Erdoğan, Kılıçdaroğlu’nun vaadini seçim beyannamesine koydu. Vaadi duyanlar ’21 yıldır AKP iktidarda değil mi?’ diyor

Erdoğan, Kılıçdaroğlu’nun vaadini seçim beyannamesine koydu. Vaadi duyanlar ’21 yıldır AKP iktidarda değil mi?’ diyor

Cumhurbaşkanı Erdoğan, AKP’nin seçim beyannamesini açıklıyor. Erdoğan’ın vaatlerinden birinin Kılıçdaroğlu’nun vaadi ile benzerliği dikkat çekti.

AKP, 14 Mayıs öncesi seçim beyannamesini açıklıyor. Aynı programda, milletvekili aday tanıtımı da yapılacak. AKP''li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan''ın açıklayacağı beyanname, 23 ana başlıktan oluşuyor.

Erdoğan, "AKP Aday Tanıtımı ve Seçim Beyannamesi Toplantısı"nda açıklamalarda bulunuyor. Erdoğan''ın vaatleri arasında, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu''nun açıkladığı "Aile destek sigortasının" da yer aldığı öğrenildi. Erdoğan''ın vaatleri şu şekilde:

Gelir tamamlayıcı aile destek sistemiyle hiçbir hanenin gelirinin belirli bir seviyenin altına düşmemesini temin edeceğiz.

Aile Koruma Kalkanı Programıyla, ev hanımlarının emekliliğine destek vermekten, her ailede en az bir çalışan olmasını sağlamaya kadar pek çok uygulamayı başlatacağız.

Erdoğan’ın Aile Koruma Kalkanı Porgramı’nın, Millet İttifakı’nın Cumhurbaşkanı adayı Kılıçdaroğlu’nun vaadi ile benzerliği dikkat çekti.

Erdoğan''n açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

"Ülkemize ve milletimize hizmet için çarpan kalplerimiz, düşmana korku salan aslan yürekleriniz için şükranlarımı sunuyorum. Tüm Türkiye''de 14 Mayıs''ta sandıklar patlayacak mı? Dava ve yol arkadaşlarımla olmaktan şeref duyuyorum. 14 Mayıs arifesinde 1950''deki inanç ile ''Yeter söz milletindir'' demek için bir aradayız. Bizim yeter dememiz Bay Bay Kemal''in yeter demesine benzemez.

Kardeşlerim hayatlarını özellikle bu mücadeleye adamış milletin adamlarının, yüreklerde yaptıkları hak hukuk kalkınma ateşini söndürmeyi başaramadılar. Siyasi ve sosyal mühendislik hesaplarıyla sayısız girişim bu ateşi söndüremedi. AK Parti işte bu kutlu mirasın son 21 yıldaki temsilcisi olarak milletimizle gönül gönüle tarihi bir demokrasi mücadelesi veriyor. Girdiğimiz her seçimi, yeni bir safhası olarak yaşadık. 2002 seçimlerine tek başına iş başına diyerek gittik. 2007 seçimlerine durmak yok yola devam diye gitt. 2011 seçimlerine istikrar sürsün Türkiye büyüsün diyerek gittik. Manisa Reis''e hay hay Kemal''e bay bay diyor. 2018 seçimlerine vakit Türkiye vaktidir diye gittik. Bugün de Türkiye yüzyılı için doğru adımlar diyerek, bir kez daha milletimizin huzurundayız. Milletimizle birlikte Türkiye yüzyılının kapısını aralamak için buradayız. Var mıyız bu yürüyüşe? 14 Mayıs''ta sandıkları hep birlikte patlatıyor muyuz? Kadın Kollarımızda bu cesareti görüyorum, gençlerde bu cesareti görüyorum. AK Parti''nin 14 Mayıs''ta milletimizin huzuruna çıkacak kadrosuyla ahdimizi yenilemek için bir aradayız.

