Türkiye Emekli Subaylar Derneği Genel Başkanı Namık Çalışkan, 104 emekli amiralin Montro Boğazlar sözleşmesinin tartışılmasıyla ilgili yayımladığı bildirinin anayasal bir hakka dayanılarak yayımlandığını açıkladı.
TESUD adına Namık Çalışkan tarafından yapılan yazı açıklamada “Anayasa’nın 26 Maddesi’nde yazan ‘Herkes, düşünce ve kanaatlerini söz, yazı, resim veya başka yollarla tek başına veya toplu olarak açıklama ve yayma hakkına sahiptir” maddesini işaret eden Başkan Çalışkan “Son dönemde yapılan düzenlemeler ve yaşanan tartışmaların ; milletimizin büyük bir sadakatle bağlı olduğuna inandığımız “birlik ve beraberliği” ile “ vatanımızın bütünlüğüne “zarar verebilecek nitelikte olduğunu görmekten de büyük kaygı duymaktayız” dedi.
TESUD’un yaptığı açıklama şöyle:
Türkiye Emekli Subaylar Derneği (TESUD)’nin 37’nci kuruluş yıl dönümünü büyük bir heyecan ve gururla kutluyoruz.
Mazisi şan ve şerefle dolu Türk Silahlı Kuvvetleri’nde hizmet etmiş olmaktan, emekli olduktan sonra da Ordumuza olan aidiyet duygumuzun devamında önemli bir rol üstlenmiş olan TESUD’un çatısı altında bulunmaktan onur ve kıvanç duyuyoruz.
Emekli Subaylar olarak Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş felsefe ve değerleri ile ilke ve devrimlerine olan sarsılmaz sadakatimizi ve Cumhuriyetimizi sonsuza kadar “vatanın bütünlüğü ve milletin birlik ve beraberliği” içinde yaşatma azim ve kararlılığımızı bir kez daha vurguluyoruz.
Türkiye Cumhuriyeti’nin uluslararası toplumun onurlu ve saygın bir üyesi olarak varlığını sürdürmesi ve büyük Türk Milletinin sonsuza kadar huzur, refah ve güvenlik içinde yaşaması omuzlarımıza yüklenen ve daima yüreğimizde taşıdığımız en büyük vazife ve sorumluluğumuzdur.
Türk Silahlı Kuvvetlerinin ve Jandarma Genel Komutanlığının kahraman mensuplarının yurt içinde ve yurt dışında gösterdiği başarılar bizleri de gururlandırmakta ve onlarla övünç duymaktayız. Ancak, Türkiye Cumhuriyetinin temel kuruluş felsefesi ile Atatürk’ten miras aldığımız ilke, devrim ve değerlerini yıpratmaya yönelik olarak tanık olduğumuz son dönemde yapılan düzenlemeler ve yaşanan tartışmaların; milletimizin büyük bir sadakatle bağlı olduğuna inandığımız “birlik ve beraberliği” ile “ vatanımızın bütünlüğüne “zarar verebilecek nitelikte olduğunu görmekten de büyük kaygı duymaktayız.
Bu kapsamda;
- Öğrenci Andının okullarda okunmasının durdurulması,
- Montrö Boğazlar Sözleşmesinin tartışılmasına yol açabilecek beyanlar,
- Devlet, Cumhuriyet ve Liyakat Nişanları’ndaki Türkiye Cumhuriyeti (TC) ifadesi ve Atatürk kabartmasının çıkarılması,
- Çeşitli tarikat ve cemaat faaliyetlerine fütursuzca katılma cüreti gösteren Silahlı Kuvvetler personelinin görüntüleri,
- Harp Okulları ve Astsubay Meslek Yüksek Okullarına giriş şartlarının değiştirilmesi,
-“Atatürk ilke ve devrimleri ”ifadesinin dış kaynaktan temin edilen subay ve astsubay adaylarına nosyon kazandırma kapsamında ki eğitim yönergesinden çıkarılması
Gibi gelişmeler; Cumhuriyetimizi “çağdaş uygarlık seviyesinin üzerine çıkarmak” hedefinden şaşmadan bizden sonraki kuşaklara teslim etme temel vazife ve sorumluluğunu layıkıyla yerine getirme konusunda biz emekli subayların endişelerini artırmaktadır.
Camiye, kışlaya ve okula siyasetin girmemesi temel ilkesine uygun olarak eğitilmiş ve inanmış subaylar olarak, tarihte 2’nci Balkan Harbinde yaşadığımız hezimet ve 15 temmuz 2016 tarihinde yaşadığımız Türkiye Cumhuriyet’inin varlığına kast eden milletin meclisine ve halkına bomba atan, Cumhurbaşkanını kaçırmaya kalkışan v.b gibi örneklerini gördüğümüz “siyasete karışmış orduların” vatanın bütünlüğü ve milletin birlik ve beraberliğine verdiği zarar ile milletimize çektirdiği acı ve yıkımları tarihten alınması gereken en büyük ders olarak görmekteyiz.
Yukarıda belirtilen gelişmeleri milletin birlik ve beraberliğimize, yönelik olumsuzluklar içerdiği kanatindeyiz.
Tasada ve kıvançta ortak bir milletin mensupları olarak Anayasanın 26.maddesinde belirtilen esaslar dahilinde, paylaşma gereği duyduğumuzu kamuoyuna saygıyla duyururuz.
