Erdal Sarızeybek: Türkiye'nin sorunlarının çözüm adresi İYİ Parti'dir

Erdal Sarızeybek: Türkiye'nin sorunlarının çözüm adresi İYİ Parti'dir

İYİ Parti'nin 2. Olağan Kongresi'nde Genel İdare Kurulu'na seçilen Erdal Sarızeybek, Günboyu yazarı Levent Bulut'a konuştu. Sarızeybek, en çok oyu alarak GİK'e girmesini İYİ Parti lideri Meral Akşener'in açık desteğinin bir sonucu olarak değerlendirdi. Sarızeybek, Atatürk ve cumhuriyet değerlerine sahip bir Türk milliyetçisi olduğunu da belirtti.

Günboyu Gazetesi yazarı Levent Bulut, İYİ Parti'nin 2. Olağan Kongresi'nde en çok oyu alarak Genel İdare Kurulu'na seçilen Erdal Sarızeybek ile yaptığı röportajı köşesine taşıdı.

Bulut'a yaptığı açıklamalarda, GİK'e en çok oyu alan isim olarak seçilmesini "Meral Akşener'in net ve açık desteğinin bir sonucudur." şeklinde yorumlayan Sarızeybek, Akşener ve delegelere teşekkür etti.

"Ben Atatürk ve cumhuriyet değerlerine sahip bir Türk milliyetçisiyim." diyen Sarızeybek, "Ülkemizin gidişatıyla ilgili olarak, 2005 yılından günümüze gerek yazdığım kitaplarla gerekse halkımızın huzuruna çıkarak ifade ettiğim düşünce ve fikirlerin İYİ Parti'nin siyasi çizgisiyle aynı paralelde olduğu açıktır." şeklinde konuştu.

Sarızeybek'in açıklamaları şu şekilde;

GİK listesine en çok oyu alarak 1. sırada girmenizi nasıl değerlendiriyorsunuz?

İYİ Parti Kurultay'ında aday gösterilmem ve adaylığımın desteklenmesi bizzat  Sayın Meral Akşener'in net ve açık desteğinin bir sonucudur. Şahsıma İYİ Parti saflarında bir siyasi alan açılmasına öncü ve liderlik yaptığı için Sayın Akşener'e burada şükranlarımı sunmayı ve İYİ Parti Üst Kurul delegelerine duydukları güven için teşekkür etmeyi bir vazife biliyorum.

Ben Atatürk ve cumhuriyet değerlerine sahip bir Türk milliyetçisiyim. Ülkemizin gidişatıyla ilgili olarak, 2005 yılından günümüze gerek yazdığım kitaplarla gerekse halkımızın huzuruna çıkarak ifade ettiğim düşünce ve fikirlerin İYİ Parti'nin siyasi çizgisiyle aynı paralelde olduğu açıktır. 

İYİ Parti'nin bugünü ve yarını hakkında düşüncelerinizi paylaşır mısınız?

Sayın Meral Akşener liderliğinde yükselen İYİ Parti, Türk Milleti'nin aklında ve yüreğinde köklü bir yer edinmiş ve bu değerler üzerinden ortaya koyduğu dik duruşuyla da siyaset arenasında bir güneş gibi doğmuştur. Bu noktada açık ve net olarak söyleyebilirim ki İYİ Parti, Türk milliyetçiliğinin sağlam bir kalesidir ve Türk Milleti bu siyasi partiye verdiği destekle de bunu teyit etmiştir. Ben İYİ Parti'nin şu anda yaşanılan sorunlara sağlam ve güvenilir bir çözüm adresi olduğuna inanıyorum. Türk Milleti'nin de İYİ Parti'nin açtığı bu yolda ülkemizin makus gidişatını değiştirmeyi bileceğine inanıyorum.

Bugün ülkemiz çok zor bir süreçten geçmektedir. Son 18 yılda siyasi iktidarın aldığı yanlış karar ve uygulamaların bir sonucu olarak Türkiye kendi coğrafyasında yalnızlaştırılmıştır. Benzer şekilde sahip olduğumuz zengin kaynakların yanlış yönetimi, vatandaşlarımızı gerçekten ağır ekonomik zorluklarla karşı karşıya bırakmıştır. Ben sahip olduğu güçlü kadrosu ve yönetimiyle İYİ Parti'nin güvenilir bir çözüm adresi olacağına inanıyorum.

Akşener'in güçlendirilmiş parlamenter sisteme dönüş çağrısı ve Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi konusundaki görüşleriniz nelerdir?

İYİ Parti'nin 'Cumhuriyet ve Demokrasi'ye inanmış mevcut tüm siyasi aktörleri bir araya getirerek çözüm değil aksine sorunun kaynağı olan bu sistemi değiştirebileceğine ve Türkiye'nin tüm demokratik kazanımlarının bir bileşkesi olan 'Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem'le ülkemizin çok daha iyi yönetileceğine inanıyorum.

Yapılacak ilk genel seçimlerde Türk Milleti'nin  Atatürk, Cumhuriyet ve Demokrasi değerleri üzerinde birleşerek kuracağı güçlü ittifakla ülkemizin bu makus gidişatına son vereceğine inanıyorum. Allah yolumuzu açık etsin.

Mevcut siyasi iktidar, Türkiye'nin hem dün hem de bugün yaşadığı tüm zorlukları kısa sürede çözeceği iddiasıyla adına 'Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistem' denilerek yeni bir yönetim biçimi uygulamaya koymuştur. İki yıldan fazla bir süredir uygulanan bu sistemin bırakın sorunlara çözüm olmasını, mevcut yaşam ve yönetim zorluklarını daha da ağırlaştığı kamuoyunun malumudur.

Bugün Hükümet'in asıl icra unsuru olan Bakanlık teşkilatlarıyla Bakan'ların, maiyet memurluğu ötesinde bir  işlevi kalmamıştır.  İcracı bakanlıkların bir müdürü atama yetkisi dahi yoktur. Benzer şekilde bu bakanlıkların sahip olduğu güçlü bürokratik yapının da çözüm odaklı bir uygulama yapabilmesine artık imkân kalmamıştır.

Sanıyorum böyle bir sistemin dünyada eşi benzeri yoktur. Bir yanda Cumhurbaşkanlığı'nın kendi sarayında oluşturmaya çalıştığı paralel devlet yapısı, öte yanda bakanlıkların geçmişten günümüze gelen güçlü bürokratik yapısı artık birbiriyle neredeyse çatışır bir hale gelmiştir. Türkiye'nin böyle bir sistemle bırakın sorunları çözmesini, devlet yönetmesini düşünmek dahi artık mümkün değildir.

Bu noktada zaten Türk Milleti her şeyi görüyor. Türk Milleti bu sistemle Türkiye'nin yönetilmesinin artık mümkün olmadığını bizzat yaşayarak görüyor.

Dolayısıyla bugün yaşanılan ağır ekonomik krizi çözmek, ayrıştırma değil birleştirme politikalarıyla içeride birliğimizi güçlendirmek ve yine bugün karşı karşıya kalınan başta Akdeniz sorunu olmak üzere dış politik sorunlara çözüm bulabilmek  için ülkemizin 'Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem'e acilen dönüş yapması kaçınılmaz bir zorunluluktur.