Erdoğan Kıbrıs’ta yarattığı krizi niye tırmandırıyor?
28 Ocak mitinginde üç-beş emperyalizm uşağı soysuzun açtığı edepsiz pankartın ardından Anavatan Başbakanı Erdoğan’ın tüm Kıbrıs Türklerini hedef alan “besleme” aşağılamasının yankıları sürmektedir.
Sloganlara ve manşetlere şöyle bir bakalım:
“Türkiye ne seni,ne paranı,ne memurunu isteriz...”, “Ankara elini yakamızdan çek...”, “Ülkemizden beslenenlerin bu yola girmesi mânidar...”, “Gafiller-hainler...”, “Kıbrıs Kıbrıslılarındır”, “Besle kargayı oysun gözünü...”, “Sen kimsin be adam...”, “Ve Tayyip gözümüzü açmayı becerdi sonunda!..”, “Kardeşler Arasında İpler Gerildi; Ankara-Kıbrıslı Türkler Arasında Gerginlik...”, “ Kıbrıs halkı işgalden kurtulmak için mücadele etmektedir...”, “ Sultan Rolündeki Erdoğan İşgal Bölgelerinde Bağıran Herkesin Cezalandırılmasını İstedi...”, “İşgal Bölgeleri Volkan Gibi...”, “ ” Erdoğan’ın Kıbrıslı Türklerle Açık Çatışması...
Anavatan Türkiye,KKTC ve Güney Kıbrıs gazetelerinde atılan manşetler inanın Anavatanına, Anadolu’daki kardeşlerimize yürekten bağlı olan bizleri çok üzmüştür. Rum tarafı daha şimdiden konuyu AB’ye aktarmış ve Kıbrıs Türk’ünün ‘öfke ve bıkkınlık’ içerisinde ‘işgalci Türkiye’ye’ karşı ayaklandığı propagandasını yapmaya başlamıştır.
Mukavemetçi Kıbrıs Türk’ü bütün bunları kesinlikle hak etmemiştir. Olanlar kâbus gibidir... Yaşadıklarımız inanılmazdır... Bu polemiğe inanın hiç gerek yoktu.Bu vahim olayın neden olduğu ve olacağı zararların boyutunu şimdiden tahmin etmek mümkün değildir.
‘Besleme krizinin’daha fazla polemik konusu yapılması, tartışılması ve gündemde kalması Kıbrıs millî davamıza zarar verecektir diye düşünürken bu kez de ‘Büyükelçi Krizi’ üretildi,yaratıldı.Daha altı ay önce Lefkoşa’ya atanan Büyükelçi Kaya Türkmen apar topar görevden alınarak yerine malî önlemlerin alınmasının başını çeken ve bu nedenle sendikaların tepkisini almış olan Kıbrıs’a yardım programı Teknik Heyet Başkanı Halil İbrahim Akça atandı.Bu çirkin ve diplomatik teamüllere uymayan operasyon AKP hükümetinin gerginliği daha da tırmandırmak istediğini göstermektedir.Zaten ‘Büyükelçi Krizi’üretildi demem de bu nedendendir. ‘Besleme krizinden’ gerekli derslerin alınmış olmasını beklerken yeni bir krizin yaratılması ister istemez bu işin içinde başka bir iş vardır diye düşünmeye başlamamıza neden olmuştur.AKP hükümetinin bakanları da bir biri ardına polemik yaratacak beyanatlar vermeğe devem etmekte, onlar da krizin tırmandırılmasına âdeta gayret etmektedirler. AKP iktidarının Kıbrıs’ta başımıza yeni çoraplar örmeğe başladığı bellidir.
Kıbrıs müzakerelerinin en kritik safhasında Anavatan Türkiye hükümetinin KKTC Cumhurbaşkanı Eroğlu’nun elini ve Kıbrıs Türkünün birlik,beraberlik ve dayanışmasını zayıflatan eylemlerini hangi doğru mantıkla izah edebilirsiniz?Başbakan Erdoğan Kıbrıs Milli davamıza böyle mi sahip çıkacaktır? Kıbrıs Türkünü Anavatanından uzaklaştırarak ve yalnızlığa mahkum ederek Milli Davamızın kazanılması mümkün müdür? Olayları tırmandırmak ne anlama gelmektedir? Nifak tohumları ekerek nereye varılmak istenmektedir? Kardeşi kardeşe düşürüp, bölmek emperyalizmin sürekli sahnelediği bir oyunu olduğuna göre Başbakan Erdoğan bu oyuna niye katkı koymaktadır.Erdoğan bu şer oyunun neresindedir?