Alaattin Aldemir CHP grup toplantısında resmen CHP’li oldu. Aldemir’in rozetini bizzat Kemal Kılıçdaroğlu taktı.
Aldemir’in yanı sıra Ülkücü camianın önemli isimlerinden; Ahmet Yıldız, Ali Emekçi ve Ebru Atalay da CHP’ye üye oldular.
ALAATTİN ALDEMİR KİMDİR?
Bilal Aldemir’in oğlu Alaattin Aldemir Konya Selçuk Üniversitesi Sosyal Bilgiler Bölümü’nü bitirdikten sonra 1981 yılında MHP davasından tutuklanarak 1988 sonuna kadar 7 yıl Sıkıyönetim Askeri Tutukevlerinde tutuklu kaldı. Tutuklu iken Gazi Üniversitesi İletişim Fakültesini kazandı, geceleri gazetecilik yaparak eğitim hayatını tamamladı.
Aldemir, 1992 Yılında Gençlik Kültür ve Sanat Ocaklarına Genel Başkan oldu. Bizim Ocak ve Ülkü Ocağı dergilerinde Genel Koordinatörlük görevinde bulundu.
Ülkü Ocakları Eğitim ve Kültür Vakfı'nı kurdu, Kurucu Genel Başkan olarak görev yaptı.
Avrupa'da Türk Dünyası Federasyonu kurma çalışmalarını gerçekleştirdi. Hergün gazetesinde Genel Yayın Yönetmenliği görevinde bulundu.
İş adamı olarak hayatına devam ederken Demokrat İş Adamları Derneği’ni kurdu ve derneğin teşkilatlanma çalışmalarını sürdürdü.
Aldemir, Türkeş'in Ülkü Ocakları Genel Başkanı olarak tam 4 sene görev yapmış ve 1990'ların ikinci yarısında Türkeş'in en yakınında bulunmuş, bu kritik dönemde en güvendiği isimlerden biri olmuştur.
2002-2010 arasında Ankara Keçiören'de ticaret yapmış ancak bu dönemde de Ülkücü hareketten kopmamış, kendisine gönülden bağlı ve büyük bir bölümü genç olan büyük bir kitlenin demokrasiyi benimsemesi ve ülkücülüğün demokrasi, insan hakları, bireysel hak ve özgürlüklere saygı, insan hakkı ve yeni yeni önemi anlaşılan kentli hakkı gibi evrensel değerler ışığında yeniden yorumlanması, reforme edilmesi ve Türkiye'deki her etnik kökenden, her mezhepten, her sınıftan ve her siyasi görüşten insanı hedefleyen, bütüncü ve birleştirici, Anadolu toprağı sevgisinden güç alan “vatanseverlik” ile beslenen ve evrensel değerlerle kendini tanımlayan daha “sivil bir ülkücülük” peşinde koşmuştur. Aldemir'in peşinde olduğu, Türkiye'de yaşayan her “insanı” en başta insan olduğu için birleştirmeyi amaç alan, bütünleştirici bu modeli “sivil ülküdaşlık” olarak tanımlayan Aldemir bu kavramın içini doldurabilmek için Türkiye'de ilk kez “Demokrat İşadamları Derneğini” kurmuştur.