Devletin en büyük gelir kaynağının vergi olduğunu vurgulayan Zafer Partisi Ekonomi ve Kalkınma Komisyonu Başkanı Bartu Soral, vatandaşı ekonomik daralmadan kurtarmanın ilk şartının vergide adalet sağlamak olduğuna dikkat çekti.
Soral, sağlanacak bir vergi adaletiyle; emekliye de asgari ücretli işçiye de minimum 27.000 lira net maaş verilebileceğini söyledi.
AKP iktidarıyla birlikte vergide adalet kriterinin büyük bir erozyona uğradığını belirten Bartu Soral şöyle konuştu:
ADALETSİZLİK AKP İKTİDARIYLA BAŞLADI
“1980'de dolaylı vergiler yani KDV ve ÖTV toplam vergi gelirlerinin % 30'uydu. Sadece doğrudan vergi, yani kurumlar ve gelir vergisi dediğimiz vergiler ise %70'i.
AKP 2002'de iktidara geldikten sonra Türkiye'de büyük bir adaletsizlikle karşı karşıya kaldık.
2023'ün sonunda KDV ve ÖTV toplam vergi
gelirleri içinde % 68 paya sahipken, servetten alınan gelirden alınan kurumlardan alınan vergiler toplam içinde % 32'ye düştü.”
VERGİ KAÇIRAN 13 KEZ AFFEDİLDİ
Türkiye'nin karşı karşıya kaldığı esas sorunun bu olduğuna dikkat çeken Bartu Soral açıklamalarını şöyle sürdürdü:
“Emeklinin bugün karşı karşıya kaldığı durum, yani 14 milyon emekli vatandaşın aldığı ortalama 12.500 liranın sebebi bu vergi sistemi.
Memurların düşük maaşının sebebi bu vergi sistemi.
İnsanların tüketime bu kadar vergi ödemek zorunda kalıyor olması sebebi bu sistem.
Türkiye'de 2002'den bugüne kadar Tam 13 kere vergi affı çıktı. Vergi kaçıranları affettik. Herkes nasıl olsa vergi affı çıkacak diye beklenti içinde. Türkiye'de mutlaka bundan sonra bir daha vergi affı çıkmayacağına dair çok net kamuoyuna mesaj verilmesi lazım. Aksi takdirde vergi kaçıranı durduramazsınız.”
Türkiye'de inanılmaz bir vergi muafiyeti ve istisnası uygulaması olduğuna işaret eden Bartu Soral devamla şunları söyledi:
TASARRUF PAKETİ DEVEDE KULAK KALDI
“2023'te kurumlar ve gelir vergisi istisna ve muafiyetleri sebebiyle kaybedilen vergi miktarı 1 trilyon 100 milyar Türk Lirası…
Yani Mehmet Şimşek'in çıkarttığı tasarruf paketinden elde etmeyi düşündüğü 100 milyar Türk Lirası nerede, sırf bu gelir ve kurumlar vergisi istisna ve muafiyetlerinden kaybedilen 1 trilyon 100 milyar Türk Lirası nerede?..
2023'te bu, 2024'te beklenen ise 1 trilyon 660 milyar TL.
Vergilendirilmenin adil olması için biz gelir ve kurumlar, kazanandan, servet sahibinden, şirketten, rantiye ve vergi kaçakçısına kadar vergiyi topladığımız anda, bunlardan vergi geldiği anda müthiş bir vergi adaleti sağlanır. Bu Türkiye'de bugünkü gelir adaletsizliğini düzeltir. Çünkü vergiyi servet sahibinden aldığınızda rahatlıkla emekliye de asgari ücretli işçiye de minimum 27.000 lira net maaş verebiliyorsunuz. Bu çalışan insanların hakkı.
VERGİ KAÇAKÇILIĞI TANIMI NETLEŞMELİ
Çalan, soyan vergi vermeyen İstanbul'un Boğaz'ın en güzel yerlerinde oturup 3 kuruş vergi vermeyen patronlar, ağababaları büyük şirketler hepsi vergisini vermek zorunda. Vergi kaçırmanın tanımı şu anda muğlak. Yani kim kaçırıyor kim kaçırmıyor neye göre belli oluyor artı cezalar çok düşük…
Vergi kaçakçılığı tanımı netleştirilmeli ve yaptırımları çok ağır olmalı. Yani gelişmiş ülkelerdeki sistem; Herkesin kayıt içinde olduğu kazancının gelirinin giderinin belli olduğu, kazancın desteklendiği ve insanların kazandığı kazancının kayıtlı olduğu, kazancı oranında vergilendirilen oranlı vergi sistemiyle servet sahibinin kurumların gelir kazananların adil biçimde vergilendirilmeli.
Bugünkü yaklaşık Türkiye'nin 75 milyonunun yaşadığı Bu ekonomik darlığı sıkıntıyı bitiren bir sisteme geçmemiz şart”