NTV’de yer alan habere göre, dünyadaki tarım arazilerinin yüzde 83’ünden fazlası düşük verime sahip et ve süt ürünleri temelli üretime ayrılmış durumda.
Araştırmacılar bu nedenle, atmosferdeki karbondioksit miktarını düşürmenin, kanıtlanmamış teknolojik gelişimleri beklemeye kıyasla bitkisel bazlı beslenmenin iklim değişikliği ile mücadelede daha etkili bir yol olduğunu ifade ediyor.
New York Üniversitesi’nde görevli çevre bilimci Profesör Hayek, ormanların yeniden büyümesi için en büyük potansiyelin yüksek ve üst-orta gelirli ülkelerde olduğunu belirtirken, hayvansal gıda üretimi için arazi kullanım oranı ve ormanlara etkisi incelendi.
DENGELEMEYE YARDIMCI
Ekibin çalışmaları sonucunda bitkisel bazlı beslenmenin doğal ekosistemlerin yenilenmesine olanak tanıdığı ifade edildi. Bu beslenme tarzının, küresel karbondioksit emisyonlarını dengelemeye yardımcı olduğu bilgisi verildi.
Yapılan araştırmaya yönelik bilgi veren Prof. Hayek, ‘’Tohumların doğal olarak dağıtabildiği ve biyolojik çeşitliliğe sahip ormanların karbondioksit oranını azalttığına” yönelik açıklamada yaptı. Hayek, ‘’Elde ettiğimiz sonuçlar doğrultusunda yenilenebilecek Rusya büyüklüğünde bir alan olan 7 milyon kilometre kareyi ortaya çıkardık’’ dedi.
GEZEGENİN KARBON EMİSYONUNU İKİYE KATLAYACAK
Öte yandan araştımacılar, et tüketiminin süregelen şekilde devam etmesi halinde gezegenin karbondioksit salınımının bu yüzyılda ikiye katlanacağını bildirdi.
Bu rakam endüstri öncesi seviyelerin üzerindeki 1,5 santigrat derecelik eşik sıcaklık artışına ulaşmadan önce salınan fosil yakıt emisyonları miktarının iki katına ulaşması anlamına geliyor.
