Erdoğan, ‘Kak Mesud’un hangi başarısını örnek göstermişti?

“Unutmayın kardeşlerim, söz silahtan etkilidir. Siyaset, şiddetten çok daha etkilidir. Zalimin değil kendi halkının, kendi kardeşlerinin, mazlumların yanında durmak esastır. Ayrılıktan, çatışmadan, savaştan yana değil her zaman barıştan, dostluktan, kardeşlikten yana olmak önemlidir. İşte onun için Kak (Ağabey) Mesud başarılı oldu. İşte onun için Mesud kardeşim tarih yazdı...”

Diyarbakır’daki toplu açılış töreninde ‘kardeşleri’ne seslenirken söyledi bunları... Çünkü ortada ‘sonuç almış, başarmış’bir örnek vardı... ‘Kak Mesud’ modelini övdü ve mücadele metodu olarak tavsiye etti... Peki kimdi bu örneği tavsiye eden ve bu ‘Kak Mesud’ neyi başarmıştı? Birinci sorunun cevabı Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı Tayyip Erdoğan’dı... İkinci soruyu, yani Barzanî, ŞivanPerver, İbo, ’kardeşim Ahmet Kaya’, düet vs.. magazinleştirmesiyle bulandırılan gündemde bu takdir edilesi başarının ne olduğunu kimse sormamıştı...

* * *

MesudBarzanî gerçekten başarılı olmuştur... Onlarca yıllık bir mücadelede, Birinci Körfez Savaşı’yla birlikte ikinci boyuta geçme fırsatı yakalamış, Saddam’a karşı ABD’yle iş birliğinin ödülü olarak 36. paralelin kuzeyinde, Bağdat’ın otoritesinden bağımsız, ittifak güçlerinin koruması altında tehditten uzak otonom bir alana kavuşmuştu...

Irak’a ikinci müdahale ise Barzanî için yeni bir döneme kapı aralamış, unvanı ‘bölgesel hükûmet’ olmakla birlikte oluşan statü sayesinde Irak’ın toprak bütünlüğü fiilen sona ermiştir... Bu, askerî yöntemlerle bir türlü tutturulamayan hedefin, işgalcilerle ‘çıkar örtüşmesi’ sonucu iş birliği ve diplomasi sayesinde tutturulması anlamına gelmiştir... Bugün ortada sınırları, parlamentosu, yerel yönetimleri, bayrağı, ayrı dilleri ve askeri olan, petrol rantını işgalcilerle paylaştığı sürece otoritesi teminat altında bulunan bir rejim var...

* * *

O halde aynı soruyu kendimize sorup tekrar cevaplayalım: Bu durum Barzanî açısından bir başarı mıdır? Amcası ve babasının mirası olan yüzyıllık bir rüya gerçekleşmektedir ve elbette bu açık bir başarıdır... İyi de daha önce Irak’ın toprak bütünlüğünün korunmasını ‘kırmızı çizgi’ ilan etmiş olan Türkiye Cumhuriyeti’nin şimdiki Başbakanı nasıl oluyor da ‘Diyarbakır’daki kardeşleri’ne hitap ederken ‘Kak Mesud’un başarısını övebiliyor? Ve nasıl oluyor da ‘Kak Mesudmodeli’ni önererek, siyasî metodun etkisini vurguluyor?

Bizdeki açılım projesi ‘millî birlik projesi’ydi ya!.. Yoksa Barzanî Irak’ta millî birliğe mi hizmet etmiş, Bağdat’la Erbil arasındaki bağı mı güçlendirmişti? Bizde ‘tek vatan, tek bayrak, tek millet’ söz konusuydu ya!.. Yoksa ‘Kak Mesud’ Irak’ta tek bayrağı, tek milleti, tek vatanı savunuyor da dünyanın haberi mi yoktu?

Eğer bunlar gerçek değilse -ki öyle- bu Başbakan Diyarbakır’daki vatandaşlara, onun hangi başarısını örnek almalarını tavsiye etmiş olabilir? Bu sorulara cevap ararken, Başbakan’ın aynı konuşma içindeki şu sözlerine kulak vermek işimizi kolaylaştırır mı acaba: “Diyarbakır’ın ‘Yeter artık’ demesini istiyorum. ‘Yeter artık’demeye var mıyız? İnşallah gelecek çok daha iyi olacak. Dağdakilerin indiğini, cezaevlerinin boşaldığını göreceğiz...”

* * *

Başbakan’ın başarılarını övdüğü Barzani’nin televizyonunda ne mutlu ki ‘dört parçalı Kürdistan’ın ‘kuzey’inden de haberler veriliyor artık!.. Zaten Erdoğan ‘Kürdistan eşiği’ni çoktan aşmıştı ya devlet adına!.. Barzani’nin Rudav televizyonu da bir kadirşinaslık örneği gösterip, Sivas’ı kapsayacak biçimde Mersin’den Erzurum’a kadar kavis çizen ‘Kuzey Kürdistan’ın hava durumuyla ilgili bilgiler vermeye başladı!.. Bu da ‘Kak Mesud’un kardeşine hediyesi olmalıydı değil mi?

Kamuoyu iki yıldır televizyonlardaki yoğun propaganda sayesinde başarısızlığın ne olduğunu öğrenmişti... Buna göre ‘başarısız’ olan Türk devleti ve onun güvenlik güçleriydi!.. Terörle baş edememiş, hatta yöntemleriyle terörün azmasına sebep olmuştu!.. ‘Başarısızlık’ modelini teşhis eden kamuoyuna bir de ’başarı’ örneği sunulmalıydı... Sağ olsun Başbakan o ihtiyacı gidermiş, Barzanî’yi göstermiş oldu!.. Bu sayede Malatya’nın hava durumunu bile onlardan öğrenebiliyoruz!..

Bu gerçek bir başarı hikâyesi ama hak yemeyelim, bu başarı bir ekip oyununun sonucu!..

* * *

Not: Bu yazıyı 15.12.2013’te yayımlamıştık... Seçim akşamı ete kemiğe bürünen tabloyu anlamakta zorlananlar ve nedenlerini anlamadıklarından dolayı ekranlara bön bön bakanlar için ‘oyuncuları’ ve ‘oyunları’ hatırlatmakta fayda var...

Yazarın Diğer Yazıları