Günde on beş kanal dolaşan, her kuşakta ayrı bir ekranda yeri olan siyaset kompetanı arkadaşlarımız, ağız birliği etmişçesine, günlerce aynı cümleleri tekrarladılar durdular;
Yok efendim görecekmişiz; MHP, AK Parti heyetinin HDP ziyaretine nasıl da sert tepki gösterecekmiş…
Bir müttefike her zamankinden çok ihtiyacı olan iktidar partisine nasıl da sopa sallayacakmış…
Cumhur İttifakı''na nasıl da ayar verecekmiş…
Cumhuriyet çıkışının Mahir Ünal''ı mevkisinden etmesi gibi, bu ziyaret de kimlere kimlere koltuk kaybettirecekmiş…
*
Gördük!
*
Öngörmek için hiç öyle kompetanlığa da gerek olmadığı üzere, MHP Genel Başkanı, HDP''yle "Anayasa değişikliği" temelli yeni bir diyalog sürecinin kapısını aralayan AK Parti''ye tepki göstermek, ortağıyla gemileri yakmak, köprüleri atmak beri dursun, neredeyse takdire varan sözlerle destek de verdi bu girişime.
*
Ki, dün, tam burada, bu köşede, ben ne yazmıştım?
MHP''nin, 2011 yılından bu yana HDP''nin de içinde "eşit oranda temsille" yer aldığı bütün Anayasa çalışmalarında yer aldığını…
Bırakın "HDP''siz yapalım" şartı koşmayı, "tam bir mutabakat zemininin oluşabilmesi", "çalışmanın kapsayıcı olabilmesi" açısından, HDP dahil TBMM''de grubu bulunan bütün siyasi partilerin katılmasından yana tavır aldığını…
HDP''nin bulunduğu "uzlaşma" komisyonunun uyum içinde çalışabilmesi için takındığı tutumu…
Hatta zaman zaman, AK Parti''nin kimi tekliflerine karşı HDP''yle ortak itirazlarda buluştuğunu…
*
Bütün bu hatırlatmalardan sonra nereye bağladığımı hatırlayan var mı?
Şu cümlelerle noktalamıştım yazıyı:
-MHP''nin HDP konusunda "esas"a ilişkin tutumu farklı. "Usul"e ilişkin uygulamaları farklı.
*
Peki ne dedi dün MHP Genel Başkanı?
"HDP''ye nasıl baktığımızı tekrar etmeye lüzum bile duymuyorum…"
"Biz kiminle görüşüldüğüne değil, makul ve demokratik çözümün nasıl olacağına bakıyoruz. Zarfla değil mazrufla ilgileniyoruz. Kabuğa değil öze odaklanıyoruz…"
Yani…
Dün dediğimin aynısı;
"Esas" ayrı, "usul" ayrı.
*
MHP Genel Başkanı''nın "tepkisi" konusundaki tahminlerinde hedefi açık ara ıskalayanlar, baktım, grup konuşmasını dinledikten sonra yeni bir pozisyon almışlar.
MHP Genel Başkanı''nın sözleriyle ilgili olarak, "Bu bir tavır değişikliği işareti" diyorlar.
Ki, yine yanılıyorlar.
*
MHP''nin, AK Parti''yle ittifak halinde girdiği son seçimde, PKK''nın, elinde on binlerce insanımızın kanı olan cani başı Abdullah Öcalan, ağırlaştırılmış müebbet hükümlüsü olarak tutulduğu İmralı''dan HDP seçmenine hitap eden bir mektup yayınlayıp da, seçmene "Millet İttifakı''na destek vermeme/tarafsız kalma" yani "Cumhur İttifakı''na örtülü destek verme" çağrısı yaptığında ve MHP''den dün "sert tepki" bekleyen kitle, o gün de ittifakı dağıtmasını beklerken, ne olmuştu?
MHP Genel Başkanı, "Teröristbaşının HDP''yi vahim sapmasından döndürmeye çalıştığını" savunmuş ve "İmralı''da ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasını çeken teröristbaşı anlaşılan odur ki, HDP''nin istismarına müdahale etmek, hatta önüne geçmek maksadıyla tarafsızlık çağrısı yapmıştır. Teröristbaşının mektubu HDP''nin vahim sapmasına, Zillet İttifakı''na verdiği rezil desteğine itirazın, tepkinin ve bundan duyduğu rahatsızlığın eseri ve sonucudur. PKK''nın siyaset acentesi HDP''nin teröristbaşının uyarısına rağmen marazi ve mahsurlu stratejisinde bir değişikliğe gitmeme iradesi ise 23 Haziran üzerinde oynanan ahlaksız oyunu iyice gözler önüne sermiş olacaktır. HDP-PKK-teröristbaşı ve terörist Demirtaş arasındaki derin çatlakların çok boyutlu analiz ve yorumu elbette yapılacak, nihai olarak İstanbul içine çekilmek istenen girdaptan 23 Haziran''da tamamıyla kurtulacaktır" dedikten sonra, "beka" adına Cumhur İttifakı''ndaki ortaklığının süreceğini ilan etmişti.
*
MHP''nin AK Parti''yle ittifak halinde girdiği aynı seçim arifesinde, TRT, Abdullah Öcalan''ın kardeşi de olan PKK''lı terörist Osman Öcalan ile yine seçmene mesajlar verilen bir röportaj yaptıktan sonra, İYİ Parti İstanbul Milletvekili Hayrettin Nuhoğlu, TBMM''de bir önerge vermişti.
Nuhoğlu''nun, "Bir devlet kurumu olan TRT''nin Anayasaya ve yasalara aykırı olarak bir terör örgütü propagandasının bilerek ve kasten bir talimatla mı, yoksa ihmal sonucu mu olduğunun araştırılarak sorumluların bulunması ve alınacak tedbirlerin belirlenmesi için Anayasa''nın 98. TBMM İçtüzüğünün 104 ve 105. Maddeleri gereğince Meclis Araştırması açılmasını" talep ettiği önergenin akıbeti neydi?
HDP''nin bile "çekimser" kaldığı önerge; AK Parti ve MHP''nin oylarıyla reddedilmişti.
*
Dolayısıyla, MHP''nin tavrını "değişime" yoranlar yanılıyorlar.
Değişim yok!
İstikrar var!
