Yerle bir olan köyler var. Deprem bölgesinde köyler acil yardım bekliyor

Yerle bir olan köyler var. Deprem bölgesinde köyler acil yardım bekliyor

Kahramanmaraş’ta yaşanan depremin ardından şehirlerde arama kurtarma faaliyetleri devam ediyor. Ancak köylere henüz yeteri kadar destek verilebilmiş değil. Olumsuz hava koşullarının da yaşandığı köylerin çoğuna hala ulaşılamadı.

Tarım dünyası ve köylerle ilgili yaptığı haberlerle tanınan Ali Ekber Yıldırım’ın aktardıklarına göre, depremin 4. gününde hala ulaşılamamış yerler var. Kırsal kesimde ise vatandaşlar çoğunlukla kendi imkanları ile ile enkaz altındaki yakınlarını çıkarmaya çalışıyor.

Nüfusun yoğun olduğu kent merkezlerinde olduğu gibi kırsalda, köylerde de çok büyük yıkım var. Özellikle fay hattı üzerinde veya yakınındaki köylerde tam anlamıyla taş üzerinde taş kalmamış. Fay hattına uzak köylerde ise, durum çok daha iyi. Fay hattına uzak köylerde birkaç ev dışında hiç zarar görmeyen evler de var.

Özellikle Hatay, Kahramanmaraş, Adıyaman ve Gaziantep’te köylerde hasar çok daha büyük. Gaziantep’in Islahiye ve Nurdağı köylerinde tam bir felaket yaşanıyor. Köylerde yaşayan veya köylere gidenlerle yaptığım görüşmelerde anlatılanlara bakılırsa gerçekten durum çok vahim.

KÖYLERDE MANZARA KORKUNÇ

Öncelikle köylerdeki nüfus yoğunluğu çok az. Köyde kalanlar genellikle yaşlı. Enkaz altında kalanlara yardım etmeleri çok zor. İlk iki gün köylere ulaşmak çok zor oldu. Şehirde, ilçede, kasabada yaşayanlar köydeki yakınlarına ulaşmada büyük sıkıntı yaşadı. Deprem ve olumsuz hava koşulları nedeniyle yollar kapandı. Köylere ulaşımda büyük sorunlar yaşandı. Hala kapalı olan köy yolları var. Köylere ulaşanlar gördükleri manzaranın korkunç olduğunu ifade ediyor.

YERLE BİR OLAN KÖYLER VAR

Yakın zamana kadar Gaziantep Damızlık Koyun Keçi Birliği Başkanlığını başarıyla sürdürürken iki hafta önce 22 Ocak’ta görevden alınarak yerine kayyum atanan Osman Türkman, depremin yaşandığı ilk saatlerinden itibaren köy köy geziyor. Köylere yardım ulaşması için çaba gösteriyor.

Ali Ekber Yıldırım’ın telefonla birkaç kez görüştüğünü belirttiği Osman Türkman, Gaziantep Nurdağı, Islahiye, Şehitkamil’e bağlı köylerin durumunu Yıldırım’a şöyle özetledi: “Tahmin edebileceğiniz gibi kırsalda, köylerde de çok büyük bir yıkım var. İnsanlar canlarını, mallarını kaybetmişler. Şu anda da bir köydeyim. Kendi olanaklarıyla bir şeyler yapmaya çalışıyorlar. Şehitkamil Atalar Köyü’ndeyim. Bu köyde 62 vefat var. Nurdağı Kartal Köyü’nde 22 vefat var. İkizkuyu’da 7-8 evden bir tane ev kalmış ve 12-13 vefat var. Bunların hepsi tahmini sayılar. Çünkü enkazın altında olanlar var. Sakçagözü Köyü, Gaziantep ile Nurdağı arasında bir bölgede. Yerleşim alanları, evler hepsi yerle bir olmuş. Çok büyük yıkım var. Mezarlıklar artık 24 saat esasına göre çalışıyor.

 ‘’DEPREM KÖYLERİ YERİNDEN KALDIRIP, TEKRAR İNDİRMİŞ GİBİ’’

İnsanlar hayvanlarını, canlarını kendi olanaklarıyla kurtarmaya çalışıyor. Ayakta kalan üretici arkadaşlarımızı arayıp hayvanlara bakmalarını rica ediyoruz. Hayvanları enkaz altında olanlar var. Gaziantep’ten, Hatay’dan, Kahramanmaraş’tan, Adıyaman’dan gelen haberler durumun ne kadar ağır olduğunu gösteriyor. Çok geniş bir alanda bu afete müdahale ediliyor. Islahiye’nin, Nurdağı’nın köyleri gerçekten çok kötü. Deprem adeta köyleri yerinden kaldırıp tekrar indirmiş. Sağıma soluma bakıyorum evler hep yıkılmış.

