MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, yeni anayasa konusunda CHP'ye seslenerek, "AKP'nin anayasa hazırlık metni tarafımıza resmen iletilmiştir. Parti olarak kılı kırk yararak çalışma yapıyoruz. Üzerinde mutabık kaldığımız maddeleri Meclis'e getirmeyi umuyoruz. Sonrası TBMM'nin ve milletimizin muazzam iradesine kalmıştır. CHP naz etmemeli, geri durmamalıdır" ifadelerini kullandı. Toplantının ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Bahçeli, anayasa teklifinde "Cumhurbaşkanı" tanımı olduğunu açıkladı.
MHP lideri Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Avrupa Birliği'ne üyelik sürecinin referanduma götürülmesi önerisine destek vererek, "Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın gündeme getirdiği düşünceleri bizim için önemlidir. Millet sözün sahibidir, müracat halinde vereceği hüküm kesin hükümdür. AB süreci uzayacak, müzakereler kızağa alınacaksa, milletin onurunu savunmak her vatanseverin seçeneği olmaldır. Türkiye gerekirse kendi yağında kavrulacak, kimseye el açmayacaktır. Biz kara değil, ara bakarız, biz Türkiye'yiz" dedi.
Bahçeli, yeni seçilen ABD Başkanı Donald Trump'tan da üç beklentisini açıkladı. MHP lideri, "Bizim yeni başkandan arzumuz FETÖ ile mücadelede Türkiye'ye destek vermesi Pensilvanya'daki haini iade etmesidir. Ortadoğu'da terör örgütleriyle kurulan sakat ilişkilerden vazgeçmesidir. Üçüncü olarak da ABD-Türkiye ilişkilerinin yeni baştan güçlendirilemesine katkı sunmaktır" diye konuştu.
Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısında konuştu. MHP liderinin konuşmasının satıbaşları şöyle:
"Bölücüler, bozguncular, vurguncular, yağmacılar peşinen heveslenmesin, heyecan yapmasın. Bunların alayını ikaz ediyorum. Ülkücü hareket yıkılmadıkça, Türk milletinin adı silinemez, anıları sökülemez. Bu kararlılığımız asla değişmeyecektir.
Terörle mücadele zor ve maliyetli bir süreçtir. Türkiye kanlı ve katil örgütün direkt hedefindedir. Sözde gelişmiş ülkeler terör örgütleriyle kapalı devre ilişki içindedir. Bombalı araçla gezen, mayın döşeyen, pusu kuran, kurşun sıkan caniler Avrupa'da baştacı edilmektedir.
Milletvekilliği dokunulmazlığının kaldırılmasından sonra çağrılara kulak asmayan HDP'liler patır patır toplanınca AB büyükelçileri anında tepkilerini göstermiştir. HDP'ye sahip çıkmak, PKK'yı arkalamak için özgürlük değerlerini çarpıtmışlardır. HDP'li milletvekillerinin mahkemeye götürüldükleri gün Diyarbakır'daki saldırıda 11 kardeşimiz şehit olmuştu. Hiçbir medeni ülke bu hunhar eylemi görmedi. Şırnak'ta patlayan bombalarla ölen 2 yavruyu gören, önemseyen olmadı. AB yöneticileri, mazlumların acılarını bir kez paylaşmadı. Avrupa insanlıkta sınıfta kalmıştır. HDP'liler bir sıçramış, iki sıçramış kısmetlerinde ne varsa kaşıklarında çıkmıştır.
"BİZ BİZE YETERİZ"
Brüksel mahkemesinin PKK'yı silahlı mücadele yapan kepazeliği hiçbir gerçeği tersine çeviremeyecektir. Brüksel'deki saldırılardaki 38 kişinin ölümü, bu ülkede bir şeyi değiştirmemiştir: Katillerin eylem ve fikir ortakları Türkiye'ye her gün saldırmaktadır. Avrupa teklediğini ne zaman kabul ve idrak edecektir? HDP'lilerin tutuklandıktan sonra tehdit dolu mesajlar verenler önce kendilerine bakmalı. Ayakkabılarında Kandil tozu bulunanların HDP grubunda toplanmaları kendileri için normal olabilir ama Türk milletini bunu hoşgörmez. Bizim için gerçek şudur ki, ihanetin başı ezilmelidir. Bunun ortası yoktur. Brüksel'de ve diğer Avrupa başkentlerinde bebek katilinin posterlerini sallandırıp, PKK paçavralarını sallayanların HDP grubuna katılması teröre selam çakmaktır. Siyasi eşkıyalar AB'nin kanatları altındadır. Dostluk ve müttefik demek terör örgütlerin yardım ve yataklık demek değildir. Terör bir insanlık suçudur. Türkiye onun bunun ayarıyla ilkerinden vazgeçecek bir çakma devlet değildir. Onların bildikleri bizim unuttuklarımıza yetişemeyecektir. PKK'nın dümeninden tutup, HDP'nin çuvalına girenler tek gölge etmesinler, başka bir şey istemiyoruz. Avrupalı olma yolu Kandil'e çıkıyor, Türk düşmanlığında sabitleniyorsa, biz bize yeteriz.
