Motorboat Dergisi’nden Zeynep Yayınoğlu dünyanın en güzel 8 adasını derledi. İşte insanların izole olmak için tercih ettikleri ve cennetin dünyadaki yansıması olarak gördükleri o 8 ada.
Motorboat Dergisi’nden Zeynep Yayınoğlu dünyanın en güzel 8 adasını derledi. İşte insanların izole olmak için tercih ettikleri ve cennetin dünyadaki yansıması olarak gördükleri o 8 ada.
1- Sao Miguel- Portekiz
Atlantik Okyanusu'nun ortasında özerk bir takımada olan Azor Adaları'nın en büyük ve en kalabalığı; São Miguel. Yeşil Ada olarak anılması bir tesadüf değil. Bozulmamış doğası, bereketli toprakları, görkemli dağlarıyla adını sonuna kadar hak ediyor. Adaya ayak bastığınız anda neredeyse ilkel, tarih öncesi berekete sahip bir ortamla karşılaşıyorsunuz. Volkanik gölleri, yemyeşil ormanları, siyah kumlu plajlarıyla nefes kesici bir atmosferi var.
Burası, doğal güzelliği haricinde yürüyüş parkurları ve balina izlemeye kadar sayısız aktiviteleriyle gezginler için olağanüstü bir adres. Boşuna "Hawai'nin Hawai'si" denmiyor. İnsanın beş duyusuna da hitap eden mutfağı ise başlı başına bir konu. Portekiz'in ünlü balığı Bacalhu'yu her yerde bulabiliyor, tadabiliyor ya da kendi zevkinize göre pişirtebiliyorsunuz.
Görülecek yerler: Başkenti Ponta Delgada, Cete Sidades gölleri, volkanik krater içinde yer alan Terra Nostra bahçesi, Furnas bölgesinde karşınıza çıkacak meşhur Cozido das Furnas adı verilen güveçleri, 19'uncu yüzyıldan kalma Capela de Nossa Senhora das Vitorias Kilisesi, termal havuzları, Caldeira Velha şelalesi, Farol do Arnel adlı deniz feneri ve kuşkusuz Vila Franca do Campo adacığı.
2- Ischia-İtalya
Aragonese Kalesi'yle ünlü Ischia, Napoli körfezinin kuzey ucunda ve şehre sadece 30 km uzaklıkta bir ada olarak biliniyor. Sadece 10 km uzunluğunda ve tamamen dağlık bir ada olmasına rağmen kalabalık bir nüfusa sahip. Kilometre başına 1300'den fazla insan düşen ada, volkanik doğasıyla Avrupa'nın en büyük kaplıcalarından biri sayılıyor.
Geçimini turizmden sağladığı için de adada restoran, bar, pastane bolluğu var. Volkanik bir ada olması nedeniyle deniz suyu sıcaklığı her daim mevsim normallerinin üzerinde. Dolayısıyla kışın da rahatlıkla denize girilebiliyor. Ancak yazın hem daha kalabalık hem de daha pahalı olduğundan bahar ayları ideal zaman olarak görülüyor.
Görülecek yerler: Aragonese Kalesi, İtalya'nın en ünlü botanik parkı La Mortella, San Montano ve Chiaia Plajı, balıkçılıkla ilgilenenler için Museo del Mare, termal tesisler, küçük balıkçı teknelerinden megayatlara kadar birçok tekneyi görebileceğiniz marinasıyla ünlü Lacco Ameno.
3- Milos Adası- Yunanistan
Milos Adası, Yunan adaları içerisinde belki de en hafife alınmış olanı. Değirmenlik Adası diye de bilinen Milos, Santorini'nin hemen batısında bir başka volkanik ada olmasına rağmen çok daha sakin bir turistik hayata sahip. İrili ufaklı 220 adadan oluşan Kiklad ada takımının güneybatısındaki adada iki tane aktif yanardağ bulunuyor. Volkanik kayaların oluşturduğu ay görüntüsü, adeta bir renk cümbüşü sergileyen doğası, turkuaz suyu ve 160km2'lik yüzölçümünde 70'ten fazla plajıyla adeta bir cennet.
Sarakiniko haricinde Firiplaka, Tsigrado, Plathinea, Nerodafni de en sevilen plajları arasında. Milos, aynı zamanda madenciliğiyle de bilinen bir ada. Bentonit, kaolin, perlit gibi madenleri ve adanın zenginlikleri için Adamas'taki Milos Madencilik Müzesi'ni ziyaret etmeyi unutmayın. Milos'un tarihi açıdan en zengin yerlerinden biri olan Plaka ise, dağlık bir bölgede olduğundan araçla ya da bisikletle ulaşabileceğiniz bir yer.
