Cumhurbaşkanı Erdoğan, CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun başlattığı İstanbul yürüyüşüne tepki gösteren Erdoğan şunları söyledi:
"Bİr taraftan hukuka saygımız var, bir taraftan biz anayasa devletiyiz. Anayasa'nın hükümlerini ayaklar altına alarak vatandaşları sokağa çağırmak yarar getirmez. Yollar yürümekle aşınmaz. Bu yolla hukuk elde edeceklerini zannediyorlarsa bu da mümkün değil. Hukukta böyle bir kaide yok. Ortada bir vaka var. MİT tırlarının FETÖ'cü yargı mensupları tarafından durdurularak dünyaya servis edilmesi, atılan adımlar ve ciddi bir skandalın yaşandığı bir süreç vardır. Bazı STK'ların yargının bu zatla ilgili verdiği karara destek çıkıyormuş gibi anayasanın 138. maddeyi çiğniyor olmasının hiçbir izahı yoktur. Ürkeklik, yargıya baskı kusura bakmayın adaletin gelişini sağlamaz.
"YARGI YARIN DAVET EDERSE ŞAŞMAYIN"
Adalet pankartlarıyla dolaşmak adaleti getirmez. Adaleti arıyorsan onun makamı parlamentodur. Kürsüde ne diyeceksen dile getir, söyle. Yasama, yürütme, yargı. Bu üç grubun üç farklı kurumun birbiriyle olan ilintisi ülke için çok önemli. 138. madde A'dan Z'ye herkes için çalışır. Yargı yarın sizi de bir yerlere davet ederse şaşmayın. Bu tür yürüyüşe başlamak doğru bir şey değil. 15 Temmuz darbe girişiminde Atatürk Havalimanı'na gelip oradan Bakırköy Belediye Başkanı'na sığınan kişinin o gece nereye sığındığı belli olmuştur. Dürüst olmayanlarla da bir yere varılmaz."
"KATAR KRİZİ BAYRAMA KADAR ÇÖZÜLMELİ"
Erdoğan konuşmasında ayrıca şunları kaydetti: "İşsizliğin 1 puan düşürülmesi çok önemli. Üzerimize geldiler ama siz tersine çevirdiniz. Türkiye'nin potansiyelini en iyi sizler biliyorsunuz. İhracatta 500 milyar dolar hedefi ulaşılabilirdir.
Türkiye olarak Katar meselesinde hakkaniyetli tavır içinde olmaya gayret ettik. Yaşanan krizin çözümü için konuya doğrudan ve dolaylı hemen herkesle görüştük, görşümeye devam ediyoruz. Temennimiz meselenin bayrama kadar çözüm yoluna girmesidir. Özellikle Suudi Arabistan Körfez'deki krizin anahtarı konumundadır. Dün Dışişleri Bakanımız oradaydı. Bayrama kadar da bu iş çözülmelidir. İslam dünyasının içinde bu tür dargınlıklar bize yakışmıyor.
İlk çeyrekte Türkiye büyümede üçüncü sırada yer aldı. Bunun yılın tamamında da benzer şekilde çıkacağını düşünüyorum. Referandum sonucu geleceğe güveni artırdı.
Faiz konusunda müdahaleye devam edeceğiz. Biz öyle bir müdahale yaparız ki ona tatlı geçiş denir. Onunla da biz yatırımcının önünü açmış oluruz. Yüksek faizlerle yatırımcıyı köşeye sıkıştıracak olursa yatırım durunca üretim ve istihdam da durur."
