Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı Önder Kahveci, Çin'de yaşananların boyutlarının soykırıma dönüştüğünü söyledi.
Doğu Türkistan'da yaşanan insanlık dramına son vermenin, insanlığın üzerine düşen tarihi bir sorumluluk olduğunu dile getiren Kahveci, "Birilerinin vicdanlarının sızlaması için daha kaç Müslümanın kanı akmalı? Kaç çocuk zehirli gazlarla boğulmalı? Kaç kadına tecavüz edilmeli? Kaç genç parçalanmalıdır?" dedi. Birleşmiş Milletleri (BM), duruma müdahale etmek ve olayların önlenemez noktalara gelmesini engellemek için harekete geçmeye çağıran Kahveci, "İşgal altındaki Türkistan'ın çığlığı bir türlü duyulmamakta, akan kan Türk'ün olunca kulaklar sağır, gözler kör olmaktadır. İşgalin 70. yılında Türkiye Kamu-Sen olarak insanlık katledilmeden, yaşanan trajedi daha da büyümeden önce ulusal ve uluslararası tüm yetkilileri Doğu Türkistan'da yaşanan bu katliamı durdurmak üzere yetkili organlarını harekete geçirmeye ve etkili tedbirler almaya çağırıyoruz " diye konuştu.
Doğu Türkistan Milli Meclisi Başkanı Seyit Tümtürk de 3 ile 5 milyon Doğu Türkistanlı Müslüman Türk'ün kamplarda işkence gördüğünü, her türlü insan hakları ihlallerine maruz kaldığını söyledi. Burada yaşananların, BM ve uluslararası kuruluşların raporlarıyla ortaya çıktığını belirten Tümtürk, din adamlarının, halk ozanlarının, milli şairlerin "ideolojik arındırma" ve "mesleki kurs edinme" adı altında "soykırımın birer malzemesi" haline getirildiğini söyledi. Tümtürk, "Doğu Türkistan, Türk milletinin Kıbrıs meselesi gibi namusudur. Hiçbir siyasi partinin tekelinde değildir. Türk milleti Doğu Türkistan'ın gerçek sahibidir" dedi.