DEM Parti'den Devlet Bahçeli'ye ‘Türkiye partisi’ yanıtı

DEM Parti'den Devlet Bahçeli'ye ‘Türkiye partisi’ yanıtı

DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları, MHP lideri Bahçeli'nin sözlerine yanıt verdi. Hatimoğulları, "Türkiye’de özgürlükleri, barışı, adaleti savunurken; Türkiye’de yoksulun, işçinin, emekçinin, kadının doğa ve insan hakları savunucularını savunurken biz bir Türkiye partisiyiz zaten" dedi.

DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları, partisinin grup toplantısından sonra gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Hatimoğulları, MHP Genel Başkanı Bahçeli'nin grup toplantısında sarf ettiği "DEM Parti'ye uzattığımız el 'Gelin Türkiye partisi olun teklifidir" sözlerine ilişkin açıklamalarda bulundu.

“DEM PARTİ ZATEN BİR TÜRKİYE PARTİSİ”

Hatimoğulları, “DEM Parti zaten bir Türkiye partisi. DEM Parti kendi içindeki temsiliyetler başta olmak üzere Türkiye’deki bütün halkların ve inançların temsil edildiği, var olduğu bir parti ve biz Türkiye’nin genel anlamda doğusundan batısına, kuzeyinden güneyine kadar barış ve huzur içinde olması için mücadele eden bir siyasi partiyiz. Biz, Türkiye’de özgürlükleri, barışı, adaleti savunurken; Türkiye’de yoksulun, işçinin, emekçinin, kadının doğa ve insan hakları savunucularını savunurken biz bir Türkiye partisiyiz zaten ve Türkiye Partisi olduğumuz için bütün bunları savunuyoruz” ifadelerini kullandı.

“YENİ BİR ANAYASA YAPIMINA İHTİYAÇ VAR”

Yeni bir anayasa yapımına her zaman ihtiyaç olduğunu ifade eden hatimoğulları, “12 Eylül Anayasası ile gidilemez. 'Yol temizliği'nden bahsettiğimiz; bugün yargıda çok fazla hatalar var. Orada bir düzenlemenin yapılması, başta Kobani ve Gezi Davası olmak üzere AİHM kararlarının uygulanması... Türkiye özgürlüklerin son derece kısıtlandığı bir konuma gelmiştir. Özgürlüklerin kısıtlanmasının ortadan kalkması, asgari düzeyde demokratikleşmenin sağlanmasıyla ilgili yol alınmalıdır. Bugün en temel gündem ülkede açlık, yoksulluk... Bu konuda çok ciddi adımlar atılmalı, bu ülkede bir insan dahi yatağa aç girmemeli. Bu düzenleme yol temizliklerinden birisidir” ifadelerini kullandı.

“Türkiye'nin sınırlarına dayanmış savaşların ülkemize sıçrama ihtimali yüksektir” diyen Hatimoğulları, “Türkiye'deki bütün siyasi partilerin büyük bir olgunlukla değerlendirmesi lazım. Onun için Türkiye'de tabii ki iç barışa ihtiyaç vardır. İç barıştan kastımız bir yandan Kürt sorunun barışcıl ve demokratik yöntemlerle çözülmesi, özgürlükler alanının ciddi bir biçimde genişmelesi lazım” dedi.

"ATILACAK ADIMLARI HEP BERABER İZLEYECEĞİZ"

Bahçeli'nin DEM Parti'ye yönelik kapatılsın çağrısının ardından, son günlerde daha ılımlı açıklamalar yapmasını nasıl değerlendiği sorusuna Hatimoğulları,

“Eğer yeni bir dönem açılacaksa biraz önce bahsettiğimiz yol temizliği ile ilgili olan bir şeydir. Bugün Türkiye'de gerçekten kronikleşmiş bir sorun var. Türkiye'nin demokratikleşmesinin önünde engel Kürt sorununun barışcıl ve demokratik çözüme kavuşması, bu anlamıyla önemli adım olacaktır. Yargının bugün bu kadar Saray taraftarı olması, Anayasa Mahkemesi kapatılsın denecek kadar ileriye giden adımların atılması geçmiş dönemde çok eleştirdiğimiz ve doğru bulmadığımız konular. Bu konuda tabii yargıyla ilgili adımların atılması çok önemli ve elzemdir. Bu konularda atılacak adımları biz de izleyeceğiz hep beraber. Buradaki normalleşme midir, iç barış mıdır; kavramı, ismi ne olursa olsun somut olması gereken şey Türkiye’deki bütün bu sorun zincirinin çözümüne dair sağlıklı bir politik programın ortaya çıkması gerekiyor” ifadelerini kullandı.

NE OLMUŞTU?

Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda yaptığı açıklamada "DEM sıralarına giderek elimi uzattım. Uzattığım el milli birlik ve kardeşliğimizin mesajıdır. Uzattığım el ilk Meclis'in ve cumhurbaşkanımızın meşale gibi yanan aydınlığıdır. Gelin Türkiye partisi olun, milli birliğimizde kenetlenin teklifidir. Biz gelişigüzel, anlık olarak el uzatmayız. Biz durduk yere el vermeyiz. El sıkmanın merakına teşebbüs etmeliyiz. DEM'e düşen sorumluluk uzanan elin kıymetini anlaması ve eşik olarak değerlendirmesidir. Siyasetimiz günü kurtarma çabası değildir" ifadelerini kullanmıştı.