Deprem travması nedir? Çocuklar deprem travmasından nasıl korunur?

Deprem travması nedir? Çocuklar deprem travmasından nasıl korunur?

Deprem gibi doğal afetlerin ardından kişilerde depremin ardından deprem travması kalabilir. Uzmanlar özellikle çocuklarda deprem travması yaşanabileceğine dikkat çekiyor. Peki, Deprem travması nedir? Çocuklar deprem travmasından nasıl korunur?

Uzmanlar çocukların deprem gibi doğal afetlerden kolay etkilenebileceğine dikkat çekerek çocuklar deprem sonrası bir deprem travması yaşamaması adına dikkatli davranmak gerektiğini söylüyor. Peki, Deprem travması nedir? Çocuklar deprem travmasından nasıl korunur?

Büyük kayıpların olduğu doğal afetlerde afetzedeler, afetzedelerin yakınları, afet bölgelerindeki yardım ekipleri ve afete şahit olan toplumun tüm fertlerinin ruh sağlığı olumsuz etkilenebilir. Afetlerle ilgili gerekli önlemlerin alınması, can ve mal kaybını azaltabileceği gibi ruh sağlığını olumsuz yönde etkileyebilecek travmatik süreçleri hafifletebilir.

DEPREM TRAVMASI NEDİR?

Travma; afet, şiddet, terör gibi olağandışı olaylardan kaynaklanabilir. Deprem afetinin ardından kişilerde şahit olduğu zorlu koşullara ilişkin deprem sonrası travması yaşayabilmektedir.

Travmatik süreçler ve travma sonrası stres bozukluğu hakkında toplum bilinçlendirilmelidir. Deprem, sel, yangın gibi yıkıcı doğal afetlerden sonra bireylere erken dönem psikososyal müdahale sağlanmalıdır.

ÇOCUKLAR DEPREM TRAVMASINDAN NASIL KORUNUR?

Çocuklar da hem doğal afet olaylarını deneyimleyen hem de tanık olan tarafta olabilir. Fakat çocuklar doğaları gereği hem kırılganlardır hem de yeni gelişen durumlara karşı esneme kapasiteleri yüksektir. Bir çocuğun yaşadığı olayları atlatıp atlatamayacağı çocuğun yaşına, durumun içeriğine, şiddet ve yoğunluğuna göre değişiklik gösterir.

Çocuklarda 8 yaşa kadar “soyut dönem” gelişmediği için olaylar arasındaki neden sonuç bağlantısını kurmakta zorlanırlar. Ve etraflarında gelişen olaylara “kendilerinin neden olmuş olabileceklerini” düşünürler. Bu nedenle deprem, afet gibi olayların kendileri ile ilgili olmadığının açıklanması önemlidir.

Birçok yetişkin çocukların küçükken yaşayabileceği travmatik olayları çocukların hatırlamadığına, yaşlarının küçük olmasından dolayı da etkilenmeyeceklerine inanırlar. Ancak beden ve zihin kayıt tutar. Çocuk sadece kendisini ifade edebileceği dil kapasitesi gelişmediği için yaşadığı duyguları anlatamaz. Çocukların travmaya maruz kaldıkları yaş ne kadar küçükse, travmanın gelecekte onları etkileme ihtimali de artacaktır.

TRAVMAYA MARUZ KALMIŞ ÇOCUKLARDA GÖZLEMLENECEK BAZI DAVRANIŞLAR

Çocuğunuz travmaya maruz kalmış ise çocuklarınızda görülebilecek bazı davranışlar:

- Anne babadan ayrılmakta zorlanmazken anne babaya daha çok yaklaşma isteği

- Ayrı uyuyabiliyorken yalnız uyumakta zorlanma

- Normal zamanlarda öfkelenmeyeceği şeylere şiddetli tepkiler gösterme

- Daha çok ağlama, öfke nöbetleri

- Birden çok fazla gülmeye başlama

- Uyumakta zorlanma

- Yemek yemede normale göre daha çok zorlanma

- Oyun içerisinde şahit olduğu bir olay varsa daha çok tekrar etme (defalarca kuleler yapıp yıkma gibi).

Çocuk daha küçük bir yaşta ise;

- Tuvalete gitmede sıkıntı yaşamazken altına kaçırması

- Parmak emmezken parmak emmeye başlaması

- Karanlıktan korkması

- Kekelemesi veya konuşmayı kesmesi

TRAVMA SONRASI STRES BELİRTİLERİ

- Kaçınma (Olaya dair konuşmalar duyduğunda yüksek sesle bastırma, konuyu değiştirme, ağlama.)

- Oyun oynamada isteksizlik,

- Normal gelişimsel becerileri yapamama (Tek başına yiyememeye, giyememeye başlama gibi),

- Fiziksel semptomlar (Karın ağrısı, baş ağrısı vb.),

- Yaşanan olayla direkt ilişkisi olmayan korkular geliştirme.

TRAVMA YAŞAYAN ÇOCUKLAR İÇİN NE YAPILABİLİR?

- Çocuk konu hakkında konuşmak istemiyorsa zorlamayın.

- Konuşmaya ihtiyaç duyduğunda kısa ama onun algılayabileceği ölçüde gerçek bilgiler verin.

- Yalan söylemekten kaçının, bilmiyorum bu hakkında bilgi alır almaz sana haber vereceğim deyin. (Bu sırada bir uzmana danışın).

- ‘’Bir şey yok’’, ‘’bunda ağlanacak bir şey yok’’, ‘’ağlama’’, ‘’bebek gibi davranma’’, ‘’bak ‘’x, kişisi senin gibi davranmıyor’’, ‘’abartma, herkes aynı şeyi yaşıyor’’ gibi cümlelerden kaçının.

- Çocuğa isterse sarılabileceğiniz teklifini sunun, ama ısrar etmeyin.

- Çocuk size dokunmak, temas etmek istiyorsa, o teması kesene kadar sürdürün.

- Çocuğun kendisini ifade edebilmesi için duygu çalışmaları yapın.

- Bol bol oyun oynayın, oyunu çocuğun yönetmesine izin verin.

İlgili Haberler