Demokrasi bir din değildir.
Fakat demokrasi bir araç da değildir.
Demokrasi bir ideoloji değildir.
Fakat demokrasi bir araç da değildir.
Demokrasi bir mezhep değildir.
Fakat demokrasi bir araç da değildir.
Demokrasi bir mutluluk çubuğu da değildir ki, o çubuğun keyfiyle bir devlet yönetilemez.
İktidar bir güçtür evet, üstelik seçimle gelen bir iktidar kesinlikle meşrû bir güçtür evet.
Fakat iktidar, bu meşrû gücü muhalifleriniz üzerinde kırbaç olarak kullanacağınız, giyotin olarak boyunlarının üzerinde sallandıracağınız, balyoz olarak tepelerinde tutacağınız, hızar gibi bacaklarının arsında çalıştıracağınız bir araç da değildir.
İktidar bir güçtür evet, üstelik seçimle gelen bir iktidar kesinlikle meşrû bir güçtür evet.
Fakat iktidar gücü, siyâsî muhaliflerinize "ya benimsin ya kara toprağın" diyebileceğiniz, "itaat et rahat et" diyebileceğiniz, "terörist, darbeci, hain" diyebileceğiniz "yılan gibi" diyebileceğiniz, "uzaylı yaratık" diyebileceğiniz bir argo sözlük değildir, çünkü argo demokrasinin değil, kanundan kaçanların sözlüğüdür, dilidir.
İktidar bir güçtür evet, üstelik seçimle gelen bir iktidar kesinlikle meşrû bir güçtür evet.
Fakat iktidar gücü sizi lâ'yüsel yapmaz, yalnızca meşrû kılar, bir mutlak irâde değildir, göklerden inmez sandıktan çıkar, çünkü göklerden inenin işâret ettiğine 'resûl' sandıktan çıkana yalnızca 'idâreci' denir. Göklerden inenle 'resûl' olanın vazifesi ebedîdir, sandıktan çıkanla 'idareci' olanın vazifesi sandıkla tevdî olunur, sandıkla geri alınır.
İktidar bir güçtür evet, üstelik seçimle gelen bir iktidar kesinlikle meşrû bir güçtür evet.
Fakat iktidar gücünün, kendisine oy vermeyenlere hayat hakkı tanımak gibi uhrevî ve lûtûfkâr bir iyilik yapma hakkı(!) değil, kendisine oy vermeyenler için de memleketi bir eman ülkesi haline getirmek, söz hakkı tanımak, sizi tercih etmeme hakkı tanımak ve buna saygı duymak gibi vazifeleri vardır. Çünkü insan mâruz kalmaz, insan tercih eder. İktidar gücünüzle insanlığı ortadan kaldırmazsınız, kaldırsanız bile bunun adına demokrasi diyemezsiniz.
İktidarın gücü ve demokrasi, sizin gibi düşünmeyenlerin üzerine kapıları kilitlemek demek değildir. İktidarın gücü ve demokrasi sizin gibi düşünmeyenlere saldıranlara "gençler demokratik hakkını kullanmışlar" diyen, doğru söyleyeni dokuz köyden kovarlar deyişini bir noter gibi tasdik edercesine dokuz salonun iznini iptal eden valilerle iş tutmak değildir.
Efendiler,
Demokrasi bir anahtardır, problemleri çözme biçimidir.
Kapıları sizin gibi düşünmeyenlerin üzerine kilitleyerek demokrasiyi kilitleyemezsiniz, kapıları sizin gibi düşünmeyenlerin üzerine kilitleyerek millî irâdeyi kilitleyemezsiniz, kapıları sizin gibi düşünmeyenlerin üzerine kilitleyerek sosyolojiyi kilitleyemezsiniz. Kapılarına kilit vurduğunuz o salonlara meşrû olmayan usûllerle ancak kendi meşrûiyetinizi kilitlemiş olursunuz.
Bu ülkeye yazık oluyor…
Gelin referandumdaki oy pusulasından 'hayır' seçeneğini kaldırın, yan yana iki 'evet' seçeneği koyun vakit varken, hem daha pratik hem daha dürüstçe olur. Sandığa giden herkes ya 'evet'e basar mührünü ya da 'evet'e. Yüzde kaç oy alırsanız alın bir seçimi daha kazanmış olursunuz.
Sonrada balkona çıkarak bunun adına:
Millî irâde dersiniz, demokrasi dersiniz, göklerden gelen bir karar var dersiniz, Allah dersiniz, Peygamber dersiniz, din dersiniz, adâlet dersiniz, kalkınma dersiniz, kul hakkı dersiniz, yetim hakkı dersiniz, hadis dersiniz, ayet dersiniz, maneviyyat dersiniz, medeniyyet dersiniz, hak dersiniz, hukuk dersiniz, vicdan dersiniz, artık ne derseniz dersiniz bunun adına…
Ama biz "hayır" diyoruz…
