Deprem hükûmet bile yıkar

Dün sabah tam 07.09'da sokak hayvanlarını beslerken gümm diye bir ses duydum. Yem verdiğim kuşlar bile havalandı. Turumu hızla tamamlayıp kanalları taramaya başladım. Depremin merkez üssü Bursa'nın Gürsu ilçesiydi. Ekranların anlaşamadığı nokta şiddetti. Kimine göre 4.3'tü. Bazıları 4.6 olarak verdi. Daha sağlıklı bilgiler geldikçe ucuz atlattığımız anlaşıldı. Aklıma takılan Gürsu'nun Uludağ eteklerinde yer alması. Bölgedeki maden suyu kaynakları volkanik deprem olasılığının fazla olduğunun kanıtı. Allah'a emanetiz demek en doğru olanı.

1999 felaketi

Yazılı tarih boyunca yer hareketleri her zaman kayda geçirilmiştir. Konu olan Etna-Vezüv gibi ağır patlamalar, beyazperdeden beyazcama hep işlendi. Türkiye'yi ilgilendiren depremlerin en kötüsü Erzincan'da oluştu. Bu kent on binlerce insana mezar oldu. Başbakan Yıldırım'ın dünyaya geldiği Kayı köyü de bunlar arasındaydı.

...

Marmara depremini yaşayanlardanım. Gölcük ve çevresi yerle bir oldu. İstanbul, Avcılar öncelikli bugünkü Halep'ten farksızdı. Alt kat kolonları kesilip oto galerisi, mobilya teşhir salonu yapılan siteler mezarlığa dönüştü. Tek yapıdan üç yüz ceset çıkarıldığına şahidiz. Hani Erdoğan arada bir gürleyip "2.5 yılda hükümeti bırakıp kaçtınız" diyor ya, haklı değil. Gerçek, depremin Türk Ekonomisi'nin yüzde 60'ını yok etmesidir. Ağır yıkım, sandığı ortaya getirdi. Sonuçlar, siyasal sistem ile politik aktörleri değiştirdi. Duamız, ülkenin bir daha böyle deneyler yaşamaması. Depremin oluşturacağı muhalefetin önünde kimse duramaz.

Hafifletelim

"Ben Bilmem Eşim Bilir" Kanal-D'nin rating unsuru. İlker Ayrık'ın şirinliklerine lafımız yok. Takıldığımız nokta yarıştırılan çiftler. Yaklaşık bir ay kadar önce Flash TV'de Ömer adlı bir gencin itiraflarını izlemiştik. Bu kurgu yarışmaya katılanlardandı. Öncelikle evli olmadığını belirtti. Sonra programda anlaşmalı ajansın bulduğu Kamile'ye niyetlenirken yanında Zehra adlı kızı görüyor. Yıllar öncesinin tutulan reklamındaki; "Ceket olmadı, pantolon uyduralım" misali. Tıpkı bir dönemin filmlerindeki gibi "Kamile'ye niyet, Zehra'ya kısmet". Konuyu sevgili dostumuz Hüseyin Movit devamlı irdeliyor, ama kimseden cevap yok. Benim önerim çok net; "Evlenme cüzdanları, noter eşliğinde gösterilsin."

Yağmur gibi

Eski köşe yeni gazete derken mesajlara bakmayı unutmuştuk. İtiraf edelim o konuda ümmiyiz. Sonuçta e-postaları işler hale getirdiler. O kadar çok eski dost ve yeni okura rastladık ki hepsini yazmaya kalksak buraya sığmaz. Diğerleri affetsin, bazılarına hemen yer vereceğiz. Öcal Uluç ağabeyimin "sağlık ve başarı dilekleriyle" hissettiğimiz mutluluğu ifadeye kelimeler yetmez. Yaşar Usluer medarı iftiharımız. Av. Göktuğ Tosun, Fikret Ağca, Utku Güler, Ahmet Kozluk, Emre Emiral, N. Öztürk, İsmail Uysal, M. Selçuk, Ahmet Gülen, Aliihsan Sağlam, Frankfurt'tan Ali Cenap Gümüşcüoğlu, Osman Suner iz bırakanlardan.

Özel Not: İstanbul'daki hain saldırıyı yapanları lanetliyorum. Mübarek ayda bunları düşünenlerin ne dini ne kitabı mevcut.

Yazarın Diğer Yazıları