81 İlin valilerine seslenen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ABD ile yaşanan vize krizini değerlendirdiği konuşmasında Emniyet Teşkilatında ABD yapımı silahların kullanılmayacağını açıkladı. Erdoğan, "Buradan bakanımıza da söylüyorum. Sig Sauer diye silah bundan sonra emniyet teşkilatımızda kullanılmayacak" ifadelerini kullandı.
Erdoğan'ın konuşmasından satır başları şöyle:
"BİZ SİZE MUHTAÇ DEĞİLİZ"
Ülkemizin bu yükselişini engellemek, büyük ve güçlü Türkiye'nin inşasını durdurmak için çok yönlü kirli bir plan uyguluyorlar. Bu planın içinde ekonomik tetikçilik, millet iradesin tank ve topla esir alma var. Mezhep ve etnik temelli kışkırtmalar var. Terör örgütlerine sahip çıkma, teröristleri baş tacı etme var. Figüran olarak FETÖ, PKK, DEAŞ, DHKP-C, eli kanlı çeteler de var. Medya manipülasyonları, şahsıma, hükümetimize ve devletimize karşı düzenlenen itibar suikatı da var. Diplomatik teamüllerin ayaklar altına alınması da var. Amerika ile vize gerginliği bunun ifadesidir. Bu olayı ortaya çıkaran buradaki bir büyükelçidir. Amerika'nın stratejik ortağını bir kendini bilmez büyükelçiye feda etmesi kabul edilemez. Biz kabile devleti değiliz. Biz size muhtaç değiliz. Biz sizden paramızla silah istediğimizde 'kongre' diyorsun ama terör örgütüne ücretsiz silah veriyorsun. Niye, "Türkiye'yi güneyden kuşatalım" diye.
Bunlar bizi herhalde görmez, sağır, böyle zannediyorlar. Öyle alışmışlar çünkü ama böyle bir Türkiye yok artık. Uluslararası rekabette de yerini alacak bir Türkiye'yiz. Bunun köşe taşları da sizlersiniz. Sizler dik durusanız bunlar, buralarda en ufak bir cirit atamazlar. Tüm piyonları ile yıllardır besledikleri lejyonerleri ile bunlar üzerimize geliyorlar, gelecekler ama biz sağlam duralım.
"SİG SAUER SİLAHLARINI BUNDAN SONRA KULLANMAYACAĞIZ"
Buradan bakanımıza da söylüyorum. Sig Sauer diye silah bundan sonra emniyet teşkilatımızda kullanılmayacak. Kendi silahımızı kullanacağız. Bunlar Türk milletine diz çöktürme planlarıdır.
"BAĞIMSIZLIĞIMIZA LEKE SÜRDÜRMEME KARARLILIĞIMIZ RAHATSIZ EDİYOR"
Ülkemiz bir süredir tarihinin en kritik sürecini yaşamaktadır. Türkiye içerden ve dışardan kuşatılmaya çalışılıyor. Bizim alan el değil de veren el durumuna gelmemiz birilerinin kabusudur. Türkiye'nin bağımsızlığına leke sürdürmeme kararlılığı birilerini rahatsız ediyor.
SIRBİSTAN YAKINLAŞMAMIZ ALT ÜST ETTİ
AB Sırbistan'ı arka kapısı olarak gördüğü için Türkiye buralara uzandı. Olmaz öyle şey diyorlar. Tedbir geliştirme anlayışındalar. Bizi Sırbistan'da Cumhurbaşkanının kabinesiyle karşılaması, Noyi Pazar'a birlikte gidişimiz birilerini tabii ki alt üst etti. Konforlarını bozdu. Türkiye kendine geldikçe, gücünün farkına vardıkça, baskılara eyvallah etmedikçe birileri emin olun ne yapacaklarını şaşırıyor.
BU YÜKSELİŞİ ENGELLEMEK İÇİN ÇOK YÖNLÜ PLAN DEVREDE
Çünkü emin olun güçlü Türkiye gemek mazlumlara sahip çıkmak demektir. Hepsinden önemlisi böyle bir Türkiye diğer ülkelere emsal ve umut olan bir ülke demektir. Bu yükselişimizi engellemek için çok yönlü, çok aktörlü kirli bir plan uyguluyorlar. Bu planın içinde ekonomik tetikçilik var. Millet iradesini tank ve topla esir almak var. Mezhep ve etnik temelli kışkırtmalar var. Terör örgütlerine sahip çıkma var.
BURASI KABİLE DEVLETİ DEĞİL! SİZE MUHTAÇ DEĞİLİZ
İşte Amerika ile olan vize gerilimi bunun en somut göstergesidir. Bu olayı ortaya çıkaran bir büyükelçidir. ABD'nin asırlık ilişkilerimizi buna feda etmesi ise kabul edilemez. Biz bir kabile devleti değiliz. Ve talimatı verdim Onların metni netyse aynısını yaptık ve uyguladık. Biz size muhtaç değiliz ya! Bunlar bizi görmez zannediyor. Öyle alışmışlar çünkü.
"ZULÜM 1453'TE BAŞLADI" YAZISI TESADÜF DEĞİLDİR
Türkiye asırlık bir hesaplaşma ile karşı karşıyadır. Gezi olaylarında duvarlara ne yazdılar, "Zulüm 1453'te başladı" diye yazılması, Kadıköy'de, asla tesadüfi değildir. Zulüm olarak görenler olsa olsa Bizans'ın çocukları olur. Bu milletin evladı olmaz.
Güney sınırımız boyunca oluşturulmaya çalışılan terör koridorunun amacının DEAŞ'la mücadele olduğunu kim iddia edebilir. Terör koridoru sadece Türkiye'yi kuşatmaya yöneliktir. Rejim, PKK'ya oradan 'yanınızdayız', Barzani'ye 'yanınızdayız' diyor. Barzani ile çatışan PYD şimdi 'beraberiz' diyor.
BEN BU KİŞİYİ MİLLİ SAYAMAM
Vize olayıyla ilgili ülkemizin kaybı "50 milyar lira" diye açıklama yapıyorlar. Neye göre bu hesabı yapıyorlar? Bu tarz hezayanlar, bir ülkenin ana muhalefet partisinin genel başkanından çıkıyorsa, artık bu zatı ben yerli ve milli göremeyeceğim gibi, bu ülkenin hassasiyetlerine kulak veren birisi olarak görmem de mümkün değildir. Bu zor günler aynı zamanda eleme, elenme ve ayrışma günleridir.
KAVGADA YUMRUK SAYILMAZ! BU MİLLİ MESELEDİR
Böyle bir yerde kavgaya girdiğiniz zaman atılan yumruk sayısı sayılmaz. Kalkacak bize karşı böyle bir tavrı takınacaklar, ondan sonra da orada şu kadar kayıp, bu kadar kayıp varmış. Öğrenci burada Amerika'ya gidemiyor, gidemeyebilir. Mesele burada vatandır, gerisi teferruattır.
Uluslararası hukukun temelinde egemen devletlerin eşitliği ilkesi vardır. Biz mevcut çarpık sistemi kabul etmedik, etmiyoruz. Bugüne kadar hiçbir ülke ile dostluğumuza halel getirecek bir tutumun içine girmedik, girmiyoruz.