MHP Muğla eski Milletvekillerinden Metin Ergun, 16 Nisan'daki referanduma sayılı günler kala çalışmalarını sürdürüyor. Köylerde vatandaşlar ile bir araya gelen Ergun, "Millet kendi hükümetini kendisi seçecekmiş. Vallahi de, billahi de yalan. Millet cumhurbaşkanını seçecek, yardımcılarını seçmeyecek. Bakanlar Kurulu üyelerini seçmeyecek. Onları Cumhurbaşkanı seçecek. Ama seçilmişler gibi dokunulmazlığa bürünecekler. Yasama da yürütme de tek kişinin kontrolünde olacak" dedi.
21 ve 23. Dönem MHP Muğla Milletvekili Prof. Dr. Metin Ergun, il genelinde referandum çalışmalarını sürdürüyor. Kırsaldaki mahallelerde vatandaşlar ile kahvehanelerde bir araya gelen Ergun, "Hangi siyasi görüşten olursak olalım, hangi siyasi partiye oy veriyor olursak olalım rica ediyorum beni dinlerken, sadece ve sadece Türk vatandaşı olarak dinleyiniz. Çünkü ben mümkün olduğu kadar hiçbir siyasi parti yada liderden bahsetmeyeceğim. Çünkü anayasa değişikliğinin oylamasında bir siyasi partiden bahsetmek doğru olmaz. Bizim, hukuksal anlamda birinci kimliğimiz, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı kimliğimizdir. 16 Nisan'da ampulün üzerine basıp AK Parti'yi iktidar yapmayacağız. 16 Nisan'da altı okun üzerine mührümüzü basıp CHP'yi iktidar yapmayacağız. 16 Nisan'da üç hilal üzerine mührünüzü basıp MHP'yi de iktidara getirmeyeceğiz. Bizler bunların çok ötesinde, bundan sonra devlet yönetim sistemimiz nasıl olsun, bunun oylamasını yapacağız. Mecliste Anayasa oylaması yaparken grup kararı alamıyorsan, vatandaşlar da siyasi partilerinin görüşlerinden bağımsız hareket etmek zorundadır" diye konuştu.
Ergun, şöyle devam etti:
"MHP Genel Başkanı referandumda 'evet' diyor. Ben de MHP'nin iki dönem milletvekilliğini ve uzun süre MYK üyeliğini yaptım. Ama biz 'hayır' diyoruz. Neden? Bizim inancımız ve anlayışımıza göre demokratik gelenekle birleştirilmiş modern devlet anlayışında, adaletin üzerinde yükseldiği koşullardan birisi; siyasal iktidarın hukuk ile sınırlandırılması ve denetlenmesi ilkesidir. Türk milliyetçileri olarak MHP'nin kurulduğu yıldan bu yana devam eden siyasi mücadelemizde bu ilkeye inandık. Yani siyasi iktidar hukukla sınırlandırılmalıdır. Denetlenmelidir. Ne ile? Parlamenter güç ile. Parlamento gücünü nereden alıyor? Milletten alıyor. Tarih boyunca siyasi iktidar üç temel üzerinde sınırlandırılmıştır. Yaşam hakkı, ifade özgürlüğü hakkı ve güçler ayrılığı. Burada güçler ayrılığı ilkesi ortadan kalkıyor. OHAL'de tek kişinin inisiyatifine bırakılacağı için ifade özgürlüğü de ortadan kalkıyor."
Prof. Dr. Ergun, anayasa değişikliğinin kabul edilmesi durumunda bin yıllık devlet geleneğinin de değişeceği ileri sürerek, "Hatta ve hatta bizim seçtiğimiz parlamenterlerimizin bile yönetime katılması, demokrasiye katkı koyması, hatta ve hatta kanun çıkarmaları bile bir yolla engelleniyor. Bizler 16 Nisan'da o parti, bu partiyi değil, vatandaşlık oylaması yapacağız ve bunu torunlarımız için yapacağız. Millet kendi hükümetini kendisi seçecekmiş. Vallahi de billahi de yalan. Millet Cumhurbaşkanını seçecek. Yardımcılarını seçmeyecek. Bakanlar Kurulu üyelerini seçmeyecek. Onları Cumhurbaşkanı seçecek. Ama seçilmişler gibi dokunulmazlığa bürünecekler. Yasama da yürütme de tek kişinin kontrolünde olacak" diye konuştu.
