Yargıtay 2. Hukuk Dairesi, eşine "duygusal şiddet" uygulayan erkeğin boşanma davasında "tam kusurlu" sayılmasına ve nafaka ile tazminat ödemesine yönelik yerel mahkeme kararını onadı. Karar, aile içi duygusal şiddete karşı önemli bir emsal teşkil ediyor ve nafaka ile tazminatın yeniden belirlenmesiyle sona eren uzun bir hukuki sürecin ardından verildi.
Mehmet Ağar hakkında Yargıtay’dan flaş karar
Yargıtay 3. Ceza Dairesi Başkanlığına Mustafa Kurtaran seçildi
AİLESİNİN BASKISINA SESSİZ KALDI
İzmir’de yaşayan bir kadın, evlilik birlikteliğinin temelden sarsıldığı gerekçesiyle mahkemeye başvurdu ve boşanma davası açtı. Davacı kadın, kendi lehine ve çocuk yararına nafaka talebinde bulunurken, ayrıca 100'er bin lira maddi ve manevi tazminat istedi. Boşanma talebinin gerekçesi olarak, erkeğin ailesinin baskısına karşı sessiz kalmasını ve hakaretlere seyirci olmasını gösterdi.
Eşi tarafından açılan davaya karşılık olarak davalı erkek de kendi lehine 80 bin lira maddi ve 50 bin lira manevi tazminat talep etti. Ancak yerel mahkeme, davalı erkeğin aile baskısına ve hakaretlere karşı sessiz kalmasının duygusal şiddet teşkil ettiğine ve boşanma nedeni sayılabileceğine hükmetti.
YEREL MAHKEMENİN KARARI: EŞE UYGULANAN "DUYGUSAL ŞİDDET"
Yerel mahkeme, erkeğin eşine yönelik davranışlarını "duygusal şiddet" olarak nitelendirdi. Kararda, erkeğin eşini ailesiyle görüştürmemesi, görüştüğünde huzursuzluk çıkarması ve “Çocuğu bırak git” gibi sözlerle evliliği tehdit etmesinin duygusal şiddet olarak değerlendirildiği belirtildi. Mahkeme, davalı erkeği tam kusurlu buldu ve tarafların boşanmasına hükmetti. Aynı zamanda kadın ve çocuk lehine nafaka ile kadın için maddi ve manevi tazminat ödenmesine karar verdi.
İSTİNAF SÜRECİ: NAFAKA VE TAZMİNAT ARTIRILDI
Yerel mahkemenin belirlediği nafaka ve tazminat miktarının yetersiz olduğu gerekçesiyle kadın ve çocuk lehine yapılan istinaf başvurusu sonucu, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi bu miktarları artırdı. Kadına yönelik maddi ve manevi tazminat ile çocuk için belirlenen nafakayı yükselten istinaf mahkemesi, kadının ve çocuğun yaşam standartlarının korunması gerektiğine dikkat çekti.
YARGITAY 2. HUKUK DAİRESİ'NİN BOZMA KARARI
Bölge Adliye Mahkemesi'nin kararına karşı davalı erkeğin temyiz başvurusu üzerine dosya Yargıtay 2. Hukuk Dairesi'ne taşındı. Yargıtay, kadın lehine hükmedilen nafaka ve tazminat miktarlarının artırılması gerektiğini belirtti ve dosyayı tekrar Bölge Adliye Mahkemesi’ne gönderdi. Bunun üzerine mahkeme, nafaka miktarını kadın ve çocuk için 1000'er TL’ye çıkardı ve kadına 30'ar bin TL maddi ve manevi tazminat ödenmesine hükmetti.
YARGITAY YEREL MAHKEME KARARINI ONADI
Davalı taraf, bu karar üzerine yeniden temyize başvurdu ve dosya tekrar Yargıtay 2. Hukuk Dairesi’ne geldi. Ancak bu kez Yargıtay, yerel mahkeme ve istinaf mahkemesi kararını onayladı. Kararda, “Temyizen incelenen Bölge Adliye Mahkemesi kararında ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olduğu anlaşılmıştır” ifadelerine yer verildi.