T24''te derin konuları yazan Tolga Şardan, Halil Falyalı cinayetinin arka planını yazdı.
"Olayın başından buyana Falyalı''nın son dönemde üzerinde daha yoğunlaştığı yasa dışı bahis konusunun cinayet sebebi olduğu ifade ediliyor" diyen Tolga Şardan, ulaştığı kaynaklar aracılığı ile cinayet sebebinin gerçekte uluslararası uyuşturucu kaçakçılığı olduğunu açıkladı.
Olayın duyulmasıyla çok farklı kanallardan, çok farklı bilgilerin akmaya başladığını açıklayan Şardan, "Aldığım bilgiye göre, Falyalı Güney Amerika merkezli bir konsorsiyumun içindeydi" dedi.
Tolga Şardan''ın T24''teki bugünkü yazısının ilgili bölümü şöyle:
"Olayın başından buyana Falyalı''nın son dönemde üzerinde daha yoğunlaştığı yasa dışı bahis konusunun cinayet sebebi olduğu ifade ediliyor.
Ancak ulaştığım kimi kaynaklar, cinayet sebebinin gerçekte uluslararası uyuşturucu kaçakçılığı olduğuna dikkat çekti.
Aldığım bilgiye göre, Falyalı Güney Amerika merkezli bir konsorsiyumun içindeydi.
Kolombiya ve Venezuela kaynaklı kokain ticaretinin Doğu Akdeniz ayağında Falyalı''nın önemli bir yeri vardı.
Fakat özellikle Türkiye''ye gönderilen 4.9 tonluk kokainin yakalanmasıyla birlikte konsosiyumda sıkıntı baş gösterdi.
Yerel taraflar ile Falyalı arasında yaklaşık 200 milyon dolarlık (günümüz kuruyla 2.7 milyar lira) itilaf oluştu.
Yakalanan uyuşturucunun yarattığı sıkıntı sonrasında yerel kaçakçılar 200 milyon dolarlık zararın karşılanmasını talep etti. Ancak Falyalı "ben de zarar ettim" diyerek zararın tazmin yolunu kapattı.
Falyalı''nın işin içinde olduğu bir başka süreç ise Türkiye bağlantılı.
Kıbrıslı iş insanı, bir başka kanaldan yürüttüğü uyuşturucu sevkiyatı konusunda Yüksekovalı bir aile ile 8 milyon dolarlık (günümüz kuruyla 108 milyon lira) kaçakçılık konusunda sorun yaşadı.
Diğerine göre oldukça küçük meblağlı bu süreçte Falyalı''nın söz konusu aile ile yaşadığı problemin, cinayet sebebi olmadığı görüşü kaynaklarca aktarıldı.
Bu aşamada "Falyalı''nın ortadan kaldırılması kaybedilen parayı geri getir mi?" ya da "Falyalı yaşasaydı zararı sonraki faaliyetlerle belki de telafi edebilir miydi?" soruları aklılara gelebilir.
Hatırlatmakta fayda var; uluslararası sistem, bu tür süreçleri pek de ileriyi hedef alarak yürütmez. Bu sebeple Falyalı, gelecekte söz konusu zararı telafi edecek olsa bile uluslararası konsorsiyumlar, diğer paydaşlara gözdağı vermek amacıyla süreci sonlandırmayı tercih eder.
Türkiye''de geçmişte bu tür örnekler vardır. Yarım kalan işlerin faturası, tarafı kim olursa olsun mutlaka birilerine kesilir.
Yol kazalarının bir daha yaşanmaması için!
* * *
Bir önceki Büyüteç''te ABD''nin kırmızı bültenle aradığı Falyalı''yı neden yakalamadığı ya da yakalatmadığı sorusunu sormuştum.
Falyalı cinayetinin çözüme kavuşmasıyla bu sorunun yanıtını da şüphesiz öğreneceğiz.
Bir önemli nokta daha var; Falyalı gibi adı Ada''yla özdeşleşmiş, hangi taraftan olursa olsun siyasetle ve devlet yöneticileriyle sıkı fıkı, adliye ve polisle yakın bir ismin bu eylemi öğrenememesi, doğrusu bana fazlasıyla ilginç geliyor.
Doğu Akdeniz''de bu kadar güçlü bir kişinin kendisine yönelik saldırıyı keşfedememesini "güç sarhoşluğu" olarak nitelendirmek ne kadar yeterli olur?"