Görülecek yerler: Sarakiniko'nun aya benzer plajı, Milos Madencilik Müzesi, Tripiti Köyü ve üçüncü yüzyıldan kalma antik tiyatro, balıkçı köyü Klima, Papafragas Mağarası, Arkeoloji Müzesi.
4- Capri Adası-İtalya
Görkemli villaları, plajları, gösterişli mekânları ve her sokak arasından çıkabilecek jet sosyete isimleri boş yere değil. Capri'nin kaderi bundan 2 bin yıl önce İmparator Tiberius'un adaya gelip de keyif sarayını inşa etmesiyle yazıldı. Akdeniz'in lüks başkenti Capri, ulaşımından çok konaklama, yeme içme ve alışveriş imkânlarını düşününce döviz kurunu unutarak gitmeniz gereken bir yer. Adanın kuşkusuz çok para harcamadan görebileceğiniz en büyük zenginliği Blue Grotto adındaki Mavi Mağara. 60 metre uzunluğunda ve 25 metre genişliğindeki bu doğal deniz mağarasının ağzı oldukça alçak olduğundan en fazla dört yolcu taşıyan küçük kayıklarla ziyaret edilebiliyor. Mağaranın duvarlarına tutturulan metal zincirlerle güvenlik sağlanıyor.
Adanın bir başka gözde mekânı da Villa San Michele. İsveçli yazar Axel Munthe tarafından 19'uncu yüzyılın sonlarında inşa edilen villa, Capri Limanı, Vezüv Dağı ve arkasında göçmen kuşların uğrak yeri olan Barbarossa Dağı manzarasıyla eşsiz bir bahçeye sahip. Deniz seviyesinden 327 metre yükseklikteki villa, Fenike Merdivenleri'nin tepesinde yer alıyor. Villanın bir diğer önemi ise içinde 3 bin 200 yıllık bir sfenksin de bulunduğu geniş bir sanat koleksiyonun yer alması.
Görülecek yerler: Mavi Mağara, telesiyejle çıkılan Monte Solaro, Villa San Michele ve terasındaki kafe, lüks dükkânlar ve restoranlarla dolu Piazzetta meydanı, Marina Piccola ve Marina Grande limanları, Augustus bahçeleri.
5- Galapagos- Ekvador
Gezmeyi seven her insanın dilek listesinde mutlaka bulunan Galapagos, Ekvador anakarasından 620 mil açıkta yer alan ve 19 adadan oluşan bir takımadanın parçası. Deniz aslanları, devasa deniz kaplumbağaları, katil balinalarıyla Dünya Mirası unvanını sonuna kadar hak ediyor. Darwin'in evrim teorisinin doğduğu yer olması nedeniyle de bilimsel tarihi açısından ayrı bir önem taşıyor. Bu volkanik adada yapabileceklerinizin listesi ise bir hayli uzun. Buradaki jeolojik yapının 5 milyon yıl öncesine dayanıyor olması ise insanı dehşete düşürüyor.
Endemik özellikleriyle dikkat çeken adaya özgü bir başka canlı ise suda yaşayan kertenkeleler. Dokuz metre derinliğe kadar dalabilen kertenkeleler, deniz yosunuyla besleniyor. Kırmızı kaya yengeçleri de adada en sık görülen canlılardan. Bu yengeçler deniz kertenkelelerindeki kenelerle beslenirken doğanın olağanüstü dengesinin de kanıtı gibi. Adanın bu doğal zenginlikleri haricinde egzotik bir gece hayatı olduğunu da hatırlatalım. Leziz kokteyllerinden tadabileceğiniz barlarda adalılardan küçük bir salsa dersi almanız da mümkün.
Görülecek yerler: Charles Darwin Araştırma Merkezi, Galapagos Ulusal Parkı, Sierra Negra Yanardağı, kaplumbağa plajı olarak da bilinen Bahia Tortuga, San Cristobal Müzesi.
6- Roatan- Honduras
Dünyanın en güvensiz bölgeleri arasında yer alan Honduras'ın kuzey kıyısındaki Roatan Adası başta biraz göz korkutucu olsa da doğal güzellikleriyle insanı büyüleyen bir yana sahip. Sualtı sıradağları olan Bonacca Sırtı'nın oluşturduğu ada, Batı Karayipler'in sıcak cazibe merkezlerinden biri.
