Toplantıya katılan TKYD Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Tamer Saka, enflasyonun kurumsal yönetimi önemli ölçüde etkilediğini ve işletmelerin acil olarak önlem alması gerektiğini açıkladı.
Uluslararası düşünce kuruluşu HORASIS tarafından Gaziantep Büyükşehir Belediyesi, Gaziantep Sanayi Odası, Gaziantep Ticaret Odası ve Güneydoğu Anadolu İhracatçı Birlikleri ev sahipliğinde düzenlenen HORASIS Küresel Toplantısı Londra ve Cascais’in ardından Türkiye’de ilk kez Gaziantep’te düzenlendi.
2 gün süren ve Şehitkamil Kültür ve Kongre Merkezi’nde düzenlenen toplantıya Ticaret Bakanı Ömer Bolat, Gaziantep Valisi Kemal Çeber, Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, DEİK Başkanı Nail Olpark, TKYD Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Tamer Saka, Gaziantep oda ve borsa başkanlarının yanı sıra HORASIS Başkanı Frank-Jürgen Richter ile kent iş dünyası temsilcileri ve uluslararası yatırımcı ve CEO’lardan oluşan yaklaşık 300 katılımcı yer aldı.
Toplantıda yaptığı konuşmada enflasyon zamanlarının kurumsal yönetimin düşmanı olduğunun altını çizen TKYD Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Tamer Saka, “Özellikle de küçük ve orta ölçekli işletmeler enflasyonun bozucu etkilerini en fazla yaşayan kesim oluyor. İşletmelerin ileriyi planlamasını çok zorlaştıran bir takım alanlar var. Bunlardan bazıları maliyet baskıları, finansal raporlama ve sermaye yönetimi, sözleşmeden doğan yükümlülükler, paydaş ilişkileri, risk yönetimi, sermayeye erişim, uyumluluk ve mevzuata ilişkin zorluklar.” dedi.
Enflasyonun kurumsal yönetimi önemli ölçüde etkilediğini de vurgulayan Saka, ”KOBİ'lerde operasyonel maliyetlerin artması, finansal raporlamayı etkileyerek sözleşmelerin, paydaş ilişkilerinin ve riskin yönetilmesinde zorluklar ortaya çıkarıyor. Bu zorlukları etkili bir şekilde aşmak için KOBİ'ler şeffaflığa öncelik vermeli. Bunu da ancak doğru kurumsal kurallara bağlı kalarak iyi yönetilen şirketler sağlayabiliyor. Yönetişim kuralları, yüksek enflasyonun yaşandığı dönemlerde işletmeleri avantajlı hale getiriyor
Ancak Türkiye gibi iş dünyasının hesap vermek zorunda olduğu ülkelerde yalnızca enflasyonist baskılar nedeniyle değil, aynı zamanda genel olarak yönetişim eksikliği nedeniyle jeopolitik risklerin yanı sıra makroekonomik kırılganlıklara neden olabilecek bir durum söz konusu değil. İyi yönetişim uygulamaya başlamanın tam zamanı. Çünkğ bugün yaşadıklarımızın temelinde yüksek likiditeye yol açan şey var. Bazı ülkeler bu likiditeyi diğerlerinden daha iyi yönetti. Enflasyonu düşürmek için mücadelede daha adil bir önceliklendirme yapılması gerekiyor.” diyerek sözlerini tamamladı.