Son dakika haberine göre İYİ Parti''nin "Çin Halk Cumhuriyeti tarafından Uygur Türk Halkına yönelik insanlık ve vicdan dışı eylemlerin, araştırılması ve sonuçlarının uluslararası topluma deklare edilmesi" şeklindeki önergesi, AKP''nin oyları ile reddedildi, MHP önergeye çekimse oy verirken, İYİ Parti, CHP ve HDP''den evet oyu geldi.
İYİ Parti Grup Başkanvekili Lütfü Türkkan imzasıyla Meclis Başkanlığı''na verilen ''Araştırma gerekçesinde'' şu ifadelere yer verildi:
12 Kasım 1944 tarihinde kurulan Doğu Türkistan Cumhuriyeti, 1949 yılında Çin Halk Cumhuriyeti tarafından işgal edilmiş ve bölgede yaşayan Uygur Türkleri bu tarihten itibaren sistematik olarak bölgenin nüfus kompozisyonunu değiştirmeyi amaçlayan asimilasyon politikalarına maruz bırakılmıştır. Çin içeresindeki Uygur Türklerinin nüfus yoğunluğunun azaltılması, ilk başta Han Çinlilerinin bölgeye göç ettirilmesi ile sağlanmış olsa da 1985 yılından itibaren katı bir şekilde uygulanan doğum kontrolü politikası ile birlikte insan hakları ihlallerini ihtiva eden bir devlet politikasına dönüşmüştür.
"TOPLAM 3 MİLYON TÜRK KAMPLARDA"
Çin Halk Cumhuriyeti tarafından yürütülen baskı ve asimilasyon politikaları 2014 yılından itibaren kurulan “yeniden eğitim kampları” ile birlikte sistematik bir mezalime dönüşmüştür. Uluslararası insan hakları raporlarında “Yeniden Eğitim Kamplarında” toplam üç̧ milyon Uygur, Kırgız ve Kazak Türkü olduğu tahmin edilmektedir. Uygur Türklerinin toplama kamplarında tutulması hukuki bir sürecin sonucunda veya gereğince bir yargılamanın neticesinde olmayıp tamamen asimilasyon ve mezalim amacı taşımaktadır. “Sincan yeniden eğitim kampları” adıyla uygulamaya konulmuş bu kamplarda; kitlesel kıyım, zorla evlendirme, sistematik tecavüz, cinsel istismar, doğum engelleme ve çocukları zorla bir başka aileye nakletme eylemlerinin gerçekleştirildiği uluslararası toplum tarafından defaten teyit edilmiştir.
"ÇİN''İN YAPTIĞI MEZALİM ULUSLARLARASI HUKUKA AYKIRIDIR"
Çin Halk Cumhuriyeti tarafından Doğu Türkistan bölgesinde yaşayan Uygur Türk halkına karşı planlı ve sistematik olarak yürütülen hürriyetten yoksun bırakma, işkence, zulüm, zorla doğum kontrolü ve öldürme eylemlerinin amacı bir topluluğun üyelerinin bir kısmının ya da tamamının yok edilmesi amacını taşımaktadır. Yine Çin Halk Cumhuriyeti tarafından uygulanan şiddet odaklı politikalar neticesinde Uygur Türk Halkının sahip olduğu tarihi, kültürel ve sosyal iç dinamiklerin yok edilmesi amaçlanmaktadır. Bu kapsamda Çin Halk Cumhuriyeti’nin Doğu Türkistan’da uyguladığı mezalim, 1948 İnsan Hakları Beyannamesine, 1954 Lahey Kültür Mallarının Korunmasına Dair Sözleşmeye ve 1972 Her Türlü Irk Ayrımcılığının Ortadan Kaldırılmasına İlişkin Uluslararası Sözleşme’ye aykırıdır.
Bu kapsamda, Türk Milletinin tarihten bugüne tevarüs eden yüksek medeni vasfı ve insan onuruna olan bağlılığı sebebiyle, Çin Halk Cumhuriyeti tarafından Uygur Türk Halkına yönelik insanlık ve vicdan dışı bu eylemlerin, Gazi Meclis nezdinde araştırılması ve sonuçlarının uluslararası topluma deklare edilmesi gerekmektedir.