Anadolu Ajansı'nın haberine göre; Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin sahada ve masada güçlü olmak zorunda olduğunu, dostlarının sayısını artırmak istediğini ve terörle mücadeleyi sürdüreceğini vurguladı.
Rusya-Ukrayna krizinde anahtar ülke Türkiye
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Rusya ile Ukrayna arasında yaşanan savaşta Türkiye’nin ilk günden itibaren dengeli ve hakkaniyetli bir tavır takındığını belirterek, “Türkiye bu krizin çözümünde anahtar ülke rolünü üstlenmiştir” dedi. Erdoğan, Batılı ülkelerin sorumluluklarını yerine getirmeleri gerektiğini söylediği tahıl koridoru projesinin kapsamının genişletilerek tekrar uygulanması için temaslarının devam ettiğini de kaydetti.
Irak ve Suriye’de istikrar için çalışıyoruz
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Irak ve Suriye’de yaşanan sorunların Türkiye’yi de etkilediğini, bu nedenle bu ülkelerde istikrarın sağlanması için çaba gösterdiklerini ifade etti. Erdoğan, “Irak ve Suriye istikrara kavuştukça, sığınmacıların gönüllü, güvenli ve onurlu geri dönüşleri de hızlanacaktır” dedi. Erdoğan, Irak ile birlikte Türkiye’nin toprak bütünlüğünü tehdit eden terör örgütlerine karşı operasyonların devam edeceğini de bildirdi.
Cumhuriyet’in 100. yılında umut doluyuz
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhuriyet’in 100. yılına ulaşmanın gururunu yaşadıklarını söyleyerek, geçmişin muhasebesini yaparken geleceğe yönelik adımlar attıklarını dile getirdi. Erdoğan, “Karşılaştığımız onca ihanete rağmen, umudu sürekli büyütmeyi başardık” dedi. Erdoğan, büyükelçilerden şehitlerin hatıralarını genç diplomatlara anlatmalarını ve bayrağı onurla taşımalarını istedi. Erdoğan, Türkiye’nin sorunlarını diyalog ve diplomasi ile çözmek istediğini de vurguladı.
"Baskılara boyun eğmiyoruz"
Cumhurbaşkanı Erdoğan şöyle devam etti;
Gerilim peşinde koşmadığımız gibi kararlı bir tavırla, baskılara da boyun eğmiyoruz. Diplomasinin her imkanını kullanarak, Türkiye'nin menfaatlerini korumanın derdindeyiz. İçeride de bakanlığımızın insan kaynağı eksiğinin giderilmesi noktasında hazırlıklar sürüyor.
Bakanlığımızı Türkiye vizyonu misyonunu yürütecek insan kaynağına imkanlara kavuşturacağız. Türkiye son yıllarda uluslararası başlıkta katkısı beklenen, tavrı yakından takip edilen, oyun kurucu bir ülke haline gelmiştir. Libya'da meşru hükümetten yana müdahalemiz, bu ülkenin bölünmesinin önüne geçmiştir. Sahada ve masada güçlü olmak bizim için zorunluluk haline gelmiştir.
Dostlarımızın sayısını daha da artırmanın derdindeyiz. Bizim kimseyle, özellikle komşularımızla çözülemeyecek hiçbir meselemiz yoktur."
