"Bugüne kadar olduğu gibi bugünden sonra da ülkemin sorunlarını dert ederek çalışmaya devam edeceğim" diyen Dilek İmamoğlu "Ama bizim evin siyasetçisi Ekrem" diye konuştu.
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun eşi Dilek İmamoğlu Ekrem İmamoğlu'nun gözaltına alındığı 19 Mart'tan bu meydanlarda açıklamaları ile aktif bir aldı. Ankara kulislerinde siyasete gireceği şimdiden konuşulmaya başlanan Dilek İmamoğlu'ndan 'siyasete girecek mi?' sorusuna net yanıt geldi.
'BİZİM EVİN SİYASETÇİSİ EKREM'
T24'ten Cansu Çamlıbel'in sorularını yanıtlayan Dilek İmamoğlu, "Ben Dilek olarak değişmedim. Geçen sene ne dediysem durum hâlâ aynı. Ülkeme, çevreye, dünyaya her zaman duyarlı oldum. Bugüne kadar olduğu gibi bugünden sonra da ülkemin sorunlarını dert edinerek özellikle sosyal sorumluluk alanında çalışacağım. Ama bizim evin siyasetçisi Ekrem, biz de ailesi olarak onu bu yolculuğunda desteklemeye devam edeceğiz" dedi.
"MİLLETİN KENDİSİNE SAHİP ÇIKTIĞINI BİLİYOR"
Ekrem İmamoğlu'nun moralinin iyi olduğunu aktaran Dilek İmamoğlu, "Morali çok iyi. Vicdanı rahat; milletinin kendisine sahip çıktığını biliyor, görüyor ve hissediyor. Tüm bu hislerin de verdiği moral ve dirençle, bundan 2 hafta önce nasıl çalışıyorsa şimdi de o yoğunlukta ve azimle çalışmaya devam ediyor" ifadelerini kullandı.
"HERKES GİBİ BEN DE TUTUKLANAN GENÇLERE ÜZÜLÜYORUM"
En çok yaşanan süreçte tutuklanan gençlere üzüldüğünü anlatan Dilek İmamoğlu, şu ifadeleri kullandı:
"Milyonlarca vatandaşımızın aynı adalet, demokrasi, hukuk ve eşitlik talebiyle ses çıkarması; gençlerin cesaretle umutlu bir geleceği anayasal haklarını kullanarak talep etmesi ve Türkiye’nin dört bir yanından Ekrem ve çalışma arkadaşları için gösterilen destek. Tüm bunlar umut ve cesaret veriyor, korku derinlerde kalan bir his oluyor.
Herkes gibi ben de en çok tutuklanan gençlere üzülüyorum. Demokratik haklarını kullanarak adalet ve demokrasi taleplerini dile getiren, bu ülkenin yarınları olan gençlerin hukuksuz şekilde tutuklanması hangi vicdana sığar? Toplumu ve gençlerin adalete olan inancını daha da derinden yaralayan bu yanlıştan bir an önce geri dönülmelidir."