İLERLEME RAPORUNA TEPKİ
AB Komisyonu'nun hazırladığı ilerleme raporları yayınlandı. Özellikle, hukukun üstünlüğü ve temel haklara ilişkin düzenlemelerin Avrupa standartına uygun olmadığı değerlendirilmektedir. İlerleme raporu yine tarafgir şekilde kaleme alınmıştır. Avrupalıların aklı hala çözüm sürecinde kalmıştır. İlerleme raporunda yargı bağımsızlığındaki kötüleşmeye dikkat çekilmiş, gazetecilerin tutuklanması eleştirilmiştir. Şu işe bakın, Türkiye'nin Terörle Mücadele Kanunu'nun Avrupa'yla uyumlu olmadığı iddia edilmiştir. Ülkemizin beka mücadelesi verdiği böyle bir zamanda, AB'nin terörle mücadelemizi engelleme çabası sorunludur.
YENİ ANAYASA ÇALIŞMALARI
Anayasa konusunda inisiyatif almamız yalnızca türk milleti ve geleceğini korumak içindir. Hukuksuz bir devlet olmaz. Türkiye'nin adım adım feci akıbete ilerlemesini istemiyorsak tedbir almalıyız. Bizim meselemiz kimin ne olacağı değildir. 15 Temmuz'dan sonra bambaşka bir Türkiye vardır. Ağa girdikten sonra aklı başına gelen balık gibi olmayalım. Vakit varken Türkiye'nin önünü açalım.
Gayemiz 15 Temmuz gibi kalkışmalara mani olmaktır. Türk siyaseti ucuz hesap yapmadan, çatışma ve çekişmeye kapılmadan, ana meseleler çözüm getirmeye mecburdur. MHP daha önce açıkladığı kırmızı çizgilerine bağlı olma şartıyla, milleti ve ülkesi için her olumlu teşebbüse vardır. Her ağacı taşlamıyoruz, yalnızca Türkiye rahatlasın, huzur bulsun diyoruz.
AKP'nin anayasa hazırlık metni tarafımıza resmen iletilmiştir. Parti olarak kılı kırk yararak çalışma yapıyoruz. Üzerinde mutabık kaldığımız maddeleri Meclis'e getirmeyi umuyoruz. Sonrası TBMM'nin ve milletimizin muazzam iradesine kalmıştır. CHP naz etmemeli, geri durmamaldır. Kapıları açıksa buyursunlar kafa kafaya, el ele, gönül gönüle fiili açmazı giderelim. Türkiye'yi kamburundan kurtarmak için engelleri yıkalım, barikatları aşalım. Önyargısız bir araya gelirsek başaramayacağımızdan şüphem yoktur."
BAŞKAN MI CUMHURBAŞKANI MI?
Bahçeli, grup toplantısından sonra basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
Bahçeli şunları söyledi: "Şu an Başbakanla görüşmelerimizde değerlendirmeler ülkemiz açısından makul ve mantıklı gelmiştir. Şimdi de kendi düşünceleri doğrultusunda hazırladıkları anayasa metnini MHP’nin incelemesine bırakmışlardır. Genelde bütün anayasa değişikliğini kapsamaktadır. Bazı konulara öncelik verilmesini ifade etmişler biz de bunu doğru bulmuşuzdur. Sonuç ne çıkarsa genel kurula gelir. Bize iletilen metinde 'Cumhurbaşkanı' diye geçiyor.
Sayın Kemal Kılıçdaroğlu Bey AKP ile görüşmeye açık çağrıda bulundu. Bu yaklaşım doğrudur. Sertleşme yerine bir araya gelmelerinde bizimle yapılan görüşmeler gibi bir değerlendirmede bulunmaları için ülkemiz için yararlı olur. CHP naz etmesin derken demek istediğim buydu."