Erdoğan: Bu millet Menderes ve arkadaşlarını şükranla ve mahcubiyetle anacaktır

Erdoğan: Bu millet Menderes ve arkadaşlarını şükranla ve mahcubiyetle anacaktır

Erdoğan açıklamasında, "Bu millet, Menderes ve arkadaşlarını her zaman şükranla anacak, darbecileri asla unutmayacak ve affetmeyecektir. Yassıada mahkemelerinde yaşananlar ve alınan kararlar tesadüf değildir" sözlerini kullandı.

İstanbul'daki Adnan Menderes Kongre Merkezi Özgürlük ve Demokrasi Adası'nda düzenlenen "Türkiye Yüzyılı Anayasası Sivil Anayasa Güçlü Türkiye Sempozyumu"nda konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, merhum Menderes ve arkadaşlarının her zaman şükranla anılacağını ve idamlarına engel olamamanın mahcubiyetiyle hatırlanacağını belirtti.

Erdoğan, "Menderes ve arkadaşlarının idamı, milletin özgür iradesinin idamıdır" dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye'de darbelerin ve muhtıraların artık sona erdiğini vurgulayarak, "64 yıl geçse de, asırlar geçse de darbecileri asla unutmayacağız, affetmeyeceğiz" dedi. Ayrıca, yeni bir anayasa yapılmasının gerekliliğine işaret eden Erdoğan, "Darbeciler tarafından çizilen mevcut anayasamızla devam edemeyiz. 28. yasama döneminde siyasetin yeni bir anayasa yapması milli bir görevdir" ifadelerini kullandı.

Erdoğan, Türkiye'nin geçmiş anayasalarını eleştirerek, darbecilerin çizdiği ve dili sorunlu olan mevcut anayasa ile devam edilemeyeceğini vurguladı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından bazı önemli noktalar şunlardır:

"MEVCUT DARBE ANAYASASIYLA DEVAM EDEMEYİZ"

Yassıada mahkemelerinde işkenceye maruz kalan devlet adamlarımız, milletimizin gönlünde şehit olarak yerlerini aldılar.

Bu millet, Menderes ve arkadaşlarını her zaman şükranla anacak, darbecileri asla unutmayacak ve affetmeyecektir. Yassıada mahkemelerinde yaşananlar ve alınan kararlar tesadüf değildir.

Yassıada'da, 14 Mayıs yargılandı, demokrasimiz ve milletin ihtilali yargılandı. Bu ülkede kimin muktedir olduğu, iktidar gücünün kimde olduğu, milletin hafızasına kanla yazılmak istendi.

27 Mayıs'ın karanlık gölgesi, her on yılda bir tekrarlanan darbelerle milli iradenin peşini bırakmadı. Cunta bülteni gibi çıkan gazetelerden beşli çetelerin rol kapma yarışına kadar aynı senaryo birkaç kez tekrarlandı.

17-25 Aralık girişimiyle seçilmiş iktidar alaşağı edilmeye çalışıldı. Çukur terörüyle şehirlerimizin huzuruna kastedildi. 15 Temmuz darbe girişimiyle doğrudan şahsımız, TBMM ve aziz milletimiz hedef alındı. Vesayet aparatları üzerimize salındı, ancak geri adım atmadık. Tank ve tüfekle milli iradenin teslim alınamayacağını gösterdik. Darbe suçunun cezasız kalmayacağını ortaya koyduk.

Bu ülkede artık darbeler ve muhtıralar dönemi sona ermiştir. Demokrasiyi avlama dönemleri geride kalmıştır. Türkiye'de iktidara gelmenin tek yolu, milletin iradesinin sandıkta özgürce tecelli etmesidir.

Yeni anayasa ile bu kazanımları daha ileriye taşımayı hedefliyoruz. Anayasa, normlar hiyerarşisinin tepesindedir. 1961 ve 1982 Anayasaları, millete ve milli iradeye zorla giydirilen deli gömlekleridir.

Mevcut darbe anayasasıyla devam edemeyiz. Cumhuriyetimizin 100. yılında darbe anayasasıyla yaşamak, siyaset kurumu için bir mahcubiyet kaynağıdır.

Yeni anayasa yapmak, 28. yasama döneminde siyaset için milli bir ödevdir.

İlgili Haberler