2022-2023 akademik yılında Türkiye''deki üniversite öğrenci sayısı 8 milyon 296 bin 959''a yükseldi. Bu rakama karşılık Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "İnsaf edin ya. Şu anda bizim 850 bin öğrenci kapasiteli öğrenci yurtlarımız var. İhtiyaçlara rahatlıkla cevap verir haldeyiz. Talep yok. Bu noktaya geldik" ifadelerini kullandı.. Öğrencilerin enflasyonun etkisi ile artan masrafları ve barınma sorunları devam ederken, Cumhurbaşkanı Erdoğan, öğrencilerin yurt ihtiyacına rahatlıkla karşılanabildiğini ve yurt talebi olmadığını söyledi.
Diğer yandan Erdoğan, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu''nun başörtüsü çıkışının ardından yaptığı, kılık kıyafet düzenlemesini de içeren yeni bir anayasa çağrısı hakkında da konuştu. "Bugün inşallah Kabine toplantımız var. Meclis''e anayasa teklifi değişikliğimizle bu temel hak özgürlüğünü anayasal güvence altına alma teklifimizi getireceğiz" diyen Erdoğan, CHP liderine, "Hadi bakalım. Çünkü yasal düzenlemeye ihtiyaç yok ki. İhtiyaç yokken çıktı yasal düzenleme yapalım dedi. Senin yanında hiç hukukçu yok mu. Bu işler aşıldı artık. Eğer samimi ve dürüstsen gel Anayasa değişikliğini yapalım ve bunu tamamen masadan kaldıralım" diye seslendi.
Erdoğan’ın açıklamalarından öne çıkan başlıklar şu şekilde:
"Zengin daha da zenginleşirken tüm dünyada yoksulluk yaygınlaşma farklı toplum kesimleri arasındaki uçurum giderek büyümektedir. Dünya nüfusunun yüzde 1’ine tekabül etmeyen bir kesim parasına para katarken Afrika’dan Asya’ya milyarlarca insan temel gıda maddelerine dahi ulaşmakta zorluk çekmektedir. Ekonomik krizle birlikte bu vahim tablonun fakir ülkeler aleyhine daha da kötüleştiğine şahit oluyoruz.
Elbette son 50-60 yılın en yüksek seviyelerine ulaşan enflasyon rakamları Batılı ülkelerde yaşlar dahil herkesi zorluyor. Kışla beraber bu ülkelerde enerji ve gıda güvenliği konusundaki endişeler giderek tırmanıyor. Prag zirvesinde liderlerden bunu dinledim. Hepsi bu kışı nasıl geçireceğiz hep bunları anlatıyorlardı, bizim böyle bir sorunumuz yok dedim. Liderler sadece anı düşünüyorlardı. Bir diğer tarafta Rusya Ukrayna arasındaki gelişmeleri maalesef akli selim değerlendirmiyorlardı.
Az gelişmişin gelişmişe mazlumun zalime hizmet ettiği altta kalanın adeta canının çıktığı mevcut yapının devam etmesi mümkün değildir.
Mevcut yapının devam etmesi mümkün değildir, önümüzdeki dönemde dünyada köklü siyasi değişimler yaşanması kaçınılmazdır.
Türkiye son 20 yılda hayata geçirdiği yatırımlarla işte bu günlere hazırlık yapmıştır. Şairin ifadesiyle; birileri oyunda oynaşta iken biz bir satranç oyuncusu ustalığıyla tarihten medeniyetimizden aldığımız ilhamla milletimizi bu günlere hazırladık.
