Canpolat, yaptığı açıklamada, sarılığın, zamanında doğan bebeklerin yüzde 60'ında, erken doğan bebeklerin ise yüzde 80'inde hayatlarının ilk günlerinde görüldüğünü belirtti. Canpolat, sarılığın belli seviyenin üzerinde artmasının beyinde, işitme sisteminde kalıcı zedelenmeye sebep olabildiğine dikkati çekti. "Kırsal kesimdeki insanların fototerapi cihazına ulaşmalarını kolaylaştırmak istedik". Bebekte saptanan sarılığın durumuna göre fototerapi (ışık tedavisi) uygulandığını kaydeden Canpolat, bu sayede deride biriken ve sarılığa yol açan bilirubin denilen maddenin parçalanarak idrar ile atıldığını anlattı. Standart fototerapi cihazlarının pahalı ve ağır hacimli olmasının yanı sıra hastanelerde yer ve cihaz bulunamaması sonucu böyle bir cihaz yapmaya karar verdiklerini vurgulayan Canpolat, ayrıca kırsal kesimdeki insanların da fototerapi cihazına ulaşmalarını kolaylaştırmak istediklerini dile getirdi. Akdeniz Üniversitesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Aygen Yılmaz'ın da destekleriyle projenin sonuçlandırıldığını anlatan Canpolat, cihazın klinik çalışmalarının başarıyla tamamlandığını belirtti Ev tipi fototerapi cihazının klasik cihazlarla aynı etkide olduğunun ispatlandığını, cihazın uluslararası patentinin de alınarak üretime hazır hale getirildiğini belirten Canpolat, bu konuda gelecek teklifleri değerlendireceklerini kaydetti.