Galatasaray Başkanı Dursun Özbek'in geçtiğimiz günlerde "Rakiplerimize çağrı yapıyorum, saha içinde kalalım. Sürekli kaşıyarak bizi çekme çabanız kötü. Bunun sonuçları kötü olur. Google'a girdiğinizde ananas deyin, tesbih deyin, şike deyin, halı sahada dostluk maçları deyin. Sanki bunları ben yapmamışım gibi Hacıvat & Karagöz gibi oyun oynuyorlar. Bir abi tavsiyesi, içinde bulunduğunuz ateş üfleyerek sönmez" demişti.
Bunun üzerine Fenerbahçe Kulübü Özbek hakkında suç duyurusunda bulunacağını belirtirken, Fenerbahçe eski başkanı Aziz Yıldırım da şu açıklamayı yapmıştı:
"Galatasaray Başkanı Dursun Özbek'in bugün yapmış olduğu açıklamaları dikkatle izledim. Kendisine, Google'da "Fetöcü kulüp" şeklinde arama yapıldığında karşısına hangi kulübün çıktığını sormakla birlikte, "sarı-lacivert duvar", "ne şikesi memleket elde gidiyor", "50.000 kişi ile sivil darbe yapacaklardı" kelimelerini de aramasını ve karşısına çıkan sonuçları incelemesini tavsiye ederim. Yine bu Başkana, Şike Kumpası İddianamelerini, FETÖ Çatı Davası, Selam Tevhit, Ergenekon Kumpas İddianamelerini, Yargıtay Başsavcılığı Mütalaalarını ve yine Cumhurbaşkanlığı İnternet Sitesinde yayınlanan 15 Temmuz kitapçığını okumasını ve okuduğundan anladıklarını da kamuoyu ile paylaşmasını tavsiye ediyorum.
3 Temmuz ruhu ölmemiştir. Dipdiri bir şekilde ayaktadır. Bu ruh Ünal Aysal tarafından dile getirilen "bu ateş üflenerek sönmez" sözünü nasıl paramparça etmiş ise bugün de Dursun Özbek'in benzer sözlerini paramparça eder, edecektir. Fenerbahçe camiası, Dursun Özbek ve benzerleri korkup, sinerken, onların suyuna giderken FETÖ'ye savaş açmış ve kazanmış bir camiadır. O gün FETÖ'nün değirmenine su taşıyanlar malumdur. Bunlar arasında Galatasaray'ın eski başkanları ve mensupları da vardır. FETÖ'ye karşı verilen mücadelede ortada olmayan bu kişiler benim nazarımda FETÖ yandaşıdır. Onlarla mücadelem bitmemiştir. Tarih onların da eninde sonunda yargı önüne çıktığına ve hesap verdiğine şahitlik edecektir.
Dursun Özbek'in entellektüel beslenme kaynağı olan Google, FETÖ'nün sözde lideri ve Galatasaray Kulübü ve mensuplarının ortak anıları ile doludur. UEFA Şampiyonluğunun posterini bile bir bütün olarak yayınlayamayan bir kulüp başkanının Fenerbahçe Spor Kulübü'ne yapmış olduğu FETÖ yakıştırması tam anlamıyla bir aptallıktır. Fenerbahçe'ye FETÖ tarafından kurulduğu yargı kararları ile sabit olan Şike Kumpasını bir gerçekmiş gibi servis etmesi ise tam bir FETÖ yandaşlığıdır."
ÖZBEK'İN ATEŞİ ÜFLEMEKLE DÜŞMEZ
Dursun Özbek'le ilgili bu kez de usta gazeteci Ercan Güven'den çok çarpıcı ifadeler geldi. "Özbek'in ateşi üflemekle düşmez" başlıklı yazısında Güven, "Ağzınızdan çıkanı kulağınız duyacak önce. Galatasaray başkanı sayın Dursun Özbek gibi “eski defterleri” kapatmanız gereken yerden açarsanız… Memleketin kılcal damarlarına sızıp beynini ele geçirmeye ramak kalan “organize felaketin” işinize gelen yerini alır, işinize geleni yok sayarsanız… Gerçeğin ortaya çıkması, mahkemelerin kadim kulübü aklamasını atlar, Fenerbahçe’ye “kumpas artığı” suçlamalarla saldırırsanız…
“Alır cevabını oturursunuz”! Hem de birinci elden!.. Kumpasın muhatabı ve mağduru eski Fenerbahçe başkanı Aziz Yıldırım’dan.Sayın Özbek’in yaptığı bir hata değildir. Resmen Kupa uğruna Roma’yı yakmaktır. Deli Neron’un bile daha makul mantıklı gerekçeleri vardı" ifadelerini kullandı.
Güven'in yazısının devamından öne çıkan bölümler şöyle:
- Ayrıca… Söz konusu örgütün henüz maskesi düşmediği dönemde futboldaki vitrini haline getirdiği, yıldızlarını kendine çalışan kanaat önderlerine çevirdiği -ki, bazı militan futbolcularını 15 Temmuz darbe girişiminden sonra bile kulüpten atmakta zorlanmıştı Galatasaray- kendi kulübünüzü de ateşe atarsınız.
- Geçtik “yedi düvele karşı savaşmayı” Fenerbahçe’yi Kurtuluş Savaşı’nda neredeyse düşman safına yerleştirme fantezilerini falan. Dev bir kulübün başkanı değil kimyasal ile dumanlanmış bir ergen zihni bile bu halüsinasyonlara cüret edemez.
- Başkanlar, evlat sevgisine benzer “gözü karalıkla” bağlı oldukları kulüplerinin bekası için kendi hayat görüşlerinden bağımsız “gelene ağam, gidene paşam” durumunda olurlar biraz… Kimse de çok yadırgamaz. Ancak sayın Özbek, laf altında kalmamak, polemik güreşini kazanmak, çıkamadığı kamuya açık tartışmaların ezikliğinden kurtulmak için Galatasaray’ı ve kendini “gidene ağam” demekte ısrarcı kılan tarihi bir hataya sürükledi. Şahsı gelip geçici, Galatasaray’ı sürüklemesi feci. Yeter ki, Fenerbahçe’ye eskimiş iftiraları yeniden yapıştırıp reyting alsın. Yeter ki, biraz asabını bozsun rakibinin…Asabı bozulan camiasına biraz pansuman yapsın.
- Baksanıza Aziz Yıldırım bile tespit ve tepkilerinin “başkan olmak istiyor” sulandırmasıyla bağlamından koparılacağını, laf kalabalığına getirileceğini ve buna en başta Fenerbahçeli “kullanışlı aptalların” alet olacağını bilerek, yani her şeyi göze alarak altı yıllık süreçte ikinci kez konuştu.
Dayanamadı…
- Aziz Bey, Galatasaray Başkanını havale geçirip saçmalıyor sanmış, o yüzden bir kova buzlu suyu başından boca etmiş de olabilir hani. Örgüte karşı ilk organize bayrak açan camianın lideri olarak bunda yerden göğe kadar haklıdır.