‘’İNSANLARIN DA HAYVANLARIN DA KALACAĞI YER YOK’’

İlk güne göre daha fazla insanın buraya geldiğini yani depremin üçüncü gününde inisiyatif sahibi vatandaşlarımızın yardım için buraya geldiklerini görüyoruz. Köylerde herkes birbirine yardım etmeye çalışıyor. Buradaki insanların öncelikli olarak hem kendileri hem de hayvanları için çadıra, gıdaya, yeme ihtiyaçları var.

Köylerde küçük aile işletmeciliği olduğu için insanların evinin altında ahırları var. Üstte insanlar altta hayvanlar yaşıyor. Evler yıkılınca ahırlarda yıkılıyor. Hem insanların hem hayvanların kalacağı yer yok. Evinde yem var ama girip alamıyor. Bu nedenle hayvanını da besleyemiyor. Birçoğu da hayvanları bırakmış. Kardeşi, eşi, çocukları ölmüş, hayvanı düşünecek zamanı yok.”

‘’ELEKTRİK YOK, SU YOK, ÜRETİCİ ZOR DURUMDA’’

Türkiye Damızlık Sığır Yetiştiricileri Merkez Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Kamil Özcan, Hatay Birlik Başkanı Lütfi Dana Haliloğlu, Gaziantep Birlik Başkanı Ahmet Şimşek ile de görüşen Yıldırım’a anlatılanlar şöyle; ‘’elbette öncelikle insan yaşamı. Enkazdan bir kişiyi bile canlı çıkarmak çok çok önemli. İnsan yaşamı için gerekli olan gıdanın üretimi de önemli.

Kırsalda yaşayanlar için kendi yaşamları kadar geçim kaynağı durumundaki hayvanları da çok önemli. Deprem nedeniyle çok önemli sıkıntılar yaşanıyor. Ahırlar yıkıldığı için enkazın altında kalan hayvanlar var. Dışarıda sahipsiz kalan veya sahibi ilgilenemediği için aç, susuz bekleyen hayvanlar var. Yem depoları, silolar, sağımhaneler yıkılmış. Elektrik, su yok. Hayvanlar sağılamıyor. Bazı üreticilerin hayvanları yakın illerdeki besiciler tarafından alınıp beslenmeye başlanmış. Ama sorun çok daha büyük. Devletin mutlaka köylere ulaşıp çiftçilere yönelik önemli adımlar atması, önlemler alması gerekiyor.

Çok büyük organizasyon gerekiyor. Çünkü burada hayvancılık yapanlar, tarımla uğraşanlar gerçekten sıkıntıda. Köy yolları bazı yerlerde kapalı köylere zaten ulaşılamıyor. Yakınları olanlar ancak bir şekilde köye ulaşarak onlara destek olmaya çalışıyor. Köylerin çoğunda telefon çalışmıyor. Elektrik kesik.

Birçok yerde sağımhaneler çalışmıyor. Çünkü su yok, elektrikler kesik. Kayseri’ye Amasya’ya değişik yerlere hayvanlar taşınıyor. Ancak, yollar kapalı. Köydekiler bile ekmek almaya başka yerlere gidiyor. “Ekmek yok” diye şikayet ediliyor’’.

KÖYLERDE DAYANIŞMA VAR

Kilis’te çiftçilik yapan Dr. Murat Salih ile konuşan Ali Ekber Yıldırım’a şunlar aktarıldı; Kilis’te fay hattına uzak köylerde hemen hemen hiç hasar olmadığını hatta şehirde evleri yıkılanların, hasar görenlerin köylere gittiklerini söyledi. Köylerden yıllar içinde Kilis ve Gaziantep merkezine göç edenlerin deprem sonrası evlerine giremedikleri için köylerine döndüğünü belirten Salih, “Gidecek yeri olmayan pek çok komşularını da yanlarında köye götürdüler. Birçok köyde aynı uygulama var. Bu dayanışmanın kaybolmadığını görmek çok güzel.” dedi.

Murat Salih, Kilis’in Musabeyli ilçesine bağlı köylerde ise depremin çok büyük hasara neden olduğunu buralarda durumun çok kötü olduğunu ifade etti.

İlgili Haberler