Deprem bölgesinde 18 katlı projeye onay. 24 katlı olan da onay bekliyor

Deprem bölgesinde 18 katlı projeye onay. 24 katlı olan da onay bekliyor

Deprem felaketinin yaşandığı kentlerden Gaziantep’te 18 katlı projeye onay verildi. Öte yandan Şanlıurfa’da da 24 katlı proje için de onay bekleniyor.

Kahramanmaraş merkezli meydana gelen depremlerin üzerinden 6 ay geçmesinin ardından dikey mimari yapılmaya devam ediliyor. Cumhuriyet gazetesinden Şeyda Öztürk’ün haberine göre Şanlıurfa’daki 11 katlı projenin ardından Gaziantep’te de 18 katlı otel projesine onay verildi.

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’na başvuruda bulunan şirket, Gaziantep Valiliği’nden “Çevresel etki Değerlendirmesi (ÇED) gerekli değildir” kararı aldı.

TOPLAM 21 KATTAN OLUŞACAK

OSKA İnşaat, Gaziantep’in Şahintepe ilçesinde 2 milyon TL değerindeki otel projesi için haziran ayında ÇED başvurusunu yaptı. Başvuru dosyasının incelenmesinin ardından yaklaşık bir ay sonra projeye “ÇED gerekli değildir” kararı verildi. Bu kararla birlikte deprem bölgelerinden olan Gaziantep’te 2 bodrum kat, 1 zemin kat ve 18 normal kat olmak üzere toplam 21 kattan oluşacak olan otel projesi gerçekleştirilecek. 238 odalı olması planlanan projede 450 kişilik büyük salon, 50 kişilik küçük salon ve benzeri sosyal alanlar yapılacak.

Şanlıurfa’da da Ömer Bucak İnşaat tarafından yapılması planlanan 24 katlı otel projesi için geçen aylarda ÇED süreci başlatılmıştı. 402 milyon 931 bin TL değerindeki projeye onay verilmesi durumunda bölgeye 248 odalı otel inşa edilecek. Bu otel de zemin altı 2 kat, zemin kat, asma kat ve asma kat üstü 24 kat artı teras olarak planlandı.

Söz konusu depremin ardından tekrardan dikey yerine yatay mimarinin yapılması gerekliliği gündeme gelmişti

YATAY MİMARİ ÖNEMİ

Uzmanlar her fırsatta Türkiye’nin deprem riskli bir ülke olduğunu ve yapılaşmanın yatay mimari şekilde yapılması gerektiğini söylüyor. Buna karşın, yoğun şehirleşmeyle birlikte dikey mimari tercih ediliyor. Dikey mimari ve birim alanda nüfus yoğunlaşması afet durumlarında tahliye sıkıntılarını artırıyor. Ayrıca olası bir yıkımda, dikey mimariyle inşa edilmiş yapıdaki nüfusun yoğun olması daha fazla insanın zarar görmesine neden oluyor. Uzmanların dile getirdiği yatay mimari ise çevreye ve doğal yapıya uygun inşa ediliyor. Bu yöntem, şehir siluetinin düzgün olmasının yanı sıra deprem durumunda da müdahaleyi kolaylaştırıyor.

İlgili Haberler