Adanın genel yapısı elinizden fotoğraf makinesini düşürmeyecek güzellikte. Ancak bir de durup karşılaştıklarınızın tadını çıkarmanız gereken anlar olacak. Örneğin, dost canlısı Capuchin maymunları, serbestçe gezen egzotik kuşlar, kertenkele ve iguanaları yakından görebileceğiniz Gumbalimba Park, şehir hayatını bir anda unutturacak büyülü bir ortam.
Bunun haricinde ada, hayvanlar aleminin en sempatik canlılarından biri olan tembel hayvanlarla kaynaşma fırsatı veriyor. Turistler için özel turların da düzenlendiği tembel hayvanlar belki de seyahatinizin en mükemmel fotoğraflarına imza atacak.
Görülecek yerler: Gumbalimba Park, West Bay ve West End plajları, French Key, tembel hayvan parkları, Garifuna kültürüne ait geleneksel yemekler, aksesuarlar, kıyafetlerin satıldığı her yer.
7- Holbox-Meksika
Maya dilinde "kara delik” anlamına gelen bir adadan bahsediyoruz. 19'uncu yüzyılda Mayaların saldırısı nedeniyle şehirlerden kaçan yerlilerin adaya verdikleri isim bu.
Cesur direnişleriyle ünlü Holbox sakinleri yüzyıllardan beri cennete benzer bu adayı sahiplenmekte çok da haklı. Bugün dahi adalarını bir mücevher gibi saklamak için turizm alanında katı kuralları var. Adanın yavaş ritmi, gelen turistleri de hemen etkisi altına alıyor. Burada stresten uzak kalacağınız kesin.
Holbox, Meksika'ya bağlı olsa da suç oranı oldukça düşük. Adaya gelip de flamingoları görmeden dönmeyi düşünmeyin. Bisikletle rahatlıkla gezebileceğiniz Punta Cocos, bunun için ideal noktalardan biri. Ancak flamingolar çekingen hayvanlar oldukları için çok yaklaşmamanız öneriliyor. Bu bölgenin tam karşısındaki plajda sular çekildiğinde iki kilometrelik uzun bir kum yığını ortaya çıkıyor. Yürümek ve fotoğraf çekmek için olağanüstü ama gitmeden gelgit saatlerini kontrol etmenizde yarar var. Köpekbalığı dalışı yapmak isteyenlerin de uğrak noktalarından biri olan Holbox; kitesurf, kayak gibi su sporları alanında da bir cennet.
Görülecek yerler: Punta Cocos, Üç Adalar, mangrov ormanları, rengarenk evleriyle ünlü ara sokaklar, kum bisikletiyle tur, tropik meyveler ve acı soslarla hazırladıkları kokteylleri, köpekbalıkları, flamingolar ve daha birçok canlı.
8- Zanzibar-Tanzanya
Zanzibar aslında Hint Okyanusu'nda Tanzanya kıyıları açıklarında yer alan ve Unguja, Pemba ve Mafia adında üç ana ada ve daha küçüklerinden oluşan bir takımada. Birçok insanın Zanzibar diye bahsettiği yer ise Unguja adlı bölgesinin başkenti olan Zanzibar şehri. Burası tarihte Pers, Arap, Hint ve Avrupa etkileriyle yüzyıllar boyunca harmanlanmış bir kültüre sahip. UNESCO Dünya Mirası Listesi'nde de yer alan Stone Town, eski bir ticaret kenti olmakla birlikte adeta adanın kalbi.
17'nci yüzyılda adayı Portekizlilerden korumak için inşa edilen Old Fort ise bölgenin en eski yapısı. Bununla birlikte Zanzibar'la ilgili en karanlık gerçek, tarihte köle pazarlarının en yoğun olduğu bölge olması. Katedralin hemen yanında köle pazarlarını sembolize eden heykeller görülmeye değer.
Tarihi açıdan keşfedilecek şeylerin yanı sıra muhteşem sahillerinden bahsetmemek olmaz. Olağanüstü denizi, uzun kumsalları, kimi zaman büyük partilere ev sahipliği yaparken kimi zaman da sakin bir gün batımıyla karşılıyor konuklarını. Zanzibar'ı kendine sığınak seçen dünyanın en büyük ve en uzun ömürlü canlılarından biri olan Aldabra kaplumbağalarını ise görmeden dönmeyin.
Görülecek yerler: Aldabra kaplumbağalarını baharat ve diğer alışverişler için Parajani Pazarı, Maalum görebileceğiniz Changuu, Paje, Kendwa ve Nungwi sahilleri, Mağarası, kırmızı Colobus maymunlarıyla tanışmak için Jozani Ormanları, Freddie Mercury'nin doğduğu evin de içinde bulunduğu Stone Town sokakları.