Ülkemizin şartları ne olursa olsun 20 yıl boyunca sözümüzün arkasında durduk. Türkiye’yi çok farklı konuma taşıdık. Birileri bizimle dalga geçti. Biz 209 üniversiteye çıkarken ne gerek var dediler. Ama bilmiyorlardı ki bugün Kars’ta Ağrı’da üniversite olmazsa oradaki gençlerimiz nerede tahsilini yapacaklardı. Parası varsa Ankara’ya İstanbul’a gelecekti. Ama yoksa okuyamayacaktı. Ama şimdi tüm akademisyenlerimiz Hakkari’ye de, Ağrı''ya da gidiyor. Ufuk budur. Ufkunuz varsa işte bu nesli yetiştirirsiniz. Ufkunuz yoksa o zaman yapılacak herhangi bir şey de yok. Az önce YÖK başkanımızın da ifade ettiği gibi Türkiye bu gelişimi sağlıyorsa atılan bu adımlarla sağlıyor. Geçmişte şöyle bir sıkıntı da vardı, ee Güneydoğu’ya Doğu’ya hocalarımız nasıl gitsin? Öyle herkesin altında otomobil de yok. Hep bunlar konuşuluyordu. Ama şimdi 59 havalimanına çıktık. Dolayısıyla hocalarımız artık uçağa binip Muş’a Kars’a Ağrı’ya gidebiliyor. Mesele ufuk. Varsa ufkunuz bu işi başarırsınız yoksa yaya kalırsınız. Türkiye’nin yüzyılı bu altyapıyla güçlendi.
Geçenlerde uluslararası iktisatçılarla bir toplantı yaptık; şu tespiti yapmışlar, Türkiye altyapısını bitirdi, onun için de Türkiye’nin geleceği aydınlık sizde böyle bir sıkıntı yok. Her geçen gün daha da ileriye gideceğiz. Hele hele inşallah şöyle bu yıl sonu önümüzdeki yıl başı gibi Karadeniz’den doğalgazı da çıkardığımız anda buna doyum olmaz.
Kılık kıyafet yasaklarından ideolojik baskılara, siyasi baskılardan altyapı eksikliklere kadar pek çok sorun vardı ülkemizde. İkna odaları. Ah ah! Dereceye girip ödül almaya hak kazandığı halde sahneden ağzı kapatılarak indirilen genç kızların görüntüleri bu dönemin utanç sahneleri olarak hafızalara kazınmıştı. Bunları biz unutuyor muyuz! Benim polisimi kızlarımızın ağzını kapatmak okula sokmamak, tekme tokat onları dışarı atmak gibi uygulamalara tabi tuttular.
Hatırlayın, harç meselesi. Harçlardan dolayı öğrenciler sürekli boykotlar boykotlar... Harçları biz kaldırdık. Şu anda öğrencilerin harç diye bir sorunu yok. Bitti o iş. Mevcut yükseköğretim yurtları taleplere cevap veremiyor diye bağırıp durdular. İnsaf edin ya. Şu anda bizim 850 bin öğrenci kapasiteli öğrenci yurtlarımız var. İhtiyaçlara rahatlıkla cevap verir haldeyiz. Talep yok. Bu noktaya geldik.
Şimdi Meclis''e bugün inşallah Kabine toplantımız var. Anayasa teklifi değişikliğimizle bu temel hak özgürlüğünü anayasal güvence altına alma teklifimizi getireceğiz. Hadi bakalım. Çünkü yasal düzenlemeye ihtiyaç yok ki. İhtiyaç yokken çıktı yasal düzenleme yapalım dedi. Senin yanında hiç hukukçu yok mu. Bu işler aşıldı artık. Eğer samimi ve dürüstsen gel Anayasa değişikliğini yapalım ve bunu tamamen masadan kaldıralım.
Yükseköğretimin ekonomik getirisi fark oluşturmaya devam ediyor. Üniversite mezunlarının yıllık ortalama geliri lise ve dengi okul mezunlarına göre yaklaşık yüzde 50 daha yüksektir. Aynı şekilde veriler üniversite mezunlarının istihdam oranlarının lise mezunlarına göre daha yüksek olduğunu net bir şekilde gösteriyor. Yükseköğretimde geldiğimiz seviyeyi kafi görmüyor günü ihtiyaçları ve milletimizin beklentileri çerçevesinde ilave adımlar atmayı sürdürüyoruz. Temmuz ayında eğitimini yarıda bırakanlara yeniden üniversitelerin kapısını açtık."