Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Sabahattin ÖNKİBAR
Sabahattin ÖNKİBAR

Duydunuz mu, Tayyip Erdoğan’ın akıl hocası Çiller miş!

Hayır bu bir iddia değil
hakikat!
Kaynak da kadının kocası! Evet, Özer Uçuran Çiller’e göre Tayyip Bey, Tansu Hanımla sık sık konuşuyormuş!
Dahası hanımefendi Erdoğan’a danışmanlık, yani akıl hocalığı yapıyormuş!
Hangi konuda mı?
Eee Tansu Çiller iktisat profesörü ya, ekonomide tabii.
Özer Bey bu durumu önceki akşam Habertürk’deki Balçiçek Pamir’in canlı yayınlanan programında açıkladı.
Bravo Tansu Hanıma!
Mesut Yılmaz’la el ele verip merkez sağı yani DYP ile ANAP’ı gömdükleri yetmiyormuş gibi şimdi bir de AKP’ye omuz veriyor!
Birden Tansu Çiller’le ilk röportajımı yaptığım 1989 yılını hatırladım.
Boğaziçi Üniversitesi’ndeki odasında Refah Partisi ve o ideoloji ile alakalı olarak ne dehşet sözler söylemişti o gün!
Anılar ardı ardına geliyor gözümün önüne!
Tansu Hanımı yine o günlerde Bedrettin Dalan’ın başkanlık yaptığı dönemde İstanbul Büyükşehir Belediyesinde görmüştüm. O gün Dalan’ın ettiği şu sözler hâlâ kulaklarımda:
-Bu kadın anlatılmaz bir hırs sahibi... Merkez sağda politika yapacağım diyor ama kelime-i şahadeti bile bilmiyor, ben öğrettim ona. Vallahi Amentüyü de ben öğrettim.
İşte o Tansu Çiller çok geçmedi DYP’den siyasete girdi ve DUDİDEM pardon UDİDEM diye bir proje ile milletin karşısına çıktı. Herkese iki anahtar, yani bir ev ile bir araba vaat ediyordu.
Önce Ekonomi Bakanı akabinde malum, Başbakan oldu!
Sonrası ortada, Başbakanlığının birinci yılında yani 94 Nisan’ın da Türkiye duvara tosladı ve 11 bin lira olan dolar bir gecede 42 bin liraya çıktı.
1996’da ise PKK’dan daha tehlikeli ilan ettiği RP ile Yüce Divan’a gönderilme korkusu ile koalisyon kurdu... Sonrası malum, koca DYP’yi ikinci seçimde barajın altına indirdi.
Düşünün şimdi bu hanımefendi Tayyip Erdoğan’a akıl hocalığı yapıyor öyle mi?
Tevekkeli değilmiş, ekonomideki rezalet yani katlanan işsizlik, daralan üretim bunun içinmiş meğer!
Eh danışmanı Çiller’in olduğu bir ekonominin bugünkünden iyi olma ihtimali zaten düşünülemezdi!
Tam bu noktada bir parantez açıp Tayyip Erdoğan’la Tansu Çiller’in bir konuda birbirinin kopyası olduğunu söylemek durumundayım.
Ne midir o?
Her ikisinin de siyasi çıkarı adına yapamayacağı şey yoktur!
Evet Tayyip Erdoğan kendi ifadesi ile siyasi faydası adına papaz elbisesi giyebileceği gibi Tansu Hanım da siyasi menfaatı adına bir gün kara çarşaf giyer, ertesi gün de çarşaflıları PKK’dan daha tehlikeli ilan eder...

ÖNCELİK...
Kanada devletinden Tayyip Erdoğan’a ders!
Okuyucum Önder Manoğlu’ndan aldığım e-mail’i sunuyorum: “Sabahattin Bey, oğlum bir arkadaşı vasıtası ile Kanada’ya bilgisayar kursuna gitti ve bilahare orada iş buldu. Çalıştığı şirket 6 ay sonra oğlumun çalışma performansını beğenip Kanada hükümetinden çalışma izni müracaatında bulundu. Kanada hükümeti bu talebe şu cevabı verdi: Söz konusu iş dalında halen iş arayan 2316 Kanada vatandaşı sırada bekliyor. Eleman alacaksanız Kanadalı vatandaşa öncelik tanımanız şarttır. Dolayısı ile başvurunuza olumlu cevap veremiyoruz. Üzgünüz...” Evet göçmen ülkesi olan ve işsizlik oranlarının alt düzeyde seyrettiği Kanada’da devlet ya da hükümet bunu yaparken bizim hükümetimiz ve Başbakanımız 100 bin Ermeni’nin kaçak olarak çalışmasına yani kanunsuzluk yapmasına göz yumuyor...
Bizim üniversite mezunu gençlerimiz işsizken
100 bin Ermeni’ye iş... Dahası, yüzlerce milyon dolar kayıt dışılığın faturası!

TIK YOK...
Depreme sel misali
önlem almıyorlar!

İstanbul’da deprem oldu olacak, AKP hükümetinden tık yok... Evet 8 yıldır iktidarda olan AKP, kamuoyunun feveranına rağmen kılını bile kıpırdatmıyor yani gereğini yapmıyor. Bırakın halkın oturduğu konutları, okullara ve hastanelere bile güçlendirmeler yapılmıyor. Allah korusun yarın deprem olsa AKP’nin diyeceği şey, ’bu binalar AKP’den önce yapıldı, sorumluluk da yapanların’demek olacak. Hatırlayın sel olayında da aynı hikayeleri dillendirmişlerdi.. Bakın sel olayı da unutuldu. Hatırlayın sel sürecinde Başbakan güya dere ağızlarındaki binaların yıkılacağını söylemişti, aradan aylar geçti yıkılan kaç bina oldu? Dedik ya bunlar iş yapmaz, önlem almaz, sadece kandırır yani vaaz eder!

AÇIK VAR...
Hastaneleri de satıyorlar!

Lafa geldi mi 80 senede yapılanı 8 senede yaptık diyorlar da gerçek bunun tam tersi yani yapılan 80 senede yapılanın satılması ve o kaynakların harcanmasından ibaret. Ülkenin enerjiden petrokimyaya, limanlarından çimentosuna kadar abartısız yüzlerce işletmesini elden çıkaran AKP, şimdi de gözünü hastanelere dikti. Evet yanlış okumadınız AKP, devlete ait hastaneleri özelleştirecek!.. İyi de bu hastaneler özelleşirse, bu ülkenin fakiri nerede tedavi olacak? Bakın, özel hastane fakire serbest dediniz, ama bu yutturma iki sene geçmeden gündemden düştü, zira o hastanelerin tamamına yakını katılım payı dayatması ile fukaraya kapısını kapatmış durumda. Mevcut devlet hastaneleri kapanırsa yarın onlar da öyle olacak. Hal bu iken AKP umursamıyor ve bütçe açığını kapatmak için hastaneleri bile gözden çıkarıyor.

Yazarın Diğer Yazıları