Devlet güç, yönetimi ciddi bir iştir. İçeride yağmalanan kamu kaynaklarının tükenmesiyle duvara dayanan iktidar, ham hamasetli sloganlarla halkı uyutma çabasında ama nafile.
Son zamanların can yakıcı gerçek gündemi ekonomik kriz, zamlar, yoksulluk ve geçim sıkıntısıdır. İktidar ve yandaş medyanın bunu perdelemek için sürekli dış güç masalı ve gulyabani misali düşman üretme taktikleri de ters tepiyor.
Mesela şu Mavi vatan işi ne alemde, anlı şanlı sondaj gemilerimize ne oldu? Hangi limanda bağlı? Arama işimizi kimler nasıl engelledi, efelenmelerimiz kimeydi, niyeydi hiç sözü edilmiyor?
Suriye''nin kuzeyine yapılacak operasyon iki aydır ekranlarda eli çubuklu çok bilmiş uzmanların çizdiği yol haritasıyla davul zurnalı ilana rağmen, birden tık diye niye kesildi?
İktidar döneminde Lozan''a rağmen uluslararası hukuka açıkça aykırı biçimde 18 adamızı işgal eden Yunanistan''a 20 yılın sonunda efelenip, ''''bak şaka yapmıyorum haa'''' diye oldukça ağır(!) bir posta koyduktan sonra aniden bas geri yapmamızın sebebi ne?
15-Temmuz''un finansörü ''''şerefsiz, alçak'''' dedikleri entarili BAE Emir''ine swap kılıflı üç kuruş için temenna etmek niye?
Gazeteci Kaşıkçı''yı ülkemizde diri diri doğradığı için acayip sert yapıp katil dediğimiz Prens Selman''ın önüne Bakanlarımızı acemi er içtimasındaki dikip, '''' katilim ama para bende naber '''' der gibi sırıttırmak niye? Ülkenin onuru nerde?
Tüm bunların sebebi, yağmalanan hazinenin bitikliği, bütçenin delikliği ve iktidarın tükenikliğidir. İlklerin şahı iktidarımız inkâr ettiği enflasyonun kemirdiği bütçeye ek yapmak zorunda kaldı. Erdoğan''ın TBMM''den1 trilyon 80 milyar liralık ek bütçe istedi. Bunun 1 milyar 650 milyon lirası Göç idaresine aktarılıp 1 milyar 250 milyonu sığınmacıların sağlığına harcanacakmış.
İşsiz gençliği bunalıma sokup ülkesinden kaçmasına neden olan iktidarın ek bütçesinde de EYT''liye, emekliye, memura, çiftçiye, işsize, öğrenciye zırnık yok. Ülkesine ihanet eden ilkel kaçkın ve sığınmacı kılıflı örtülü istilacılara var. Bugün yolsuzluk ve israfın kemirip çürüttüğü ekonomimiz bir de düzensiz göç/ sebepsiz sığınmacı maliyetinin krizini yaşıyor.
Ha birde kendisiyle milletvekili maaşlarını artıracakmış. Yani açlık derdine düşmüş halk gene havasını alacak, ekonomik açıdan alçak sürünmeye devam edecek. Ekmek 5 lira oldu. Rusya ve Ukrayna buğdayı Karadeniz tahıl koridoruyla ihraç edilemezse eğer birkaç ay içerisinde 6, 7, 8, 10 liraya gidecek.
Son beş yıldır yönetemeyen savrulan iktidar değişmeden hiçbir şey düzelmeyecek, her geçen gün daha da kötüleşecektir. Sarmalına düştüğümüz dış borç- döviz krizi ülkemizi maalesef rehnedecek eşiğe gelmiştir.
Dış politikada efelenmelerin tümü içe dönük ahmak aldatan cinsinden varyetelerdir.
Yunanistan işi de üç gün sonra unutulacaktır.
Ancak durum vahimdir, ülkemizin daha fazla kayba tahammülü yoktur.
Seçim ve değişim aciliyet kesbetmiş bir mecburiyettir.