İZMİR ÇIKIŞI

Yarın değil hemen şimdi başlatmak için bugün burada bir aradayız. İzmir bu defa inanıyorum ki sandıklardan farklı çıkacak. Kardeşlerim, buradan bir mesaj veriyorum şu anda 14 Mayıs''ı siz zannediyor musunuz sadece Türkiye takip ediyor... Hayır, tüm İslam dünyası 14 Mayıs''ı takip ediyor. İslam dünyasının bu heyecanını ben inanıyorum ki bu kadro aynen paylaşacak. Rabbim zaferimizi kutlu eylesin. Eğer şu Ramazan''da bakıyorsunuz İslam dünyasından bir ülke 200 ton hurma gönderiyor. Deprem bölgesine... Depremzede kardeşlerimiz iftarını hurma ile açsın diye. Diğeri 100 ton gönderiyor... Bu bir yaklaşımın ifadesidir. Bu depremzede kardeşlerimizi bu Ramazan''da yalnız bırakamayız diyorlar. Hem ayni hem nakdi... Türkiye de bu kardeşleriyle beraber yürüdü bu yollarda. Beraber yürüdük biz bu yollarda, beraber ıslandık yağan yağmurda... Yaşadığımız her felaket, birliğimizi daha çok sıkılaştırmamız, beraberliğimize daha çok sahip çıkmamız gerektiğini gösteriyor. Önce altyapımızla, üretimimizle, güvenliğimizle kendi ayaklarımız üzeirnde duracağız, ancak böyle bize el uzatanların yardımını kabul edebiliriz. Bu coğrafya tüm dünyanın gözünü diktiği yerdir. Türkiye Cumhuriyet Devleti''nin her bir ferdinin aynı düzeyde haklardan yararlanma hakkı olduğunu söylerken bu özgüvene sığınıyoruz. Depreme de aynı yaklaşımla hareket ediyoruz. İnsanların evleri başlarına yıkılmışken diğer insanımız hayatını hiçbir şey olmamış gibi sürdüremez. İstisnasız her şehrimiz, her hanemiz mağdurların imdadına koşmak için seferber oldu. Bu tablo devletin milleti için var olduğu gerçeğini yine işledi. Ortadan kalkmamış Covid-19 salgını, insanlığın tehlikeyle karşı karşıya olduğunu gösterdi. Afetlerin yaralarını da milletimizle birlikte sarmıştık. 6 Şubat depremlerinin izini de çalışmalar sayesinde kısa sürede sileceğiz. AK Parti olarak karşılaştığımız her meseleyi önce insan bakışıyla değerlendiriyoruz. İnsana hizmet etmeyen hiçbir kurumu, hiçbir kuralın bizim için yeri yoktur.

Partimiz kuruluşu, teşkilatlanması, iktidar süresi, icraatı, saygınlığı gibi, bu tür unsurlarla dünyanın en büyük sivil teşkkülü arasında yer alıyor. Dünya sürekli yeni meydan okumalarla kendine yön ararken, Türkiye AK Parti''nin kurumsal tecrübesi sayesinde ve siyasi liderliğimiz sayesinde herkesten bir adım öne geçme şansı yakalamıştır. Türkiye yüzyılı için hemen şimdi. Partimiz en önemli toplanma adresi olmuştur. Şu an 12 milyon üyeye sahip bir başka parti Türkiye''de yok, dünyada da yok. Biz Türkiye''de sadece okul, hastane, yol gibi eserlerle sembolleşen bir kalkınma devrimi yapmadık.

SOĞAN FİYATLARI GÜNDEMİ

Bir profesör ne dese beğenirsiniz, "Köprü yapmakla, baraj yapmakla, havlimanı yapmakla bu iş çözülmez, soğan patates kaç lira onu söyle." Bu adam profesör. Müsvette bu. Senin profesörlüğünden bu millete ne gelir... Eğitimde yoksun, sağlıkta yoksun, ulaşımda yoksun, adalette yoksun, emniyette yoksun... Neymiş domates, patates. Vah zavallı vah. Bunlar olmadıktan sonra senin domatesin de patatesin de olmaz. Geçmişte bu millete yapamazsın denilen ne varsa hepsinin olabileceğini gösterdik. Yerli otomobilimizden uçağımıza kadar sayısız örnekleri var. Geçmişte bu coğrafyada teşebbüs edilemez dediğimiz ne varsa yapıldğını gösterdik.

Şu anda İstanbul sandığa yürüyor. Geldiğimiz noktada Türkiye''nin siyasi ve ekonomi çukuruna yuvarlanmamak için güçlü kalmaktan başka çaresi yoktur. Güvenlik ve tabiat dengesinde giderek dengesizleşen dünyanın da ihtiyacı var. Bu sebeple Rusya-Ukrayna savaşında iki tarafla da görüşebiliyor barış ihtimalini masada tutabiliyoruz. Pek çok yerde haksızlıkların düzeltilmesi için sahay inip netice alabiliyoruz."

 

 

İlgili Haberler