Gazeteci, yazar kardeşim İsmet Orhan’ın, “CIA-SIS-MOSSAD düğmeye bastı mı?” başlıklı ve 05 Ocak 2024 tarihli köşe yazısı şöyle:
“Mevcut dünyanın kafa ağırlığını, İngiltere Birleşik Büyük locası oluşturur…
Plan, proje, strateji üretir…
Gövde ağırlığını, Amerika Birleşik Devletleri oluşturur…
Yaptırım, Kaos, Savaş üretir…
Bu iki büyük emperyalist birleşimin, Ortadoğu’daki varlıkları ise İsrail devletidir…
İsrail, 1956 yılında Tel Aviv İslam üniversitesini kurdu…
Buradan yetiştirdikleriyle, 70 İslam tarikatını besleyip yönetiyor…
2024 yılına girerken CIA (Amerika) SIS (İngiltere) ve MOSSAD (İsrail) istihbarat örgütleri düğmeye bastılar!
Ama bugün ama yarın, ama öyle ama böyle…
Laik Türkiye Cumhuriyeti gidecek, Hilafet gelecek…
Dünyada, en büyük ve en çok yalanlar, savaşlar ve seçimler öncesi söylenir yönetenler tarafından…
Hatta, yalanlar sloganlaşır…
Tıpkı son çeyrek yıldır, Türkiye’de olduğu gibi…
Savaş yok ama, şehitlerin geldiği günlerde, seçimlerin olduğu aylarda söylendiği yalanlar gibi…
Şimdi Türkiye; Seçim gölgesinde hilafet, hilafet gölgesinde seçim yoğunluğuna kilitlendi…
Geliyor yalanlar, gidiyor yalanlar gündemi oluştu…
Tabii bunun yanında, müthiş algı operasyonları…
Geçtiğimiz günlerde, Gazze yürüyüşünde, Hilafet bayrakları açıldı…
Hep bir ağızdan, ‘Şeriat ve Hilafet istiyoruz’ sloganları atıldı…
Aynı bayraklar, yıllar önce Suriye’de açılmıştı…
Ne oldu Suriye’de? İç savaş başladı,
Milyona yakın İNSAN öldürüldü.
Milyonlarca insan Suriye’yi terk etti…
Suriye’yi terk edenlerle birlikte, Afganlı, Pakistanlı, Sudanlı, Malezyalı, Iraklı, Yemenli, Libyalı yaklaşık 20 milyon insan, Türkiye’ye yerleştirildi…
Sebep? Türkiye’nin demografik yapısı bozulsun, bugünkü Türkiye, dünün Suriye’si olsun diye…
Ve şimdi; Laik Türkiye cumhuriyeti gitmek üzereyken, hilafet gelmek üzereyken…
Ülkenin laik kesimi diye geçinen bir kısım çoğunluk, siyasetçi, sanatçı, sporcu, zengin, fakir koro halinde, kendilerinin ve toplumun içine düşürüldüğü algı operasyonuna seyircilik yapıyorlar…
Hatta, farkına varmadan destek veriyorlar…
Neymiş efendim?
Hilafet söylentileri ile zamları ve hayat pahalılığını örtmek için iktidar gündem değiştiriyormuş!..
İlkbaharda yerel seçimden sonra, sonbaharda hilafeti dayatırlarsa, görürsünüz gündem değişikliğini!
Roma Tanrısı Janus’un iki başı var…
Biri geçmişi, diğeri geleceği işaret ediyor…
Anlamı; Geçmişini unutan, bilemeyen, geleceğine yön tayin edemez…
Bu yüzden; Şeriat, kişisel haklarınızı, hilafet, ulusal egemenlik haklarınızı başkalarının eline teslim eder…
Çölde çiçek açmaz…
Çiçek açmayan toprak olmak istemiyorsanız, laik Türkiye cumhuriyetine sahip çıkın ve kaybetmeyin…
İnsanca yaşamak adına çocuklarınızın ve torunlarınızın geleceği adına.”
Yüreğine sağlık İsmet’im.
Ben de bu yorumuna Cübbeli Ahmet denilen Ahmet Mahmut Ünlü’nün İsrail ve Yahudilerle ilgili şu konuşması ile destek vereyim:
"Yahudi’yle uğraşılmaz, Yahudi bunun faturasını bize döner çok pahalıya ödettirir.
Toplum olarak da haddimizi bilelim çok da Yahudilerle arayı açmaya gelmez.
Bir Merkez Bankası'nı batırır, zaten ekonomimiz bozuk.
Ondan sonra ne yiyeceksin ne içeceksin, millet marketlere saldırır ‘iç savaş çıkar’ diye düşünerek ki kesin hüküm budur.
Yani bundan korkulduğu için, ümmette şuur olmadığı ve halkın çoğu buna katlanmayı göze alamayacağı için, ‘bize ne, Gazze için bizi batırdınız, Mescid-i Aksa için bizi helak ettiniz' diyecek. Dünya kadar dinsiz donsuz var.
İşte onun için bunlar göze alınamıyor."
Anlaşıldı; Recep Tayyip Erdoğan, Cübbeli siyaseti izliyor…
