Bilim insanları, Hindistan Yarımadası'ndaki dev volkanik patlamaların, dinozorların yok olmasına yol açan ana faktör olmadığını ortaya koydu. Utrecht Üniversitesi ve Manchester Üniversitesi'nden iklim bilimcileri, bu patlamaların küresel iklim üzerinde etkili olduğunu kabul etse de, bu etkinin dinozorların soyunun tükenmesinden çok önce sona erdiğini belirtiyor. Araştırmalar, volkanik patlamaların iklimde kısa süreli bir soğuma yaratmış olsa da, bu etkilerin yaklaşık 20.000 yıl önce sona erdiğini ve dinozorların kitlesel yok oluşuyla doğrudan bir bağlantı kurulamadığını gösterdi.
Dinozorların yok oluşu ile ilgili farklı teoriler arasında, Chicxulub meteoritinin etkisiyle volkanik patlamaların rolü uzun yıllardır tartışma konusu olmuştur. Hindistan’daki büyük lav patlamalarının, atmosferi CO2, toz ve sülfürle doldurarak Dünya'nın iklimini önemli ölçüde değiştirdiği düşünülmüştür. Ancak Utrecht Üniversitesi’nden Lauren O'Connor’a göre, bu patlamaların dinozorların soyu üzerindeki etkisi sınırlıydı. Bilim insanları, fosil molekülleri ve eski bataklıkların analizini kullanarak, volkanik patlamaların gerçekleştiği dönemdeki hava sıcaklıklarını incelediler. Araştırmalar, bu patlamaların Dünya'da yaklaşık 5°C'lik bir soğuma yarattığını gösteriyor.
Ancak daha şaşırtıcı bir bulgu, volkanik etkinliğin etkisinin kısa süre içinde ortadan kalkmış olmasıdır. 66 milyon yıl önceki meteorit çarpmasından 20.000 yıl önce, sıcaklıkların normale döndüğü ve volkanik faaliyetlerin ardından stabil bir ısınma dönemine girildiği tespit edilmiştir. Bu ısınma, büyük olasılıkla volkanik CO2 salınımlarının etkisiyle gerçekleşmiştir. Bu bulgular, Hindistan’daki volkanik patlamaların dinozorların yok olmasına olan doğrudan etkisini büyük ölçüde ortadan kaldırmaktadır.
Dinozorların soyu tükenmesinin nihai sebebinin Chicxulub meteoritinin çarpması olduğuna dair kanıtlar daha güçlü hale geliyor. Meteoritin çarpması, dev yangınlar, büyük depremler, tsunamiler ve "etki kışı" gibi felaketlerin zincirini tetiklemiş ve güneş ışığının engellenmesiyle ekosistemleri yok etmiştir. Bu felaketler, dinozorların neslinin tükenmesine yol açan asıl faktör olarak öne çıkmaktadır.
Bilim insanları, bu araştırmalarla birlikte geçmişteki kritik iklim değişikliklerini daha iyi anlamak için çalışmalarına devam ediyor. O'Connor ve arkadaşları, benzer yöntemlerle başka tarihi dönemleri de incelemeyi planlıyor. Bu tür araştırmalar, Dünya'daki iklim değişikliklerinin ve kitlesel yok oluşların zamanlamasını anlamamıza önemli katkılarda bulunuyor.
Sonuç olarak, Hindistan'daki volkanik patlamaların dinozorların yok olmasındaki rolü önemli değilken, meteorit çarpmasının etkisi daha belirgin hale geliyor. Bu araştırma, bilim dünyasında büyük bir tartışmayı sonlandırmış gibi görünüyor ve dinozorların soyu tükenmesinin nedeni artık daha net bir şekilde anlaşılmış oluyor.
