu dönemde sıfıra indirilmesini talep ettiklerini de sözlerine ekledi.