Birgün’den Umut Can Fırtına’nın haberine göre yaklaşan seçim nedeniyle iktidarın vaadi olan öğrenci affından birçok öğrenci yararlanamadı. 2022 ve 2023 yılında azami süresi dolacak olan birçok lisans, yüksek lisans ve doktora öğrencisi, bu affın kapsamına giremedi. Türkiye’de birçok farklı üniversitede okuyan binlerce öğrenci, 5 Temmuz 2022 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanmasıyla yürürlüğe giren geçici 7417 Sayılı Kanun’un 83’üncü Maddesi kapsamında 5 Temmuz’dan önce okullarıyla ilişiklerinin kesilmemesi sebebiyle birçok öğrenci af kapsamı dışında kaldı.
O KADAR DA KAPSAYICI DEĞİLMİŞ
Seçimlerin yaklaşmasıyla, hükümetin “son yılların en kapsayıcı öğrenci affı” diye nitelendirdiği, 2 Temmuz’da tatile girmeden hemen bir gün önce Meclis’ten geçirilen öğrenci affının aslında hiç de kapsayıcı olmadığı ortaya çıkıyor. 2014 yılında getirilen bir kanunla, 4 yıllık bölümlerde 7 senesi, diş hekimliği, eczacılık ve veterinerlik gibi 5 yıllık bölümlerde 8 senesi ve tıp gibi 6 yıllık bölümlerde 9 senesi dolanların okullarıyla ilişiği kesiliyor. Ancak maddi sebepler, sağlık sorunları, okurken çalışmak zorunda olmak gibi birçok farklı sebeple azami süreyi aşan ve ancak 5 Temmuz’dan önce okullarıyla ilişiği kesilmeyen veya bu süre öncesinde öğrencilik haklarını kaybetmesine rağmen idare tarafından kaydı silinmeyen öğrenciler aftan yaralanamıyor.
YÖK SESSİZ
Yaşanan mağduriyetin boyutu büyük. Af mağduru öğrenciler, yaşadıkları ortak sorun sebebiyle sosyal medyadan seslerini duyurmak için bir araya geldi. Gazetemize ulaşan farklı birçok okuldan yüzlerce öğrenci seslerini yetkililere duyurmak istediklerini ancak mağduriyetleri hakkında henüz herhangi bir adım atılmadığını aktardı.
Birçok öğrenci okullarının öğrenci işlerine bile ulaşmadıklarını, ulaşanların ise öğrenci işlerinin bu konuda yüzlerce şikâyet aldığını öğrendiklerini, ancak yine de net bir cevap alamadıklarını belirtiyor. Öğrencilerin isteği ise 2457 Sayılı Yasa’nın Yükseköğretim Kurumu’nun (YÖK) görevlerine ilişkin madde kapsamında yaşanan mağduriyete el atması, azami sürenin genişletilerek mağduriyetlerinin giderilmesi.
Konuya ilişkin YÖK’ten ise yapılan herhangi bir açıklama yok. Öğrencilerin birçoğu ise yaşanan belirsizlik sebebiyle yıllarca verilen emeklerinin hiç olacağı, öğrenim haklarını kaybedecek olmaları sebebiyle endişeli.